hareket edemediğini bilerek müteveffanın evine gelerek hasta yatağında imzalatıldığını ve yıllık 6.098.71.TL gibi yüksek prim belirlediklerini, müteveffanın 07.04.2017 tarihinde vefat etmesi nedeniyle kredi borcunun hayat sigorta poliçesi kapsamında ödenmesi gerekirken müteveffanın mirasçılarından istenmesinin yasal olarak mümkün olmadığını, müteveffanın hastalığını bile bile müteveffanın hasta yatağında imzaları davalı çalışanları tarafından alınarak davalılar tarafından kredinin kullandırıldığını ve sigorta poliçesinin düzenlendiğini, bildirim yükümlülüğü ve aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmeyen davalıların kendi kusurlarından yararlanamayacaklarını, davalılar bildirim ve aydınlatma yükümlülüklerini yerine getirseler müteveffanın kredi kullanmayacağını ve hayat sigortası yaptırmayacağını ayrıca müteveffanın ölüm sebebi ile kolon kanseri arasındaki illiyet bağının araştırılması gerektiğini ileri sürerek kredi borcundan dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ile 266.000.00.TL kredi...
Bankası A.Ş. arasında yapılmış olan grup hayat sigorta sözleşmesi kapsamında sigortalı olan ...'un, vefat tarihi itibariyle ... poliçe numaralı "yıllık yenilemeli tüketici kredisi grup hayat sigortası" sigorta sözleşmesi bulunduğunu, işbu sigortanın, sigortalı ...'...
Serbest irademle konut/hayat/ferdi kaza' sigortası; yaptırılmasmı ve söz konusu sigortalar ile ilgili süreleri dolan poliçelerin yenilenmesini gayrıkabili rücu kabul ve beyan ederim." şeklinde olduğu, hayat sigortası başvurusu ile ilgili bilgilendirme formunda; sigortacının hayat sigortası başvurusunu kabul edip,katılım sertifikası tanzim etmediği sürece hiçbir şekilde başvuru konusu sigorta teminatlarını vermiş sayılmayacağının belirtildiği diğer yandan, 27.07.2012 tarihinde Sompo Sigorta A.Ş. nezdinde konut ve DASK sigorta poliçesi düzenlenerek, prim tahsilatlarının yapıldığı, dolayısıyla, kredi ile bağlantılı olarak yapılacak sigortalar konusunda, kredi sözleşmesi yapılmadan önce, kredi kuruluşu tarafından kredi kullanana bilgi verilmek suretiyle, bilgilendirme yükümlülüğünün yerine getirildiği,davacılar murisinin kredi kullanımı sırasında sadece konut ve deprem sigortalarını yaptırdığı,hayat sigortası yapılmadığı gibi buna ilişkin prim kesintisinin de bulunmadığı anlaşıldığından,...
Mahkemece; davalı bankanın hayat sigorta poliçesinin tarafı olmadığı gibi hayat sigorta poliçesi yapmak gibi bir sorumluluğunun da bulunmadığı, davacının ödediği kredi bedelini davalıdan istirdadını isteyemeyeceği, muris ...'nin Garanti Emeklilik Hayat A.Ş. ile hayat sigortası düzenlediği, böylelikle poliçeden dolayı sorumluluğun davalıya ait olmadığı gerekçesiyle davanın pasif husumet şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 13....
ın davalı banka ile 11.11.2009 tarihinde ...Konut Finansmanı Sözleşmesi akdettiğini, sözleşmeye göre kredi miktarının 240.000,00 TL olduğunu, davalı bankanın kredi kullanımı nedeniyle birlikte çalıştığı diğer davalı ... şirketi ile birden çok sigorta sözleşmesi düzenlediğini, murisin 06.08.2012 tarihinde vefat ettiğini, müvekkillerinin davalı bankaya yaptıkları başvurular sonucunda Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi, Güvenli Hayat Sigorta Poliçesi ve Benim Evim Sigorta Poliçe örneklerinin verildiğini, ancak bunların yetersiz olduğunu, zira muris ile davalı ... şirketi arasında mutlak surette akdedilmiş olması gereken ve ölüm riskini kapsayan hayat sigorta poliçesinin verilmemiş olduğunu, ölüm halinde sadece Güvenli Hayat Sigortası Poliçesi karşılığı 10.000,00 TL vefat teminatı ödenebileceğinin beyan edildiğini, bunun dahi müvekkillerine ödenmediğini, düzenlenmesi gereken sigorta poliçesindeki teminatın kullandırılan kredi miktarı ile aynı olması gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı...
(Dijital) şubeden 08/01/2021 tarihinde 40.000,00 TL tutarında ihtiyaç kredisi sözleşmesi düzenlendiği, davalı tarafından davacı murisi ile kredinin geri ödemelerini teminen Uzun Süreli Kredi Koruma Grup Sigorta Poliçesi akdedildiği, davacı murisinin 08/09/2021 tarihinde vefat ettiği, bakiye kredi bedelinin davalıdan tahsili istemiyle işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır....
Davacıların murisi ile davalı sigorta şirketi arasında konut kredisi sözleşmesi nedeni ile hayat sigorta poliçesi tanzim edilmiş, murisin ölümü ile hayat sigortası teminatının tahsili istemi ile eldeki dava açılmış, İtiraz Hekem Heyetince davanın reddine karar verilmiştir. 6762 sayılı TTK 1329(6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 1493/7) maddesinde "üçüncü bir şahsın lehine yapılan hayat sigorta mukavelesinden doğan hak ve menfaatleri sigortacıdan talep ve tahsil salahiyetinin doğrudan doğruya o kimseye ait olduğu" düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta, davaya konu hayat sigorta sözleşmesinde dain-i mürtehin ve lehdar olarak; kredi borcu kadar Halk Bankası A.Ş., bakiyesi kadar mirasçılar tayin edilmiştir. Dain-i mürtehin olarak sigorta şirketinden tazminat talep etmek hakkı Halk Bankası A.Ş.’ye ait olup, sigortalı ancak dain-i mürtehinin açık muvafakatini almak suretiyle tazminat istemek hakkına sahiptir....
Dava, hayat sigorta poliçesine dayanan tazminat istemine ilişkindir. Davacılar murisi İş Bankasından Tüketici Kredisi kullanmış ve davalı ile 10 yıl süreli hayat sigorta poliçesi imzalamıştır. Poliçe gereği ödenmesi gereken ilk yıl prim ödemesinin davacılar murisine ait mevduat hesabından banka tarafından tahsis edilen kredi miktarından mahsup edilerek tahsil edildiği, tarafların kabulündedir. Davalı sigortacı, ikinci yıl prim taksidinin ödenmediği gerekçesiyle, 27/08/2013 tarihinde sigortalının poliçede yazılı olan adresine, TTK'nın 1502. maddesi gereğince prim borcunun 1 ay içinde ödenmemesi halinde poliçenin prim ödemeden muaf poliçeye dönüşeceğini ve ölüm teminatının kalkacağını bildirerek PTT aracılığı ile iadeli taahütlü ihtar göndermiştir. Ancak sigortalı muris ...’ın adresinin yetersiz olması nedeniyle gönderilen ihtar mektubu iade edilmiş ve sigortalının ihtardan haberi olmamıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/916 Esas KARAR NO : 2024/168 DAVA : Tazminat DAVA TARİHİ : 05/04/2022 KARAR TARİHİ : 28/02/2024 Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesiyle; davacı banka tarafından dava dışı ...'a kredi kullandırıldığını, krediye ilişkin davalı sigortalı sigorta şirketine devredilen ... Anonim Şirketi tarafından hayat sigortası poliçesi düzenlendiğini, kredinin 21.12.2018, 21.01.2019, 21.02.2019 ve 21.03.2019 tarihli taksitlerinin ödenmediğini, yapılan araştırmada ...'...
Yukarıdaki fesih yazısı kapsamında davacının İş Kanunu'nun 25. maddesine göre değil, 17 ve 18. maddeleri kapsamında ve işçilik haklarını vermek suretiyle, işveren tarafından tek taraflı olarak feshedildiği anlaşılmaktadır. Bu şekilde davacının işsiz kalması şeklindeki rizikonun, poliçe (sigorta) süresi içinde gerçekleştiği anlaşılmakla; konusuz kalan davada, davanın açılma tarihinde davacının davada haklı olduğu sonucuna varılmakla, davalının yargılama giderlerinden sorumlu tutulması isabetli olup aksi yöndeki davalı vekilinin istinaf nedeni yerinde değildir. Davacı eldeki davada, davalı nezdindeki uzun süreli kredi ödeme güvencesi sigorta poliçesi ile gelir güvencesi sertifikası poliçesi olmak üzere iki adet sigorta poliçesi kapsamında fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 7.876,00 TL nin tahsilini talep etmiştir....