Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. 3....

    Davalı T8 vekili " kararın kanuna ve Yargıtay içtihatlarına aykırılık oluşturduğunu, davanın 22/A çalışmaları esnasında yapılan kadastro tespitine yönelik olarak açılan tapu iptal ve tescil davası olmadığını, dava dilekçesi ve bilirkişi raporu incelendiğinde davacının davasının uygulama kadastrosuna yönelik itiraz olmadığı tesis kadastrosundan önceki duruma ilişkin mülkiyet hakkına dayalı olduğunun görüldüğünü, bilirkişi raporunun ilk sayfası incelendiğinde görüleceği üzere davacının sadece uygulama kadastrosuna değil 1993 yılında yapılan kadastro çalışmalarına da itiraz etmekte ve davalının kendisinin 2017 yılında tapuya güvenerek almış olduğu yeri talep ettiğini, davacının davası mülkiyet hakkına ilişkin olup 1993 yılında yapılan kadastro da yanlış olarak tespit ve tescil ettiğini kabul ettiğini, tesis kadastrosuna yönelik olarak açılması gereken davalarda hak düşürücü süre bulunduğunu, davacının 1993 yılından öncede söz konusu taşınmazı kendisinin kullandığını fakat kadastro ile diğer...

    GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, Kadastro Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca açılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Uygulama/Yenileme kadastrosunun amacı, teknik açıdan yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği anlaşılan kadastro haritalarının yenilenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesidir. Uygulama kadastrosunun amacı, mülkiyet ihtilaflarını canlandırmak ve çözmek değil; tesis kadastrosu sırasında yapılan teknik hataları belirleyerek gidermek ve kadastro paftalarını zeminle uyumlu, uygulanabilir, teknik ihtiyaçlara cevap verir ve güvenli hale getirmektir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; 1- Davacının uygulama tespitine yönelik açtığı davanın esastan REDDİNE, 2- Dava konusu İzmir ili Torbalı ilçesi Dağkızılca mahallesi Başpınar mevkii 176 ada 5 parsel (eski 1459 parsel) sayılı taşınmazın UYGULAMA TESPİTİ GİBİ TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE, 3- Dava konusu İzmir ili Torbalı ilçesi Dağkızılca mahallesi Yukarı Alan mevkii 176 ada 6 parsel (eski 1374 parsel) sayılı taşınmazın UYGULAMA TESPİTİ GİBİ TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE, 4- Dava konusu İzmir ili Torbalı ilçesi Dağkızılca mahallesi Yukarı Alan mevkii 177 ada 1 parsel (eski 1374 parsel) sayılı taşınmazın UYGULAMA TESPİTİ GİBİ TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE, 5- Davacının dava konusu 176 ada 6 parselin kendi adına tescili talebine yönelik açtığı davanın görev yönünden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 20. maddesi gereğince kararın kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurması...

      İşte, uygulama kadastrosuna itiraz davaları, uygulama kadastrosu faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yönelik davalardır. Bu nedenle mahkemelerce, uygulama faaliyetine eşdeğer ve amaca uygun bir araştırma yapılması zorunludur. Mahkemece, amacına ve yöntemine uygun bir araştırma yapılabilmesi için öncelikle, denetime veri teşkil etmek üzere, tesis kadastrosunun yapıldığı tarihe en yakın tarihli hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve güncel ortofoto ve uydu fotoğrafları, tesis kadastrosuna ait pafta haritası, varsa bu haritada değişiklik yapan ifraz haritaları, mahkeme ilamları ve eki olan haritalar, varsa uygulama kadastrosu sırasında yararlanıldığı anlaşılan diğer haritalar, çekişmeli taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu ve uygulama kadastrolarına ait ölçü çizelgesi, hesap cetveli ve ölçü krokileri gibi bilgi ve belgelerin toplanması gerekmektedir....

        Dava orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasayla değişik 4. maddesine göre yapılıp kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye uzman bilirkişi raporuna eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarına dayalı olarak yapılan uygulama ve araştırma sonucu 124 ada 19 sayılı taşınmazın (B) ile işaretlenen bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve Yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 04.04.2012 günü oybirliğiyle karar verildi....

          Yönetimi, 25.02.2008 tarihli dilekçe ile; Hazineyi taraf göstererek dava dilekçesine ekli krokide işaretlenen taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu, orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmesi istemiyle Kadastro Mahkemesinde 2008/3 esas sayılı davayı açmıştır. Mahkemece, dava edilen tüm taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir. Daha sonra 335 ada 2 ve 4 sayılı taşınmazlara ilişkin dava ayrılarak yukardaki esasa kayıt edildikten sonra davanın kısmen kabulüne , dava konusu 335 ada 2 sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptal edilerek orman ve fen bilirkişi tarafından ortak düzenlenen krokili raporda (A) ile işaretlenen kesiminin orman niteliği ile Hazine adına, (B) ile işaretlenen bölümünün fındık bahçesi niteliği ile 335 ada 4 parselin tarla niteliği ile davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ......

            Yönetimi 25/02/2008 tarihli dilekçe ile Hazineyi taraf göstererek dava dilekçesine ekli krokide işaretlenen taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu, orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmesi istemiyle kadastro mahkemesinde 2008/3 esas sayılı davayı açmıştır. Mahkemece, dava edilen tüm taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir. Daha sonra 171 ada 11 ve 170 ada 23 sayılı taşınmazlara ilişkin dava ayrılarak yukardaki esasa kayıt edildikten sonra davanın kısmen kabulüne, dava konusu 171 ada 11 sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptal edilerek fen ve orman bilirkişi tarafından ortak düzenlenen krokili raporda (A) ile işaretlenen kesiminin orman niteliği ile Hazine adına, (B) ile işaretlenen bölümü ile 170 ada 23 sayılı taşınmazın fındık bahçesi niteliği ile davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ......

              Yönetimi, 25.02.2008 tarihli dilekçe ile Hazineyi taraf göstererek dava dilekçesine ekli krokide işaretlenen taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu, orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmesi istemiyle kadastro mahkemesinde 2008/2 esas sayılı davayı açmıştır. Mahkemece, dava edilen tüm taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir....

                Yönetimi 25.2.2008 tarihli dilekçe ile; Hazineyi taraf göstererek dava dilekçesine ekli krokide işaretlenen taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu, orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmesi istemiyle kadastro mahkemesinde 2008/2 esas sayılı davayı açmıştır. Mahkemece, dava edilen tüm taşınmazların tutanak asılları, orman kadastrosuna itiraz dosyası ile birleştirilip taşınmazların zilyetleri davaya dahil edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu