Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/240 Esas sayılı dosyasının takibi ve ceza davasına konu 220.000 Euro bedelli bononun takibe konulması nedeniyle açılacak borçlu olmadığının tespiti davasının vekil olarak 26.900 Euro vekalet ücreti karşılığında takip edilmesi için 22/10/2019 tarihli vekalet ücreti sözleşmesi imzalandığını, davacı avukatın ceza dosyasını takip ederek davalının beraat etmesini sağladığını ancak masraf vermemesi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti davası açamadığını, bunun üzerine dosya masrafının karşılanması için davalıya ihtarname çekildiğini, yine de davalı tarafından dosya masrafının karşılanmadığını, haricen yaptıkları araştırmada borçlu olmadığının tespiti davasını başka bir avukat tarafından açılıp yürütüldüğünü öğrendiklerini, sözleşme gereği davacı avukatın vekalet ücretinin muaccel hale geldiğini, vekalet ücreti alacağının tahsili için Antalya Genel İcra Müdürlüğünün 2020/159758 Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlattıklarını ancak davalının haksız itirazı üzerine...
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67. vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.Davacı, davalı ile aralarındaki ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalıya faturanın gönderildiğini, davalının faturaları ödemediğini, fatura alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Davacı, vekalet ücreti alacağının tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptalini istemiş olup, vekalet ücreti alacağı talebi iş mahkemesinde takip edilen dosyalara ilişkindir. Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların da 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davalı, tüketici yasasında tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığından, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamı dışında kaldığına göre davaya bakma hususunda Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir....
Mahkemece, kararın gerekçe bölümünde,“bilirkişi raporu doğrultusunda davacının davasının kabulüne karar verildiği” belirtilerek, asıl davanın kabulüne, davalının takibe vaki itirazının iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 14.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davalı–karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı avukat tarafından vekaleten tahsil edilmiş olup, kendisine iade edilmeyen 70.000,00 TL’lik alacağının faizi ile birlikte tahsili için takip başlatmış, takibe yapılan itiraz üzerine de “itirazın iptali” istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece kararın gerekçe kısmında, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabul edildiği belirtilmiş, hüküm kısmında da “itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına” şeklinde hüküm kurulmuştur....
Mahkemece, kararın gerekçe bölümünde,“bilirkişi raporu doğrultusunda davacının davasının kabulüne karar verildiği” belirtilerek, asıl davanın kabulüne, davalının takibe vaki itirazının iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 14.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davalı–karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı avukat tarafından vekaleten tahsil edilmiş olup, kendisine iade edilmeyen 70.000,00 TL’lik alacağının faizi ile birlikte tahsili için takip başlatmış, takibe yapılan itiraz üzerine de “itirazın iptali” istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece kararın gerekçe kısmında, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabul edildiği belirtilmiş, hüküm kısmında da “itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına” şeklinde hüküm kurulmuştur....
--------İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır.------- Davalı tarafından dava konusu asıl alacağın dava tarihinden önce icra dosyasına ödenmesi sebebiyle davacının icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Ayrıca dava konusu asıl alacağın dava tarihinden önce ödenmesi sebebiyle bakiye kalan icra vekalet ücreti, takip sonrası işlemiş faiz, başvuru ve vekalet harcı ile sair takip masrafların icra dairesi tarafından ödeme anında tespit edileceği nazara alınarak davacı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına kanaat getirilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Dosyanını incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan takibe vaki itiraz üzerine duran takiben devamı için eldeki davanın açıldığı, itirazın iptali davasının takibe sıkı sıkıya bağlı dava olduğu, davanın açılmasından sonra yargılama sürecinde ön inceleme duruşmasının tamamlanmasından sonra davalının icra takibine vaki itirazından vazgeçmesi nedeniyle takibin tüm takip tutarı yönünden kesinleştiği, bu surette davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla, davacı lehine takipteki toplam alacak tutarı üzerinden icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama gideri hükmedilmesi gerekirken, alınan bilirkişi raporu kapsamına göre tarafların davada haklılık durumunun değerlendirilmesi ile icra inkar tazminatı vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, davacı vekilinin istinaf başvurusunun bu nedenle kabulü gerekmiştir....
Davalı vekili 17/11/2022 tarihli dilekçesi ile davacının feragat etmesi halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirmiştir. Dava, taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklanan kar kaybının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, davacı davasından karşı tarafın rıza ve muvafakati aranmaksızın her zaman feragat edebilir. Feragat beyanı yapıldığı andan itibaren hüküm doğurur. Davacı davasından feragat ettiğinden, HMK'nun 307 vd maddeleri gereğince davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Davalı vekili 17/11/2022 tarihli dilekçesi ile davacının feragat etmesi halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirmiştir. Dava, taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklanan kar kaybının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, davacı davasından karşı tarafın rıza ve muvafakati aranmaksızın her zaman feragat edebilir. Feragat beyanı yapıldığı andan itibaren hüküm doğurur. Davacı davasından feragat ettiğinden, HMK'nun 307 vd maddeleri gereğince davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
ile davalı borçlunun ---- sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....