WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava tarihinde yürürlükte bulunan Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kurulan Vakıflar Hakkında Tüzük'ün 23. maddesinde vakıf idarecilerinin işten uzaklaştırılması düzenlenmiş olup vakıf idarecilerinin, vakıf senedinde yazılı şartlarla, yürürlükteki kanun ve nizamlara uymak ve genel olarak basiretli bir idareci gibi hareket etmek zorunda oldukları belirtilerek görevden uzaklaştırma sebepleri ayrıntılı sayılmıştır. Yargılama esnasında 27.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 10 maddesinde ise; "Vakıf yöneticileri; vakfın amacına ve yürürlükteki mevzuata uymak zorundadır....

    Ancak, 5072 sayılı Yasa'nın "Temel ilkeler" başlığını taşıyan 2. maddesinin "vakıflar, kamu kurum ve kuruluşlarının ismini alamaz" kuralına yer veren (a) bendi ve "kamu görevlileri görev unvanlarını kullanarak vakıf organlarında görev alamaz" hükmünü içeren (d) bendi uyarınca, vakfın kuruluş senedinin başlığı ve 1. maddesinde adı "Sosyal Sigortalar Kurumu Personeli Yardımlaşma Vakfı" iken, "Sigorta Çalışanları Yardımlaşma Vakfı" olarak değiştirilmiş, ayrıca senedin 13. maddesinde Mütevelli Heyeti'nin, 15. maddesinde Vakıf Genel Kurulu'nun vakıf kurucu üyeleri dışında (b) fıkrasında vakıf üyesi olan SSK Genel Müdürü, (c) fıkrasında vakıf üyesi olan SSK Yönetim Kurulu Üyeleri, (d) fıkrasında vakıf üyesi olan SSK Genel Müdür Yardımcıları, (e) fıkrasında SSK Genel Müdürlüğü merkez birimlerindeki vakıf üyesi olan Genel Müdürlük Teftiş Kurulu Başkanı ile Sigorta Teftiş Kurul Başkanı, Birinci Hukuk Müşaviri, Daire Başkanları ve bağımsız birim amirleri, (f) fıkrasında ise Genel Kurul tarafından...

      Davalı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; merkezi Hatay İli Antakya İlçesinde bulunan Irmıhzade El-Hac Mehmet Çavuş Bin Bektaş Vakfı'nın mazbut bir vakıf olduğunu ve temsili ve idaresi T10'nce yapıldığını, davacıların vakıf evladı olduklarının tespiti ile vakfı gelirlerinin ve gelire mestehik olduklarının belirlenmesini istediklerini, bu konunun tespiti ancak neseben Vakıf senedinde geçen evladı zükura mentesip olduklarının ve vakfın vakfiyesine uygun nesep silsilesi tarikiyle vakıf evladı olduklarının ispatı ile mümkün olacağını, beyanların afaki olup, nesep silsilesi ibraz edilmemiş Irmıhzade el-Hac Mehmed Çavuş Bin Bektaş Vakfı evladı olduklarını belirleyen beyandan öte belge sunulmadığını, davacıların Vakıf senedine göre sırası gelmiş ve yine bu senede göre galleyle müstehik vakıf evladı olduklarının bu niteliklere sahip bir evlat olduklarını ispatlamaları gerektiğini, bu nedenlerle kanuna ve vakıf senedine aykırı olarak açılan davanın reddini,...

      Dosya içerisindeki bilgi ve belgeler özellikle yukarıda değinilen vakıf senedi ile iptali istenen T.C.Merkez Bankası Mensupları Sosyal Güvenlik ve Yardım Sandığı Vakfı senedi hükümlerince çıkartıldığı ileri sürülen Sosyal Güvenlik Yardımları Yönetmeliğinin 23. maddesi içeriğinden; vakıf senedinin 3., 4., 5., 32. Geçici 3. ve 9. maddelerinde yer alan hususların yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiş, ancak bu vakıf senedine uygun olarak çıkartıldığı iddia edilen Sosyal Güvenlik Yardımları Yönetmeliğinin 23. maddesinde değinildiği gibi vakıf ile üye arasında vakıf senedi ile yönetmeliğinin uygulamasından doğacak anlaşmazlıkların hakem yolu ile halledileceğine ve hakemlerin Banka Başkanı tarafından belirleneceğine dair açık bir hüküm bulunmamaktadır. Vakıf senedinde açıkça düzenlenmemiş bir konu yönetmelik ile düzenlenemez. Yönetmeliğin 23. maddesi doğrudan doğruya hak arama özgürlüğü ile ilgili bir düzenlemedir....

        ile vakıf senedinin tadil edildiğini belirterek vakıf senedinde yapılan değişikliğin tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

          ile vakıf senedinin tadil edildiğini belirterek vakıf senedinde yapılan değişikliğin tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

            Paşa Vakfının gayri sahih vakıf olduğu anlaşıldığından, dava konusu taşınmaz üzerindeki vakıf şerhinin davacılar murisi ... kızı ...'un 1/4 müşterek payı üzerinden vakıf şerhinin terkinine", yine "j-) ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkii 1832 Parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ... ... Paşa Vakfının gayri sahih vakıf olduğu anlaşıldığından, dava konusu taşınmaz üzerindeki vakıf şerhinin davacılar murisi ... kızı ...'un 1/4 müşterek payı üzerinden vakıf şerhinin terkinine" cümlesinin yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, 17.03.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Vakıf hukukunda aslolan, kurucu iradenin olduğu gibi muhafazası ve vakfeden tarafından kuruluş senedinde belirlenen vakfın amaç ve örgütlenme biçiminin zorunluluk bulunmadıkça vakıf organlarınca değiştirilip genişletilememesidir. Bu tanıma göre, önemli olan vakfın amacını gerçekleştirmesi ve dolayısıyla özgülenen mal ve hakların amacın gerçekleşmesi için yapılacak iş ve işlemlere harcanmasıdır. Vakıf senedinde, gelirlerinin beşte dördünün (%80'inin) vakıf amaç ve hizmet konularına tahsisi öngörülmüş iken, yapılan değişiklikle vakfın yıl içinde elde edilen brüt gelirlerinin üçte ikisinin vakıf amacı ve hizmet konularına tahsisi şeklindeki değişiklik ve bunun tescili sonucu vakfın amaçlarını gerçekleştirmek için öngörülen nakit miktarında azalmaya sebebiyet verilmesi ve böylece kurucu iradeye aykırı davranılması, Doğru görülmemiştir....

                teftiş raporunu esas alarak; vakıf yöneticilerinin mevzuata aykırı davrandıkları, emlak vergilerinin zamanında yatırılmadığı, vakfa ait gayrimenkulleri rayiçlerinin çok altında kiraya vermek suretiyle vakıf kaynaklarını verimli bir şekilde kullanmayıp basiretli bir idareci gibi hareket etmeyerek vakfı zarara uğrattıkları, vakıf tarafından yapılan bazı harcamaları kayıtlara intikal ettirmedikleri, daha önceki teftiş raporunda belirtilmesine ve bu konuda uyarılmalarına rağmen vakıf belgelerinin zamanında teftiş makamına iletilmediği ileri sürülerek 5737 sayılı Vakıflar Yasası’nın 10. maddesine aykırılıklar nedeniyle vakıf yöneticilerinin görevden alınmaları istenildiğine göre; mahkemece, ileri sürülen iddialarla ilgili .... ve Belediye gibi kurumlardan vakıfla ilgili bilgi ve belgelerin getirtilerek gerekli inceleme ve araştırma yapılıp harcamalar hususunda vakıf defterleri ile karşılaştırması yaptırılarak konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden dava dilekçesindeki iddialarla...

                  E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, gelir fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf yoluna başvurmuştur. İlk derece mahkemesince davacıların Nasuh Bey Bin Ali Vakfı' nda gelir fazlasına müstehak vakıf evladı olduklarının tespitine, davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. Bir kimsenin belli bir vakfın gallesine hak kazanabilmesi için öncelikle o vakfın kurucusu ile aralarında soy bağının kurulmuş olması (vakıf evladı olduğunun yöntemince saptanması) ; ayrıca vakıf senedinde evladın galleden (vakıf gelirinden) yararlanacağına ilişkin açık hüküm bulunması ve bunun için belli koşullar öngörülmüş ise bu koşullarında gerçekleşmiş bulunması gerekir. Davacıların galle fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun kanıtlanması gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu