Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 10 yıllık süre içinde genel mahkemede açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre orman sınırlandırması yapılmış, çekişmeli taşınmaz orman alanı içinde bırakılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olup, 10.10.1987 tarihinde yürürlüğe giren 3402 sayılı Kanunun 4/3. maddesi; "çalışma alanında orman bulunması ve 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman kadastrosuna başlanılmamış olması halinde, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırlarının tayini ve tespiti kadastro ekibi tarafından yapılır ve bu durum ekip tarafından iki ay önce Orman Genel müdürlüğüne bildirilir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30.03.2022 NUMARASI : 2014/104 ESAS - 2022/116 KARAR DAVA KONUSU : Uygulama Kadastrosuna İtiraz (3402 SK'nın 22/2-a) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı T6 tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
Dava, orman kadastrosuna itiraz ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1988 yılında yapılarak 06.03.1991 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Gülek Beldesinde genel arazi kadastro çalışmaları 1959 yılında yapılarak kesinleşmiştir....
Yönetimi tarafından, uygulama kadastrosundan önce genel mahkemede açılıp sonuçlanan tapu iptal ve tescil davası bulunduğunun da gözönünde tutulması..." gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu davanın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesine itiraz yönünden reddine, dava konusu ... ili ... ilçesi...mahallesinde bulunan eski 1841 parselin, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca düzenlenen kadastro uygulama tutanağındaki gibi 28151 ada 79 parsel sayısında ve 695.24 m2 yüzölçümünde tapuya tescil edilmek üzere tapu siciline aynen aktarılmasına, davacı ... Yönetiminin dava konusu taşınmazın ... niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemi yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, dava dilekçesindeki açıklamaya göre yenileme kadastrosuna itiraz ve tapu iptali ile tescil niteliğindedir....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE : 2018 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosu sonucunda, Karabük ili, Safranbolu ilçesi, Gayza köyü çalışma alanında bulunan tapuda davacı Ali Yaman adına kayıtlı bulunan eski 127 ada 1 parsel sayılı ve 116,26 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, yeni 127 ada 1 sayılı parsel altında ve 119,15 metrekare yüzölçümü ile, tapuda davalı T4 adına kayıtlı bulunan eski 127 ada 2 parsel sayılı ve 132,85 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, yeni 127 ada 2 sayılı parsel altında ve 133,73 metrekare yüzölçümü ile tespit edilmiştir. Davacı, 127 ada 1 parsel sayılı taşınmazının sınırlarının yanlış belirlendiği iddiası ile dava açmıştır. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna askı ilan süresi geçtikten sonra genel mahkemede açılan itiraz davasıdır. Dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde tesis kadastrosu 1995 yılında yapılmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gönen(Balıkesir) Kadastro Mahkemesi SAYISI : 2021/3 E., 2022/24 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, Kadastro Kanunu'nun 22 nci maddesi uyarınca açılan uygulama kadastrosuna itiraz istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 18.01.2024 tarihli ve 2024/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (8). Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY (8). HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 29.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Bilindiği üzere nitelik itibariyle uygulama kadastrosuna itiraz ile tesis kadastrosuna itiraz davaları birbirinden farklı davalardır. Tesis kadastrosuna yapılan itirazlarda taşınmazların kadastro öncesindeki sınırları tespit edilerek oluşan kanaate göre hüküm kurulmaktadır. Ancak uygulama kadastrosuna itiraz davalarında, tesis kadastrosundan önceki durum esas alınmayıp, tesis kadastrosu ile oluşan sınırlar ile uygulama kadastrosunda oluşan sınırlar arasında farklılık olup olmadığı hususunda araştırma yapılarak varılan kanaate göre karar verilmektedir. Yerleşik Yargıtay ve Bölge Adliye Mahkemeleri içtihatlarında da belirtildiği üzere değerlendirme yapılırken uygulama kadastrosunun amacının mülkiyet ihtilaflarını çözmek olmadığı ve mülkiyet uyuşmazlıklarının uygulama kadastrosuna ilişkin davalarda tartışma konusu yapılamamaktadır....
KADASTRO MAHKEMESİ KARARI Milas Kadastro Mahkemesinin 02/03/2016 tarihli ve 2015/151 Esas - 2016/5 Karar sayılı kararıyla, uygulama kadastrosuna itiraz davalarında mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı, her ne kadar dava, uygulama kadastrosunun askı ilan süresi içerisinde açılmış ise de dosya kapsamından, eldeki davanın uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin olmayıp, mülkiyete ilişkin olduğu, bu nedenle eldeki davanın genel Mahkemede görülmesi gerektiği gerekçesiyle, dava dilekçesinin görev yönünden reddine, karar kesinleştiğinde dosyanın görevli ve yetkili nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. IV. MAHKEME KARARI Kesinleşen görevsizlik kararı üzerine, Bodrum 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29/06/2016 tarihli ve 2016/334 Esas - 2016/425 Karar sayılı kararıyla, eldeki davanın tarafları, konusu ve hukuki nedeni ile aynı olan başkaca bir davanın Bodrum 2....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosu ve 2B çalışmasına itiraz niteliğindedir. Dava, temelde orman kadastrosuna itiraza ilişkindir. 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesinde orman kadastrosuna itiraz davalarının hangi tarihte açılacağı gösterilmiştir. Bu hükme göre orman kadastrosunun ilan tarihinden itibaren altı aylık süre içinde açılacak davalar kadastro mahkemesinde şayet orman kadastrosunun 3373 Sayılı Yasa döneminde yapılmış ise geçerli bir tapuya dayanılarak 10 yıllık hak düşürücü süre içinde açılacak davalar ise genel mahkemede görülmesi gerekir. Somut olayda, yörede orman kadastrosuna 3373 Sayılı Yasanın yürürlük tarihinden çok önce 10.07.1980 yılında kesinleşmiş ve davalı taşınmaz kısmen orman sınırları içinde kalmıştır. Orman kadastrosunun kesinleştiği tarihe göre davacının orman kadastrosunu iptal ettirmek için dayanabileceği hiçbir yasal yol bulunmamaktadır. Ne var ki; sınırlı yetkili olan kadastro mahkamesi bu davanın esasını inceleyemez....
Dosyada doğru sonuca ulaşılabilmesi için öncelikle davacı tarafa dava konusu eski 367 (yeni 175 ada 4) parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak uygulama kadastrosunun düzeltilmesi taleplerinin olup olmadığı açıklattırılmalı; var ise uygulama kadastrosuna itiraz talepleri yönünden Kadastro Mahkemesine karşı görevsizlik verilmek üzere uygulama kadastrosuna itiraz talebi öncelikle dosyadan tefrik edilmeli, mülkiyete ilişkin talep eldeki dosyada tutulmalı, Kadastro Mahkemesinde devam edecek olan uygulama kadastrosuna itiraz davası bu dosya yönünden bekletici mesele yapılmalı; Davacı tarafın uygulama kadastrosuna itiraz taleplerinin olmaması halinde ise, dava konusu taşınmaz hakkında uygulama kadastrosuna ilişkin olarak kapalı sicil oluşturulmasını sağlamak üzere, olağan usullere göre kesinleştirme işlemlerinin yapılması için uygulama kadastrosu tutanak aslı ile uygulama kadastrosu komisyon kararının aslı derhal Kadastro Müdürlüğüne gönderilmeli; ayrıca davacının orman parseli ile kendi parseli...