Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

yapılan usulsüz tebliğ şikayetinin bu nedenle süreden reddine'' karar verildiği görülmüştür....

Usulsüz tebliğe ilişkin şikayetlerin öğrenme tarihi itibari ile 7 günlük yasal süresi içerisinde yapılması gerekmekte olup davacı tarafça takipten 19.02.2021 tarihinde haberdar olunduğu iddiasıyla 19.02.2021 tarihinde eldeki şikayet başvurusu yapılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/1. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dilekçesinde UETS hesabının olduğunu iş bu sebeple UETS adresine tebliğin yapılmasının zorunlu olduğunu beyan ederek mahkeme nezdinde gecikmiş itiraz yoluna başvurduğunu aynı zamanda da icra muamelesini şikayet yoluna gittiğini, tebligatın usulsüz olduğu ve bu sebeple tebligattan haberi olmadığını iddia eden davacı vekilinin usulüne uygun tebligat yapılması talebi ile birlikte borca ve ferilerine de itirazda da bulunduğunu, tebligatın amacının borçtan haberdar edilmek olduğunu, davacı vekilinin dava dilekçesinde 10 Mayıs 2022 tarihinde borçtan haberdar olduğunu açıkça beyan ettiğini, buna bağlı olarak icra dairesine itirazda bulunmuşsa da davacının iddia ettiği gibi icra müdürünün kararının isabetsiz olup olmadığına ilişkin uyuşmazlığın şikayet yolu ile çözüme kavuşturulacak bir mesele olduğunu, nitekim davacının Ortaca İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2022/69 Esas sayılı dosyası ile icra memur muamelesini şikayet yoluna başvurduğunu, davacının...

Bu nedenle tebliğ işleminin usulsüz olduğu kabul edilerek, tebliğ tarihinin öğrenme tarihine göre düzeltilmiş ve Tunceli İcra Müdürlüğünün 2020/747 esas sayılı dosyasında davacıya yapılan ödeme emrinin tebliğine dair tebligatın usulsüz olduğuna, davacının usulsüz tebliğden haberdar olduğunu belirttiği 10/03/2021 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne, davacının müvekkilinin mal varlığının usulsüz olarak hacze konu edilmemesi açısından verilmesini talep ettiği tedbir kararı, icranın durdurulmasına ilişkin yaptığı itirazlarının ise öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesi kararının kesinleşmesinden icra dairesi tarafından tekrar değerlendirileceğinden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. " gerekçesiyle "Davacının davasının KABULÜ ile, davacıya ödeme emri tebliğ tarihinin 10.03.2021 olarak tespitine, 2- Davacının müvekkilinin mal varlığının usulsüz olarak hacze konu edilmemesi açısından verilmesini talep ettiği tedbir kararı, icranın durdurulmasına ilişkin...

Takip borçlusu T1 ile tebligat yapılan kişi Hansa Atama'nın aynı konutta ikamet etmediği/yengesi olmadığı tespit edilmesi neticesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği görülmüştür. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.” Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, Şanlıurfa 2. İcra Müdürlüğünün 2020/6553 Esas sayılı takip dosyasında T1 07/09/2021 ödeme emri tebliği tarihinin şikayet dilekçesinde belirtilen 26/09/2022 olarak düzeltilmesine ve usulsüz tebligat davasının mahiyeti gereğince davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair karar verildiği, işbu karara karşı davalı tarafça istinaf yoluna başvurulduğu görülmüştür....

Uyuşmazlığın; İİK'nun 89. maddesi gereğince çıkarılan haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayet niteliğinde olduğu görüldü. Takip dosyasının yapılan incelemesinde, Nevşehir İcra Müdürlüğünün 2019/9029 Esas (Nevşehir 2. İcra Müdürlüğünün 2014/6994 Esas) sayılı dosyası ile davalı alacaklı T3 tarafından dava dışı borçlular Yusuf Turgut ile Erdoğan Turgut Mobilya San. Ve Tic. Ltd. Şti aleyhine toplam 75.000,00 TL asıl alacak üzerinden ilamsız takibe geçildiği, takibin kesinleşmesi üzerine davacı 3. kişi T1 İİK'nun 89. maddesi uyarınca haciz ihbarnamelerinin gönderildiği görülmüştür....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin adına tebliğe çıkartılan icra emrinin ve gönderilen diğer tebligatların usulsüz ve tebligat adresinin yetersiz olduğunu ve müvekkilinin kapısına herhangi bir belge yapıştırılmadığını, kesinleşmiş bir takibin söz konusu olmadığını, usul ve yasaya aykırı şekilde satış aşamasına geçildiğini, satış ilanının ve ihalenin usulsüz olduğunu, satışı yapılan taşınmazın değeri gözetildiğinde yurt düzeyinde yayım yapan gazete haricinde mahallinde yayımlanan gazete aracılığı ile de ilanı gereken gazetelere rastlanılmadığını, İlanın belediye hoparlöründen ilan edildiğine ilişkin tutanak veya tutanakların dosya içerisine alınmadığını, şartname ve ve ilanda rüçhanlı alacaklıların alacak toplamı ile satış giderleri gösterilmediğinden istekliler en az ne miktarda teklif yapacaklarını bilemedikleri için ihaleye iştirak edemediklerini, taşınmazın bulunduğu mahalle muhtarlığında ilan yapıldığına ilişkin tutanağa dosyada rastlanmadığını, ayrıca İcra...

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda, Şikayet edenin, Kemalpaşa İcra Müdürlüğü'nün 2018- 2038 E. Sayılı dosyasındaki usulsüz tebliğe ilişkin şikayetinin reddine, şikayet edenin, İcra müdürlüğünün 25.11.2020 tarihinde şikayet eden şirketin borcun tamamından sorumlu olduğuna ilişkin yapmış olduğu işleminin iptali ile icra müdürlüğünün 17.02.2020 tarihli tensip tutanağı doğrultusunda borçlu işverenin kesinti yapılmayan her ay için 581.17 TL ile sorumlu tutulmasına karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; haciz ihbarnameleri tebliğinin usulüne uygun tebliğ edildiğinden bahisle şikayetin reddine karar verilmekle süresi içinde haciz ihbarnamelerine itiraz etmeyen ve menfi tespit davası da açmayan davacının borcun tamamından sorumlu tutulmasına ilişkin müdürlük işleminin iptaline karar verilmesinin hatalı ve çelişkili, aynı zamanda İİK'nın 89....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece ödeme emrinin 02/12/2016 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, ödeme emrinin bu şekilde tebliğ edilmiş olmakla şikayet konusu icra takibine dayanak ilamın takibe konularak 10 yıllık zamanaşımının kesildiği, mezkur süreler içerisinde alacaklı vekilinin talepleri üzerine dosyanın işlemsiz bırakılmadığı ve İİK.nun 39/1.maddesi dikkate alındığında son işlem tarihi itibariyle zamanaşımına uğramadığı anlaşılmakla şikayetin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dilekçesinde şikayet ettikleri hususları tekrar ederek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, ilamların icrası yolu ile yapılan icra takibinde icra emri tebliğ işleminin usulüne uygun olup olmadığına ilişkin şikayet ve ilamın zaman aşımına uğradığına ilişkin itirazdır....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece Mahkemesince; "davanın usulsüz tebliğ şikayeti ile öğrenme tarihinin 12/03/2019 olarak düzeltilmesi ve davacının imzaya itirazına ilişkin olduğu, şikayetçiye ödeme emrinin 27/02/2019 tarihinde tebliğ edilirken isim ve imzadan imtina eden komşu beyanına göre işte olduğundan bahisle TK 21 maddesi uygulanarak muhtara bırakılmış ise de komşusunun kaç nolu daire olduğu, bayan mı erkek mi olduğu belirlenmediği gibi tevziat saatinden sonra da dönüp dönmeyeceği belirlenmediğinden usulsüz olduğu için şikayetçinin usulsüz tebliğe yönelik şikayetinin kabulü ile B. Çekmece 1....

UYAP Entegrasyonu