Karar tescil ve 35 inci maddedeki (…) gazetede ilan olunur....
Mahallesi çalışma alanında bulunan 1565 parsel sayılı 1120 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ...adına tespit edilmiş, tespit 20.04.1974 tarihinde kesinleşerek tescil edilmiştir. İmar uygulaması ile taşınmaz 187 ada 12 parsel altında ve 744,57 metrekare yüzölçümü ile Hazine ve intikalen ...mirasçıları davalılar adına tescil edilmiştir. ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 2610 parsel sayılı ve 145 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile 3/28 payı ..., diğer paylar... ve müşterekleri adına tespit edilmiş, tespit 12.12.1974 tarihinde kesinleşerek tescil edilmiştir. ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 629 parsel sayılı ve 2420 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 1/2 payı ... oğlu ölü ... mirasçıları, 1/2 payı ... oğlu ...adına tespit, 27.04.1965 tarihinde tescil edilmiş, sonradan satış ve intikal ile 1/2 ... payı ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında tescil harici bırakılan çekişmeli taşınmaz bölümünün Köyceğiz Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 20.03.2012 tarih ve 2011/280 Esas, 2012/107 Karar sayılı tescil ilamı uyarınca tapuya tescil edilip edilmediğinin Tapu Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğünden ayrı ayrı sorularak, tescil edilmiş ise tapu kayıt örneği ve krokisinin dosya arasına konulması, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olay ile ilgisi bulunması bakımından nispi ret sebeblerinden 556 sayılı KHK’nin 8/1- b maddesi üzerinde durulması gerekmektedir. 556 sayılı KHK’nin 8/1- a ve b maddesindeki düzenleme; “Tescil edilmiş veya tescil için başvuru yapılmış bir markanın sahibi tarafından itiraz yapılması durumunda aşağıdaki hallerde marka tescil edilemez: a) Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı ise ve aynı mal veya hizmetleri kapsıyorsa, b) Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa…” hükmünü...
Sosyal güvenlik hakkından feragat mümkün olmayıp davacının verdiği dilekçe sonuca etkili değil ise de davacının tescil kaydı dışında 1986 yılından beri zirai faaliyette bulunduğunu gösteren bir tarımsal kaydı bulunmayıp, hayvan işletmesi 01.01.2000 tarihinde tescil edilmiş, ziraat odası kaydı 02.04.2007 tarihinde başlamış ve 1998, 2000 ve 2002 yıllarında 506 sayılı Yasaya tabi çalışmaları bulunmaktadır. Mahkemece tescil bulunduğundan davacının tescil edildiği 01.03.1986-31.12.1986 tarihleri arasındaki dönem yönünden verilen tespit kararı doğrudur. Zirai faaliyete uzunca süre ara verildikten sonra sigortalılık ancak prim ödeme veya satılan ürün bedelinden prim kesintisi yapılması halinde başlayabileceğinden davacının da prim ödemesi ve prim kesintisi bulunmadığından mahkemece 01.01.1987-02.04.2010 tescil tarihleri arasındaki döneme ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Şuf'alı pay cebri tescil davası sonucu iktisap edilmiş olup mülkiyet hakkının kazanılması için tapuya tescil zorunluluğu yoktur. Dava tescil ilamının kesinleşmesinden itibaren ihtarla bildirim halinde üç ay ve her halde iki yıl içinde açılmalıdır. Somut olayda da tescile ilişkin kararın kesinleşme tarihi gözetildiğinde hak düşürücü sürenin geçirilmiş olduğu bu nedenle mahkemece "davanın hak düşürücü süre yönünden reddine" dair karar verilmesi yasa ve içtihatlara uygun bulunduğundan karar onanmalıdır. Açıklanan nedenlerle Sayın çoğunluğun bozma görüşüne katılmıyorum....
Şuf'alı pay cebri tescil davası sonucu iktisap edilmiş olup mülkiyet hakkının kazanılması için tapuya tescil zorunluluğu yoktur. Dava tescil ilamının kesinleşmesinden itibaren ihtarla bildirim halinde üç ay ve her halde iki yıl içinde açılmalıdır. Somut olayda da tescile ilişkin kararın kesinleşme tarihi gözetildiğinde hak düşürücü sürenin geçirilmiş olduğu bu nedenle mahkemece "davanın hak düşürücü süre yönünden reddine" dair karar verilmesi yasa ve içtihatlara uygun bulunduğundan karar onanmalıdır. Açıklanan nedenlerle Sayın çoğunluğun bozma görüşüne katılmıyorum....
Şuf'alı pay cebri tescil davası sonucu iktisap edilmiş olup mülkiyet hakkının kazanılması için tapuya tescil zorunluluğu yoktur. Dava tescil ilamının kesinleşmesinden itibaren ihtarla bildirim halinde üç ay ve her halde iki yıl içinde açılmalıdır. Somut olayda da tescile ilişkin kararın kesinleşme tarihi gözetildiğinde hak düşürücü sürenin geçirilmiş olduğu bu nedenle mahkemece "davanın hak düşürücü süre yönünden reddine" dair karar verilmesi yasa ve içtihatlara uygun bulunduğundan karar onanmalıdır. Açıklanan nedenlerle Sayın çoğunluğun bozma görüşüne katılmıyorum....
Şuf'alı pay cebri tescil davası sonucu iktisap edilmiş olup mülkiyet hakkının kazanılması için tapuya tescil zorunluluğu yoktur. Dava tescil ilamının kesinleşmesinden itibaren ihtarla bildirim halinde üç ay ve her halde iki yıl içinde açılmalıdır. Somut olayda da tescile ilişkin kararın kesinleşme tarihi gözetildiğinde hak düşürücü sürenin geçirilmiş olduğu bu nedenle mahkemece "davanın hak düşürücü süre yönünden reddine" dair karar verilmesi yasa ve içtihatlara uygun bulunduğundan karar onanmalıdır. Açıklanan nedenlerle Sayın çoğunluğun bozma görüşüne katılmıyorum....
Şuf'alı pay cebri tescil davası sonucu iktisap edilmiş olup mülkiyet hakkının kazanılması için tapuya tescil zorunluluğu yoktur. Dava tescil ilamının kesinleşmesinden itibaren ihtarla bildirim halinde üç ay ve her halde iki yıl içinde açılmalıdır. Somut olayda da tescile ilişkin kararın kesinleşme tarihi gözetildiğinde hak düşürücü sürenin geçirilmiş olduğu bu nedenle mahkemece "davanın hak düşürücü süre yönünden reddine" dair karar verilmesi yasa ve içtihatlara uygun bulunduğundan karar onanmalıdır. Açıklanan nedenlerle Sayın çoğunluğun bozma görüşüne katılmıyorum....