WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili, tarafların ortak murisi...’nin 18.04.2000 tarihinde vefat ettiğini, murise ait dört adet taşınmazın mirasçıları olan çocukları adına intikal işlemlerinin 04.04.2011 tarihinde yapıldığını, murisin sağlığında noterde düzenlediği 17.08.1998 tarihli vasiyetnamenin Eynesil Sulh Hukuk Mahkemesinin 2000/5 Esas, 81 Karar sayılı dosyasında 19.07.2000 tarihinde açılıp okunduğunu, vasiyetnameye göre murisin 184 ada 19 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binayı ve binanın kapladığı alanı davacı kızına bıraktığını, davalıların vasiyetnamenin iptaline yönelik bir dava açmadıklarını, ancak dava konusu taşınmaz ile birlikte muristen intikal eden dört adet taşınmaz hakkında ortaklığın giderilmesi davası açıldığını ileri sürerek, vasiyetnamenin tenfizi ile dava konusu taşınmazın tamamının müvekkili adına tescilini talep ve dava etmiştir....

    Dava, vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyetnameye konu taşınmazın muris adına olan tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; davalının, tenfiz davasının yargılaması sırasında tenkis def'ini ileri sürüp süremeyeceği noktasında toplanmaktadır. 4721 sayılı MK'nun 571/3. maddesi uyarınca, tenkis iddiası, def'i yoluyla her zaman ileri sürülebilir. Davalı ...'in babasının mirasında kendisinin de hakkı olduğu şeklindeki beyanı tenkis def'i niteliğinde olup, mahkemece; tenkis iddiasının def'i yoluyla her zaman ileri sürülebileceği kuralı gereğince, davalının tenkis def'i hakkında gerekli inceleme ve araştırma yapılmak suretiyle ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, bu yön dikkate alınmaksızın, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

      Bu kişiler Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından kendilerine mirasçılık belgesi verilmesi ile vasiyetname konusu hakkın kendi adlarına geçirilmesini sağlayabilirler (Tapu Tüzüğü m.21). Ancak, TMK'nun 517.maddesi uyarınca; muayyen mal vasiyetinde ise; lehine mal vasiyet edilen, miras bırakanın ölümü ile ayni bir hak kazanmış olmaz. Şahsi bir hak kazanır. Başka bir anlatımla, vasiyet edilen mal, lehine mal vasiyet edilene doğrudan intikal etmez. Bu durumda, lehine mal vasiyet edilen, şahsi hakka dayanarak, vasiyetnamede lehine vasiyet edilen malın adına tescili için vasiyetnamenin tenfizi davası açması gerekir.Somut olayda, sözü edilen vasiyetname ile muayyen mal vasiyetinde bulunulmuştur....

        Vasiyetnamenin tenfizi davası, vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona, yoksa yasal ve atanmış mirasçılara karşı açılır. Davaya konu tenfizi istenen vasiyetname incelendiğinde ; vasiyeti yerine getirme görevlisi atanmadığından, vasiyetnamenin tenfizi davasının murisin yasal mirasçılarına karşı açılması gerekmektedir. Öte yandan, Vasiyetnamenin yerine getirilebilmesi (tenfizi) için de her şeyden önce vasiyetnamenin açıldığının ve iptali için yasada öngörülen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir. Dava, murise ait resmi vasiyetnamenin tenfizi istemine ilişkindir. Vasiyetnamenin tenfizi davasında, davanın kabulüne karar verilebilmesi için, diğer şartların yanı sıra vasiyetnamenin ayakta kalıp kalmadığının belirlenmesi gerekir....

        Mahkemece; vasiyetnameye konu edilen 87,454,678 ve 933 parseller yönünden vasiyetnamenin tenfizi ile davacı ile davalı adlarına 1/2'şer tesciline, 1161 nolu parsel ile ilgili olarak, muvazaaya dayalı tapu iptal tescil davası ile daha evvel karar verilmesi nedeniyle konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm kurulmuş, kararı davacı 1161 nolu parsel yönünden temyiz etmiştir. Muris ...'in 16.04.2003 tarihinde resmi vasiyetname ile 87,454,678,933 ve 1161 nolu parsellerin ½ payının davacı eşine, ½ payının davalı oğluna bıraktığı ve Elbistan Sulh Hukuk mahkemesinin 2008/104-286 sayılı ilamı ile vasiyetnamenin okunmasına ilişkin 01.05.2008 tarihli kararın 30.05.2008 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....

          Noterliği'nin 05/03/2008 tarih ve 03434 yevmiye numaralı vasiyetnamesinin tenfizine, vasiyetnameye konu taşınmazın vasiyetçi adına olan tapu kaydının iptali ile kendisi adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, .....Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/1162 E. 2012/40 K. sayılı veraset ilamı gereğince vasiyetçinin yasal mirasçısının hazine olduğunu, vasiyetnamenin iptali ile ilgili hak düşürücü sürenin geçip geçmediği ile bu vasiyetnameye ilişkin iptal davası açılıp açılmadığının araştırılması gerektiğini savunarak,davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde;davanın kabulü ile, vasiyetçi ....'ye ait ...Noterliği’nce tanzim edilen 05/03/2008 gün ve 3434 yevmiye sayılı vasiyetnamenin tenfizi ile,.... Mh. 84 ada, 8 parsel sayılı taşınmazdaki 3 no’lu bağımsız bölümün .... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde vasiyetnamenin tenfizi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacılar, dedeleri muris ...'ın 12.6.1989 tarihli vasiyetname ile 528 parsel sayılı zeytinliği kendilerine vasiyet ettiğini murisin 1993 yılında vefat ettiğini, vasiyetnamenin açılıp mirasçılarına okunduğunu, mirasçıların bir itirazı olmadığını, iyiniyetle tenfiz davası açmadıklarını, vasiyetnamenin hukuki geçerliliği olduğunu, davalılar tarafından bahse konu taşınmazın izale-i şuyu davasına konu edindiğin ileri sürerek, dava konusu taşınmazın davacılar adına 1/2,şer paylı olarak tapuya tesciline ve vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesini istemişlerdir....

              Kendisine belirli bir mal vasiyet edilen kimsenin bu vasiyeti yerine getirmekle yükümlü olan varsa ona, yoksa yasal ve seçilmiş mirasçılara karşı açacağı istihkak davası ile malın kendisine teslimini istemesi gerekir (TMK 600 md) Vasiyetnamenin tenfizi ve taşınmazın lehine vasiyet edilen davacı adına tescili için vasiyetnamenin açılıp okunması, tüm mirasçıların vasiyetnameyi itirazsız kabul etmesi veya 1 yıllık hak düşürücü süre içinde vasiyetnamenin iptali ya da tenkis davası açılmış ise sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Vasiyetnamenin tenfizi davasında öncelikle dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı araştırılarak vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararın kesinleşme tarihi şerhini içerir onaylı sureti ilgili mahkemeden getirtilerek dava dosyası içerisine konulmalıdır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, tavzih talebinin reddine dair ek karara yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; vasiyetnamenin tenfizine ilişkindir. Mahkemece; davanın kabulü ile vasiyetnameye konu taşınmazın ½ payının davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, kararın kesinleşmesinin ardından davacı tarafça kalan ½ payın davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmesi talep edilmiş, 14/12/2015 tarihli ek kararla, davalı ... tarafından usulünce açılmış ve harçlandırılmış dava bulunmadığından talebin reddine karar verilmiş, ek karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu bağımsız bölümün kendisine vasiyet edildiğini, vasiyetnamenin yasal koşullara uygun olarak açıldığını, davanın açılış tarihi itibariyle vasiyetnameye herhangi bir itiraz bulunmadığını, ilk derece mahkemesince hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verildiğini, davasının vasiyetnamenin iptali talebi olmadığını, vasiyetnamenin tenfizi ile bağımsız bölümün adına tescilini talep ettiğini, oysa mahkemenin vasiyetnamenin iptali davası olarak, niteleyerek hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verdiğini, mahkemece esas alınması gerekenin TMK'nın 602. maddesi olduğunu, TMK'nın 559. maddesinin uygulanmayacağını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇESİ: Dava, vasiyetnamenin tenfizi , tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu