Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacıya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle beş günlük süre geçirildikten sonra itiraz ve şikayette bulunulduğu görülmekte ise de, dava dilekçesinin 6. maddesinde açıkça davacıya gönderilen ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü ileri sürülmekte ve ödeme emri tebliğinin iptali talep edilmektedir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibi üzerine borçlu icra mahkemesine başvurusunda, diğer itiraz sebepleri ile birlikte ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu belirterek ödeme emrinin iptalini talep ettiği, mahkemece şikayetin süreden reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

    Somut olayda, usulsüz de olsa ödeme emrinin borçluya 09.02.2010 tarihinde tebliğ edildiği, bundan sonra 12.11.2010 tarihinde kıymet takdir raporu tebliğ edildiği ve borçlunun ödeme emri tebliğ işlemi dışında diğer tebligatların da usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir iddiasının olmadığı anlaşılmakla en geç kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği bu tarihte takipten haberdar olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna yönelik 25.12.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süreden sonradır. O halde mahkemece, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğuna yönelik şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddi ile icra dosyasından 27.01.2015 tarihinde haczedilen ... İlçesi, ... Mahallesi, 2755 ada 10 parselde bulunan 1 nolu bağımsız bölüme yönelik meskeniyet şikayetinin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      İcra Müdürlüğünün 2017/2726 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını 18/11/2021 tarihinde öğrendiğini, dava konusu tebliğ mazbatasının müvekkiline TK'nın 21/1 maddesi gereğince usulsüz olarak tebliğ edildiğini, tebligat Yönetmeliği gereğince adreste bulunmama sebebinin bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırılarak beyanlarının tebliğ mazbatasına yazılıp imzalatılması, imzadan çekinme halinde bu durumun yazılarak imzalatılmasının zorunlu olduğunu, tebliğ memurunun adreste bulunmama nedenini tahkik ve tevsik etmediğini, tahkikatın hangi komşudan yapıldığının belgelendirilmediğini, komşu imzasının alınmaması, müvekkilinin adreste bulunmama sebebinin belirtilmemesi nedenleriyle usulsüz olduğunu belirterek, davacıya yapılan 18/04/2017 tarihli Örnek 7 ödeme emri tebligatının ve buna bağlı işlemlerin iptali ile usulsüz tebliğden haberdar olunan 18/11/2021 tarihinin ödeme emrinin tebliği tarihi olarak...

      İcra Müdürlüğünde 2014/2914 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, akabinde birden çok ödeme emri tebliğe çıkarıldığını, bu ödeme emirlerinin iade gelmesi sonucunda 07/02/2014 tarihinde ödeme emri gönderildiğini, bu ödeme emri tebliğinde tebliğ memurunca usulsüz tebliğ yapıldığını, müvekkilinin tebliğden haberdar olmadığını, şikayete konu tebliğ mazbatası incelendiğinde " Muhatap firmanın tevzuat saatlerinde kapalı olması sebebiyle tebliğ zarfı mahalle muhtarına tebliğ edildi. Kapısına 2 no'lu haber kağıdı yapıştırıldı. Durundan komşusuna haberdar edildi....

      DAVA Davacı borçlu vekili itiraz dilekçesinde; ödeme emri tebliği usulsüz olduğundan ve bankalara gönderilen 89/1 haciz ihbarnameleri evrakının tebligatları usul ve yasaya aykırı yapıldığından takibe ilişkin ödeme emri ve 89/1 haciz ihbarname evraklarının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Tebligat Kanunu'nun 21/1....

        İcra Hukuk Mahkemesi 2022/27 Esas sayılı dosyasında yargılama yapmış olup, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde de belirtildiği üzere ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini tebliğ tarihinde askerde olduğunu ileri süren davacının o tarihte askerde olmadığı, kendisine istirahat raporu verildiği, dava dilekçesinde ödeme emri tebligat parçasındaki imzaya da açıkça itiraz edilmediğinden ödeme emrinin bizzat davacıya 23/02/2019 tarihinde tebliğ edildiği, bu nedenle ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği yönündeki şikayetin yerinde olmadığı, ayrıca usulsüz tebligat şikayeti yerinde olmadığından takibe konu çekle ilgili imzaya yönelik itirazın ödeme emri tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süre içesinde ileri sürülmediği anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        İcra Müdürlüğü'nün 2019/11188 esas sayılı dosyası ile yapılan ödeme emri tebliğ işleminin iptalini ve ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini, usulsüz yapılan hacizlerin kaldırılmasını ve tüm işlemlerin iptalini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Sakarya 4. İcra Müdürlüğü'nün 2019/11188 esas sayılı icra dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; Davacının Sakarya 4....

        nun 170/1. maddesi ve aynı kanunun 168/1-4 ve 168/1-5. maddesi uyarınca, imzaya itirazın ve kesinleşmeden önceki dönemdeki zamanaşımı iddiasının, ödeme emrinin tebliğ tarihinden veya tebliğin usulsüz olması halinde ise, usulsüz tebliğin muhatap tarafından muttali olunduğu tarihten itibaren beş günlük yasal süre içerisinde, icra mahkemesine yapılması gerekmektedir. Somut olayda ise, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere borçlu tarafa yapılan örnek 10 ekli ödeme emriği tebliği usulsüzdür. Bu halde ise TK.'nun 32. maddesi uyarınca usulsüz tebliğin muttali olunduğu tarihin tebliğ tarihi sayılacağından icra takibine ilişkin itiraz süresi tespit edilen bu tarihten itibaren başlar. Takip dosyasının incelenmesinde ise, 15.11.2012 tarihinde talimat icra dairesince haciz yapıldığı ve haciz esnasında hazır bulunan borçlunun haciz tarihinde ödeme emri tebligatını öğrendiği borçlu tarafından icra mahkemesine başvuru tarihinin ise 22.11.2012 tarihinde yapıldığı görülmektedir....

          İcra Müdürlüğü’nün 2020/4324 esas (önceki esas: 2017/9739 esas) sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, takipten 103 davetiyesinin 14/10/2020 tarihinde tebliği ile haberdar olunduğunu, müvekkilinin, hakkında kesinleşen mahkumiyet kararı nedeniyle 27/01/2017 günü Silivri Ceza İnfaz Kurumu'na teslim olduğunu, 12/07/2018 tarihine kadar hükümlü olarak kaldığını, ödeme emri tebliğ işleminin TK'nın 19. maddesine uygun olmadığını belirterek ödeme emri tebliğ tarihinin 14/10/2020 olarak tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı/alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının ödeme emrinin tebliğinden 16 ay sonra tahliye olduğunu, tahliye tarihi ile dava tarihi arasındaki süre dikkate alındığında tebligattan haberdar olmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu