Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti: Davacı, haklı sebeple iş sözleşmesini feshettiğini belirterek fazla çalışma ücret alacağı, resmi tatil ücret alacağı, ikramiye alacağının, yakacak yardımı alacağının fesih tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı davanın reddini istemiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Temyiz: Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

    Davacı fazla çalışma ücreti, bayram ve genel tatil ücreti ile ikramiye alacağı ile ücret alacağı taleplerinde bulunmuş olup, fazla çalışma yaptığını, bayram ve genel tatillerde çalıştığını, işyerinde ikramiye uygulaması bulunduğunu, ayrıca 2015 yılı Ağustos - Ekim dönemleri çalıştığını ispat ettiği halde bu çalışmaların karşılığı olan ücretlerin ve ikramiyelerin ödendiği imzalı ücret bordrosu ve makbuz gibi belgelerle işveren tarafından ispat edilemediğinden davacının bu alacaklarının bulunduğu kabul edilmiştir....

    Davacı vekili, dava dilekçesinde 1.000,00 TL kıdem tazminatı, 1.000,00 TL yıllık prim alacağı, 1.000,00 TL hafta tatili alacağı ile 1.000,00 TL fazla mesai ücret alacaklarının tahsilini talep etmiş, Mahkemece dava açıldıktan sonra yapılan ödemeler nedeniyle talep edilen kıdem tazminatı alacağından fark tutarın ve bozma sonrası hesaplanan prim alacağının hüküm altına alınmasına karar verilerek sair talepler reddedilmiş ve davacı yararına kabul edilen alacak tutarları üzerinden vekalet ücreti takdirine karar verilmiştir. Ancak, dava konusu alacaklardan kıdem tazminatı alacağına mahsuben davalı tarafından yapılan ödemenin, dava açıldıktan ve ön inceleme aşamasından sonra 27.09.2013 tarihli oluşu karşısında, dava açılmasına sebebiyet veren davalı taraf olduğundan bu durumun yargılama giderleri ve vekalet ücreti bakımından davacı lehine değerlendirilmesi gerekmektedir....

      AŞ yönünden hüküm altına alınacak miktarın tahsilde tekerrüre esas teşkil etmemesi kaydıyla) davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,Davacının kıdem tazminatı, fazla mesai ücret alacağı, genel tatil ücret alacağı, hafta tatili ücret alacağı, AGİ alacağı taleplerinin reddine, karar verilmiştir. Davacı vekilinin istinaf başvurusu süresindedir....

      İcra Müdürlüğünün 2006/8968 esas sayılı icra takip dosyasına ilişkin olarak 8.000,00 TL icra vekalet ücreti ve 220,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücretinin temerrüt tarihi olan 06.06.2013 tarihinden itibaren, bakiye icra vekalet ücreti 23.080,00 TL'nin ıslah tarihi olan 22.09.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleriyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile davalı vekili olarak takip ettiği icra ve dava dosyası nedeni ile hak etmiş olduğu vekalet ücretinin tahsilini istemiş, davalı aralarındaki sözleşme uyarınca davacının yalnız işin sonuçlandırılması karşılığında karşı yandan alacağı vekalet ücreti karşılığında çalışacağını ve bankanın avukata vekalet ücreti ödemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın ıslah edilmiş şekli ile kabulüne karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA :Davacı, ücret alacağı, ulaşım yardımı alacağı, ikramiye alacağı, asgari geçim indirimi alacağı ile gıda yardımı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı, davalı ile üyesi bulunduğu sendika arasında toplu iş sözleşmesi imzalandığını bu kapsamda bu sözleşmeden doğan, ücret alacağı, ulaşım yardımı alacağı, ikramiye alacağı, asgari geçim indirimi alacağı ve gıda yardımı alacaklarını istemiştir....

          alacağı bulunmadığı, ücret bordolarının tetkikinde davacıya 2014 yılına kadar ve 2017 yılından sonraki dönemler için AGİ tahakkukunun yapıldığı ve banka kanalıyla ödendiği, bu nedenle 01/01/2014- 31/12/2015 dönemlerine ilişkin olarak AGİ alacağı bulunduğu " gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

          HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; HMK'nın 353/1- b-2. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi'nin kararının KALDIRILMASINA, 2- DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, -Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti taleplerinin usulden reddine, -Masraf alacağı, ücret alacağı, yemek parası alacağı ve asgari geçim indirimi alacağı talepleri konusunda dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, -Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 329,97 TL harçtan alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcın mahsubuyla kalan 270,67 TL harcın karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya iadesine, -Davacı tarafından yapılan 88,50 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, -Davanın açılmasına davalı sebebiyet verdiğinden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 471,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak...

          Ne var ki mahkemece, “davacının, üstlendiği vekalet görevini ifa ettiğinden, AAÜT’ne göre ücret talep edebileceği” kabul edilmekle beraber, bu ücretin iş bu davada hükme bağlanamayacağı, bunun için ayrı bir dava açılması gerektiği belirtilerek davanın tümüyle reddine karar verilmiştir. Oysa ki dava, vekalet ücreti alacağı için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Takip konusu vekalet ücreti alacağı olduğuna göre, davacı avukatın talep edebileceği ücret miktarı tespit edilip, tespit edilecek bu miktar üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerekir. Mahkemece açıklanan husus göz ardı edilerek, “avukatlık ücret sözleşmesi”nin geçersiz olması nedeniyle, ayrı bir dava açılması gerektiğinden” bahisle davanın tümüyle reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir....

            Davacı, akdi, yasal vekalet ücretinin ayrıca yargılama sırasında ödediği masrafların tahsili amacı ile eldeki davayı açmış; davalı, taraflar arasında yazılı sözleşme olmadığını, tarafların davada kabul edilecek miktar üzerinden %10 vekalet ücreti alınması konusunda anlaştıklarını, davacının icra dosyasına yatan paradan kendi alacaklarını aldığını, ayrıca masraflara karşılık olmak üzere elden 4.700,00 TL ücret verdiğini, davacının kendisinden alacağı olmadığını beyan etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu