Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı dosyası gereği kanuni vekalet ücreti alacağı bulunduğunu, şimdiye kadar hiçbir vekalet ücreti ödemesinde bulunulmadığını, 6.505,65 TL İstanbul 21. İcra Müdürlüğünün 2011/24229 Sayılı dosyası gereği borçlu A ve F tanıtım Şirketinin tarafından ödenecek vekalet ücreti 5.709,01 TL İstanbul 5. Sulh Hukuk Mahkemesi 2014/487 E. 2016/124K. Sayılı dosyası gereği borçlu A ve F Tanıtım Şirketinin tarafından ödenecek vekalet ücreti 6.505,65 TL İstanbul 21. İcra Müdürlüğünün 2011/24229 Sayılı dosyası gereği davalı T7'den alınacak ve avukatlık asgari ücret tarifesine göre hesaplanan icra dosyası vekalet ücreti ile 9.942,76 TL İstanbul 5. Sulh Hukuk mahkemesi 2014/487 E. 2016/124 K....

Sayılı dosyası gereği kanuni vekalet ücreti alacağı bulunduğunu, şimdiye kadar hiçbir vekalet ücreti ödemesinde bulunulmadığını, 6.505,65 TL İstanbul 21. İcra Müdürlüğünün 2011/24229 Sayılı dosyası gereği borçlu A ve F tanıtım Şirketinin tarafından ödenecek vekalet ücreti 5.709,01 TL İstanbul 5. Sulh Hukuk Mahkemesi 2014/487 E. 2016/124K. Sayılı dosyası gereği borçlu A ve F Tanıtım Şirketinin tarafından ödenecek vekalet ücreti 6.505,65 TL İstanbul 21. İcra Müdürlüğünün 2011/24229 Sayılı dosyası gereği davalı T7'den alınacak ve avukatlık asgari ücret tarifesine göre hesaplanan icra dosyası vekalet ücreti ile 9.942,76 TL İstanbul 5. Sulh Hukuk mahkemesi 2014/487 E. 2016/124 K....

Davalı vekili, davalı Bakanlık lehine hükmediline vekalet ücretinin hatalı olduğunu, dava dilekçesinde ücret farkı olarak talep edilen toplam miktarın 10.000 TL olduğunu, tefrik öncesi davadaki toplam dava değerinin 50.000 TL olduğunu, buna göre dava değerinin 10.000 TL olduğunu ve 10 TL vekalet ücreti hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemenin 30/03/2022 tarihli 2022/70 Esas 2022/483 Karar sayılı kararında; tefrik edilen mahkemenin 2021/40 Esas sayılı dosyasında, davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı, fark ücret alacağı talebinin belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceğini, dava konusu bu alacak talebinin belirlenebilir alacak olduğu, belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceği belirtilerek davanın 114/1- h ve 115/2 maddesi gereğince hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verildiği ve davalı lehine 10,00 TL avukatlık ücretine hükmedildiği görülmüştür. Dava dilekçesinde, fark ücret alacağı talebinin 10,00 TL olduğu görülmüştür....

Taraflar arasındaki uyuşmazlık; iş akdinin davalı işverence haklı nedenle feshedilip edilmediğine, davacının ihbar tazminatı talep hakkının doğup doğmadığına, tespit edilen hizmet süresi ve aylık ücret miktarının doğru olup olmadığına, davacının ücret alacağı, fazla mesai ücreti alacağı, hafta tatili ücreti alacağı ve UBGT ücreti alacağı bulunup bulunmadığına ilişkindir. Dosya içeriğinden; davacının davalıya ait işyerinde belirsiz süreli iş sözleşmesi ile konkasör operatörü olarak en son aylık brüt 1.885,74 TL. ücretle 11/09/2012- 24/12/2012 tarihleri arası 3 ay 14 gün çalıştığı, davalı işverence iş akdinin haklı nedenle feshedildiğinin ispatlanamadığı, davacının ihbar tazminatı talep hakkının doğduğu, tespit edilen hizmet süresinin yerinde olduğu, davacının ücret alacağı, fazla mesai ücreti alacağı, hafta tatili ücreti alacağı ve UBGT ücreti alacağı bulunduğuna ilişkin iddiasını ispatladığı anlaşılmış olup, davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir....

Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12. maddesinde tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise vekalet ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceği, ancak asıl alacak miktarı 3.333,33 TL’ye kadar olan davalarda avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının, ikinci bölümünde, icra mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücret olduğu, ancak bu ücretin asıl alacağı geçemeyeceği düzenlenmiştir Somut olayda, toplam 1.373,63 TL alacağın kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 12. maddesine göre 400,00 TL maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, 164,84 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

    Davacı tarafından açılan çeyiz eşyası alacağı davası hakkında ön inceleme tutanağı imzalanmadan açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmakla, davalı lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince yarı oranında vekalet ücreti takdiri gerekirken, vekalet ücretinin tamamına hükmedilmesi doğru görülmemiş ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bölge adliye mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. (HMK m.370/2). SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple; temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının hüküm fıkrasının B-3. bendindeki “4.080,00.-TL” rakamının çıkartılmasına, yerine “2.040,00....

      Taraflar arasındaki uyuşmazlık; iş akdinin davalı işveren tarafından haklı nedenle feshedilip edilmediğine, davacının kıdem tazminatı talep hakkının doğup doğmadığına, davacının yıllık izin ücreti alacağı, fazla mesai ücreti alacağı, hafta tatili ücreti alacağı ve UBGT ücreti alacağı bulunup bulunmadığına, davacının tespit edilen ücretinin doğru olup olmadığına, davacı tanık beyanlarının hükme esas alınmasının yerinde olup olmadığına, imzalı ücret bordrolarının dikkate alınıp alınmadığına, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunup bulunmadığına, davalı Gözde Petrol hakkında kurulan hükmün doğru olup olmadığına, davalı Gözde Petrol lehine hükmedilen vekalet ücretinin hatalı olup olmadığına, bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun, hesaplamaların doğru olup olmadığına ilişkindir....

      İşverence ibraz edilen ilgili aylara ait bordrolarda ücret tahakkuku bulunmamakta ise de mahkemece davacının tüm çalışma dönemi için 2750 USD üzerinden hesaplanan ücret alacağından davacıya yapılan ödemeleri düşerek ücret alacağını hüküm altına aldığından yıllık izin alacağı talebinin reddi yerindedir. Davacının Türkiye de bulunduğu günler de çalışma süresine eklenerek ücret hesabı yapıldığından davacının Türkiye de bulunduğu sürelerde ücretli izin kullandığı kabul edilmiştir. Davacının eksik ödenen ücret alacağı ilk raporda net 13.590,17 USD olarak tespit edilmiş olup davacının bu tespite yönelik istinafı bulunmamaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının tanıkla birlikte çalıştığı dönem için iki hafta 18 saat iki hafta 21 saat fazla çalışma, ayda iki Pazar ve dini bayramların ilk günü hariç genel tatil çalışma alacağı hesaplanmıştır....

      Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 12/2. maddesi "Şu kadar ki asıl alacak miktarı 3.333,33 TL’ye kadar olan davalarda avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının, ikinci bölümünde, icra mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücrettir. Ancak bu ücret asıl alacağı geçemez." hükmünü içermektedir. Fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatili ücretlerinde yapılacak hakkaniyet indirmi sonucu davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesi hakkaniyete aykırı sonuçlara sebep olduğundan ve konuyla ilgili olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde de herhangi bir kurala yer verilmediğinden, indirim sebebiyle reddine karar verilen miktar bakımından, kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilemeyeceği kabul edilmiştir....

        yönünden 8.446,45.TL ve ücret alacağı yönünden ise 2.513,63.TL kabul edildiğini, reddedilen miktarın toplam 21.210,27.TL olduğunu, vekalet ücretinin tekrar hesaplanması gerektiğini ileri sürmüştür....

        UYAP Entegrasyonu