WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

.. tescil numaralı markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    27.10.2021 tarih ......sayılı kararının tescil edildiğini, .....sayılı yönetim kurulu kararında yer alan ve 3. kişilere yanlış bir izlenim yaratacak nitelikteki hatanın düzeltilmesinin talep edildiğini ve Bakanlıktan görüş talep edildiğini, dava sonucunda ne karar verilirse verilsin, davalı Müdürlüğün tescil makamı olarak yasal hasım durumunda bulunduğundan yargılama giderinin, masrafların ve avukatlık ücretinin taraflarına yüklenmemesini talep etmiştir....

      Yargılama sırasında alınan 15/06/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda; "...davalının "Kurşun kalem, kurşun kalem ucu ve silgi" ürünleri üzerindeki fiili marka kullanımının, davacının, davalının ... tescil nolu "..." ibareli markasının başvuru tarihinden önceki başvuru tarihlerine sahip olan ... tescil nolu ... tescil nolu, ... tescil nolu, ... tescil nolu, ... tescil nolu ve ... tescil nolu olup, "..." asıl ibareli markaları yönünden ortalama tüketici nezdinde ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu, iltibas ihtimali de dahil karıştırılmaya neden olacak şekilde olduğu ve bu durumun davacının tescilli marka hakkına tecavüz oluşturabileceği..." yolunda görüş bildirildiği görülmüştür. GEREKÇE: Dava, markaya tecavüzün tespiti durdurulması ve önlenmesi taleplerine ilişkindir....

        .. arasında yapılan marka devir işleminin muvazaalı ve dolayısı ile kesin hükümsüz olduğundan öncelikle iptaline, sayın mahkeme aksi kanaatte ise davalı ... adına kayıtlı 11.11.2010 başvuru ve 22.02.2012 tescil tarihli, ... tescil numaralı ... ibareli markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, davalı ... adına kayıtlı 11.11.2010 başvuru ve 22.02.2012 tescil tarihli, ... tescil numaralı ... markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          TPMK kayıtları, tarafların iddia ve savunmaları, denetime elverişli bilirkişi raporu ile mevcut deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava tarihinde yürürlükte olan ve somut olaya uygulanması gereken 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesinde, tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa marka olarak tescil edilmeyeceğinin belirtildiği, hükümsüzlüğü talep edilen davalı adına ... sayı ile tescilli "..." markasının, davacı adına kayıtlı ''...'' ve ''...'' markalarıyla görsel ve işitsel olarak benzer olduğu, markaların aynı emtia sınıfında tescilli olduğu,...

            GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili, davacının 29.10.2007 başvuru 16.04.2009 tescil tarhli tescil edilen 7. ve 9. sınıflarda "..." markasının sahibi olduğunu söz konusu markanın 08.09.1999 tescil tarihi ve 000299404 başvuru numarası ile EUIPO (Avrupa Birliği Fikri Mülkiyet Ofisi) kapsamında tüm Avrupa Birliği ülkelerinde tescil edildiğini, WIPO (Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü) kapsamında 21.01.1986 ilk başvuru ve 09.12.1986 ilk tescil tarihi ve 27.01.1998 ve 29.10.2007 tescil tarihleri ile 942883 tescil numarası ile birçok ülkede markanın yasal sahibi olduğunu, davalı tarafından kötü niyetli olarak 29.11.2017 başvuru ve 12.06.2018 tescil tarihli 2017/108495 başvuru numaralı 35. sınıfta “...” markasını kendi adına tescil edildiğini, yapılan marka tescilinin birebir aynı ve kötü niyetli olduğunu, belirterek davalının markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

              TTK nun 50.6102 sayılı TTK'nun 50.maddesine göre "usulen tescil ve ilan edilmiş olan ticaret unvanını kullanma hakkı sadece sahibine aittir. " TTK nun 52(1)maddesine göre ticaret ünvanı ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması halinde hak sahibi bunun tesbitini ,yasaklanmasını ,haksız kullanılan ticaret ünvanı tescil edilmişse kanuna uygun şekilde değiştirilmesini veya silinmesini ,..ve zarar varsa ,kusurun ağırlığına göre maddi ve manevi tazminat isteyebilecektir. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın ticaret ünvanları hakkında tebliğin 5. Maddesi ile; (1) Bir ticaret unvanı, Türkiye'nin herhangi bir sicil müdürlüğüne dahi önce tescil edilmiş bulunan diğer bir unvandan ayırt edilmesi için gerekli olan ek yapılmadan tescil edilemeyeecği düzenlenmiştir....

                Davacıların tacir olmadıkları dosya kapsamına göre sabit görüldüğünden, davanın genel görevli mahkeme olan "Asliye Hukuk Mahkemeleri" nezdinde görülmesi gerekmekle mahkememizin görevli olmadığına ve dosyanın olumsuz görev uyuşmazlığı nedeniyle kesinleşmesinin akabinde re'sen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlığı 37. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine ..." gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava; yolsuz tescil nedeni ile tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Somut olayda dava; " sahte senede dayalı başlatılan icra takibi nede niyle borçlu olmadığının tesbiti ve yapılan icra satışının yolsuzluğuna dayalı tapu iptali tescil davasıdır....

                  adına kayıtlı ... ve ... tescil numaralı markaların dava sonuna kadar 3....

                    diğer davalı ...’a satış yoluyla devredildiği, her ne kadar davacılar tarafından tapu iptali talep edilmiş ise de satış işlemlerinin yapıldığı tarih ve dinlenen tanıkların beyanları dikkate alındığında davaya konu taşınmazların davacı şirketin rızası ve bilgisi dahilinde davalılar adına tescil edildiğinin kabulü gerektiği, bu kapsamda davacının iyiniyet ve bilgisizlik iddiasının TMK'nun 2. maddesi gereğince dürüstlük kuralına uygun olmadığı gibi hayatın olağan akışına da uygun olmadığı, diğer taraftan davacı ... tapu iptal ve tescil talebini satış vaadi sözleşmesine dayandırmasına rağmen sözleşmede ...’a bağımsız bölümün devrinin öngörülmediği gibi davacı yüklenici şirkete anılan sözleşme gereğince devri gereken dava konusu taşınmazların şirketin rızası ve bilgisi dahilinde davalılar adına devredildiği, bu konudaki davacıların tapu iptali ve tescil taleplerinin de açıkça hukuki dayanaktan yoksun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu