Davalı Vakıflar Genel Müdürlüğü vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı verdiği temyiz dilekçesinde; davalı idare tarafından yapılan incelemede dava konusu vakıf adına kayıtlı gayrimenkul kaydına rastlamadığı ve kira geliri olmadığından galle fazlası ödemesi yapılmasının mümkün olmadığı, Vakfın, galle fazlası bulunmadığından davacının galle fazlasına müstahak vakıf evladı davası açmasında korunmaya değer hukuki menfaatinin bulunmadığı, davacı ile vakfeden arasındaki soybağının yeterince incelenmediği, sunulan ve resen dikkate alınacak sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir. Dava, vakfın gelir fazlasından faydalanmaya yönelik galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür....
Dava, vakfın gelir fazlasından faydalanmaya yönelik galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371'inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı ... Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir....
Davalı ... vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı verdiği temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler tekrar edilerek iddianın gerçekliği çok iyi araştırılma gerektiğini, bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu ve davacıların vakfeden ile olan soybağını ve vakfiye şartlarına göre galle fazlasından faydalanmaya ehil olduğuna dair şartlara sahip olup olmadığını açıklamaktan uzak olduğunu, sunulan ve re’sen dikkate alınacak sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir. Dava, vakfın gelir fazlasından faydalanmaya yönelik galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371'inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür....
DANIŞTAY SAVCISI : … DÜŞÜNCESİ : … Paşa Vakfı'nın vakıf evladı olduklarını, buna ilişkin … Asliye Hukuk Mahkemesinde tespit davası açtıklarını belirten ve bakılan davanın açılmasından sonra ilgili Mahkemece vakıf evladı olduklarına karar verilen davacılar tarafından, vakfın galle fazlasından paylarına düşen kısmın, tespit davası tarihi itibarıyla emanete alınması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul Vakıflar I....
Davalı ... vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı verdiği temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler tekrar edilerek iddianın gerçekliği çok iyi araştırılma gerektiğini, bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu, raporun davacıların vakfeden ile olan soybağını ve vakfiye şartlarına göre galle fazlasından faydalanmaya ehil olduklarına dair şartlara sahip olup olmadıklarını açıklamaktan uzak olduğunu, sunulan ve re’sen dikkate alınacak sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir. Dava, vakfın gelir fazlasından faydalanmaya yönelik galle fazlasına müstahak vakıf evladı, bu talep kabul edilmez ise vakıf evladı olduklarının tespiti istemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür....
Davalı ... vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı verdiği temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler tekrar edilerek iddianın gerçekliği çok iyi araştırılma gerektiğini, bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu, raporun davacıların vakfeden ile olan soybağını ve vakfiye şartlarına göre galle fazlasından faydalanmaya ehil olduklarına dair şartlara sahip olup olmadıklarını açıklamaktan uzak olduğunu, sunulan ve re’sen dikkate alınacak sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir. Dava, vakfın gelir fazlasından faydalanmaya yönelik galle fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür....
Davalı ... vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı verdiği temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler tekrar edilerek iddianın gerçekliği çok iyi araştırılma gerektiğini, bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu, raporun davacıların vakfeden ile olan soybağını ve vakfiye şartlarına göre galle fazlasından faydalanmaya ehil olduklarına dair şartlara sahip olup olmadıklarını açıklamaktan uzak olduğunu, sunulan ve re’sen dikkate alınacak sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir. Dava, vakfın gelir fazlasından faydalanmaya yönelik galle fazlasına müstahak vakıf evladı, bu talep kabul edilmez ise vakıf evladı olduklarının tespiti istemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür....
Hakimler ve Savcılar Kurulunun iş bölümü kararının Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesinin görev tanımını yapan kısmının 16. bendinde "4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 101 vd. maddeleri kapsamında kalan vakıfların kuruluş ve tescil işlemleri, vakıf senedinin düzenlenmesi ve değiştirilmesi, vakfın teşkilatı (örgütü), denetimi, yöneticilerin azli, vakıf yönetiminin amacının ve mallarının değiştirilmesi, vakfın sona ermesi ve tasfiyesi; ayrıca, Osmanlı döneminde kurulan ve 5737 sayılı Vakıflar Kanun’a tabi olan vakıflarda, vakfiye şartı gereği vakıf evladı veya ilgilisi olduğunun ya da tevliyete hak kazandığının tespiti ile vakfın gelir fazlasından yararlanma (intifa) haklarıyla ilgili olarak açılan davalara ilişkin hüküm ve kararlar," hakkındaki istinaf incelemesinde bu dairenin görevli olduğu belirtilmiş olduğu görülmektedir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vakfın gelir fazlasından faydalanma amacına yönelik galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun (5737 sayılı Kanun) 3, 6 ve 76 ncı maddeleri, Vakıflar Yönetmeliğinin 23, 28, 53 ve 55 inci maddeleri, 24.02.1943 tarihli ve 1942/27 Esas, 1943/11 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı 3....
Mülhak T7nın vakıfnamesinin incelenmesinde, davalı vakfın kurucularının kız ve erkek çocuklarının, onların da çocuklarının çocuklarına nesli kesilinceye kadar vakfın gelir fazlasına müstehak evlattan sayıldığı ve elde edilen gelirden eşit olarak pay alacaklarının kararlaştırılmış olduğu, davacı T3 babası T2 davalı vakfın gelir fazlasına müstehak evlattan olduğunun tespitine ilişkin kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır. Davacının babası T2 davalı vakfın gelir fazlasından istifade hakkı bulunan evlatlarının yazılı olduğu listede adı bulunmakta olup, davacı Adile, T2 çocuğudur. Vakıfnamede her çocuğun doğduğu andan itibaren batın esasına bakılmaksızın vakfın gelir fazlasına müstehak evladı olacağı belirlenmiştir....