Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1140 KARAR NO : 2021/803 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/02/2020 NUMARASI : 2019/494 ESAS, 2020/50 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ ÖDEME EMRİ TEBLİĞİ ŞİKAYETİ KARAR : Aydın 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/494 Esas, 2020/50 Karar sayılı dosyasında verilen davanın reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Aydın İcra Müdürlüğünün 2019/23213 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine takip yapıldığını, takip dosyasından ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin takipten 10/12/2019 tarihinde haberdar olduğunu, borçlu müvekkiline TK 21/2....

Mahkemece;"2004 sayılı İİK'nın 17. maddesi gereğince şikayetin Kabulü ile; ödeme emri tebligatının davacıya usulsüz tebliğ edildiğinin tespitine, Sivas İcra Müdürlüğü'nün 2021/6541 esas sayılı icra dosyası ile başlatılan takipte davacı borçluya örnek 7 nolu ödeme emrinin tebliği tarihinin ıttıla tarihi olan 16/04/2021 olarak Düzeltilmesine,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır. Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak; takip dosyasında düzenlenen ödeme emri tebligatının usulsüz tebligata mahal vermemek için davacının ''Merdivenköy Mah. Emin Çınarpaşa Sok. No:14/18 Kadıköy/İstanbul'' adresine çıkarıldığını, Samsun 6. Noterliği'nin 17/08/2020 tarih 26012 yevmiye numaralı ihtarnamesine bizzat davacı vekili tarafından verilen cevabi ihtarnamede (Üsküdar 27. Noterliği'nin 31/08/2020 tarih 6377 yevmiye numaralı) davacının adresinin ''Merdivenköy Mah. Emin Çınarpaşa Sok....

Bu durum tebligatın usulsüz olmasına neden olduğunu. Açıklanan bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Somut olayda; örnek 7 ödeme emri tebligatı borçlu adına bizzat tebliğ anlaşılmaktadır. Şikâyetçi borçlu, okur yazar olmadığını ileri sürmekle birlikte imza atmaya muktedir olmadığını beyan etmemiştir. Ayrıca şikâyete konu tebligatta da okuma yazma bilinmediğine dair şerh düşülmeden imza atılmış olması nedeniyle şikayetçi borçluya yapılan ödeme emri tebligatının usûlsüzlüğünün reddine karar verilmiştir. Ayrıca borçlunun imzaya açıkça itirazı yoktur. Ayrıca borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayetini, İİK'nun 16/1 maddesi gereğince bu işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Şikayetçi borçluya çıkartılan ödeme emri 26/10/2021 tarihinde tebliğ edilmiştir....

tebliğ edildiğine dair hiçbir bilgi ya da beyan bulunmadığını, bu nedenlerle usulsüz tebligat nedeyle ödeme emrinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 23/01/2019 olarak düzeltilmesine, ödeme emrinin ve ödeme emri tebliğinin iptaline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Sayılı dosyasından da 01/11/2019 tarihli kararının iptalinin talep edildiğini ve mahkemece itirazın ancak dava yolu ile yapılabileceğinden bahisle işlemin iptal edildiğini, akabinde müvekkil şirketin mal varlıklarına haciz konulduğunu, usulsüz tebligat işlemine ilişkin kararların kesinleşmesinin arandığından haciz işleminin hukuka aykırı olduğunu belirterek, İzmir 27. İcra Müdürlüğü'nün 2019/12403 E. sayılı dosyasından müvekkil şirkete yapılan usulsüz ödeme emri tebliğ işleminin ve ödeme emrinin iptalini, müdürlükçe konulan haksız hacizlerin kaldırılmasını, takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklının borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsuz haciz yolu ile başlattığı icra takibine karşı borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; dayanak belge örneğinin ödeme emrine eklenmediğini ve gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu ileri sürerek ödeme emri ile takibin iptaline karar verilmesini istediği, mahkemece, ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve ödeme emri tebligatı üzerinde dayanak belge eklidir yazıldığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

    Çeşme İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, şikayetin kısmen kabul/kısmen reddi ile tebligatın usulsüz olduğu şikayetinin kabulü ile Çeşme İcra Müdürlüğünün 2020/42 sayılı takip dosyasındaki ödeme emrinin tebliğ tarihinin 25/03/2020 olarak düzeltilmesine, takibin durdurulması taleplerinin reddine, karar verilmiştir. Davacı vekili istinafa başvuru dilekçesinde özetle; mahkemece ödeme emrinin usulsüz tebliği kabul edildiğinden ödeme emrinin iptali ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile yetinilmesinin hatalı olduğunu, ayrıca davanın açılış tarihi itibariyle borca itirazları süresinde olduğundan borca itiraz yönünden de değerlendirme yapılması gerektiğini savunarak ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir....

    Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 22/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, bundan sonra borçlu adına T1 AŞ nin Ebulula mardin sok Maya Apt no:1 L Blok Etiler adresine daimi çalışana 29/04/2021 tarihinde kıymet takdir raporu tebliğ edildiği ve borçlunun ödeme emri tebliğ işlemi dışında diğer tebligatların da usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir iddiasının olmadığı anlaşılmakla en geç kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği bu tarihte takipten haberdar olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, borçluya gönderilen ödeme emri usulsüz tebliğ edilmiş olsa bile borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna yönelik 28/05/2021 tarihinde icra Mahkemesine yaptığı başvuru, İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süreden sonradır....

    usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır....

      Öte yandan, borçlunun kendisine gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince, şikayetin, öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması gereklidir (HGK'nun 05/06/1991 tarih ve 91/12-258 E. - 91/344 K. sayılı kararı). Somut olayda, şikayetçinin şikayet dilekçesinde usulsüz olduğunu belirttiği 25.08.2015 tarihli ödeme emri tebliğ işleminden sonra kendisine 13.10.2015 tarihinde taşınmaz haczine ilişkin 103 davet kağıdı tebliğ edilmiştir. Her ne kadar söz konusu tebliğ işlemleri Tebligat Kanunu uyarınca usulsüz yapılmış ise de, 103 davetiyesine yönelik tebliğ işleminin usulsüz olduğuna dair bir iddia ve şikayet olmadığı anlaşıldığından, şikayetçinin en geç 13.10.2015 tarihinde takipten ve tebliğlerden haberdar olduğunun kabulü gerekir. Kaldı ki borçlu, 16.10.2015 günü icra dosyasından fotokopi almış olduğuna göre tüm tebligatlardan haberdar olmuştur....

        UYAP Entegrasyonu