Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; ilk derece mahkemesince belirtildiği üzere, davacı borçluya ödeme emrinin TK'nun 21/1 maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmış ise de, tebliğe ilişkin tebligat parçasındaki şerh incelendiğinde, muhatabın yerinde olmadığı belirtilerek tebliğ işleminin gerçekleştirildiği, muhatabın geçici mi yoksa sürekli mi adresten ayrıldığının, tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceğinin tespit edilmediği, bu haliyle usulsüz olduğu anlaşılmakla ilk derece mahkemesince şikayetin kabulüne karar verilmesinde ve söz konusu şikayet üzerine davalı tarafın cevap dilekçesi sunarak şikayetin reddine karar verilmesi yönünde savunma yapmış olması gözetildiğinde davalı aleyhine yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilmesinde de bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

Somut olayda, borçlu, 26.9.2014 tarihli şikayet dilekçesinde ödeme emri tebliğ işleminden 22.9.2014 tarihinde haberdar olduğunu bildirmiş ise de; borçlu vekilince, Trabzon Nöbetçi İcra Müdürlüğü aracılığıyla şikayete konu takip dosyasına ilişkin icra müdürlüğü ve dosya numarası da belirtilmek sureti ile, Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/90 Esas sayılı tensip kararı gereğince icra takiplerinin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına ilişkin kararının yerine getirilmesi için gönderilen 27.6.2013 tarihli dilekçe gereğince takipten en geç bu tarihte muttali olduğu görülmektedir. Bu durumda, usulsüz tebligat şikayetini de bu tarihten itibaren en geç 7 gün içinde icra mahkemesinde ileri sürmesi gerekir....

    GEREKÇE; Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte senedin kambiyo vasfına ilişkin şikayettir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte senedin kambiyo vasfına yönelik şikayet İİK 170/a maddesinin atfı ile İİK 168/3 gereğince yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunlu olup bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olduğundan re'sen gözetilmelidir. Erdemli İcra Müdürlüğü'nün 2020/1080 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davalı alacaklı T3 tarafından davacı T1 ve dava dışı Gülüzar Göçer hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya 13/08/2020 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, şikayet dilekçesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin bir şikayetin de mevcut olmadığı, davacının usulüne uygun tebliğe karşın yasal 5 günlük sürede müracaatta bulunmadığı görülmüştür. Mahkemece davanın süre yönünden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

    Dosya istinaf sebepleri ile birlikte HMK'nın 355 maddesi çerçevesinde incelenmiş ve kararın, mahkemece dosyada bulunan delillerin takdirinde hata yapılmadan iddia ve savunma ile birlikte hukuka uygun şekilde değerlendirilmek suretiyle dairemizce de benimsenen yasal ve hukuksal gerekçelere ve maddi delillere dayandırılarak verilmiş olduğu, şöyle ki; mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, iş bu dava usulsüz tebligat nedeniyle ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin şikayet olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu kapsamda yapılan incelemede; davacı tarafın iddia ettiği şekilde şikayetin süresiz şikayet niteliğinde olmadığı, İİK'nun 16. maddesi gereğince 7 günlük süreye tabi olduğu, dava dilekçesi içeriğinden davacının takipten 15/08/2012 tarihinde haberdar olduğunun anlaşılması karşısında davanın öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük şikayet süresinden sonra 15/11/2021 tarihinde açıldığı görülmekle şikayetin süreden reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı anlaşıldığından...

    Maddesine göre, Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. İİK'nun 16.maddesi gereğince, usulsüz tebligat şikayetinin öğrenme tarihinden itibaren 7 gün içinde yapılması gerekmektedir. Takip kesinleşmeden haciz yapılamaz. 103 davet kağıdı, hacze ilişkin diyecekleri varsa söylemesi için borçluya tebliğ edilir. Bu nedenle, 103 davet kağıdının tebliğiyle birlikte borçlu kendisine ödeme emri tebliğ edildiğini öğrenmiş olur. Ayrıca, İİK'nun 170/a-2 maddesine göre, alacaklının yetkili hamil olmadığına ilişkin şikayetin incelenebilmesi için borçlunun yasal 5 günlük sürede şikayet veya itirazda bulunması gerekmektedir....

    Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Eldeki başvuru usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Takip şekline göre borçlunun icra dairesine itiraz etmesinden ayrı olarak 7 günlük şikayet süresi içinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması da zorunludur. Bir diğer anlatımla, borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması "şikayet" niteliğindedir. İİK'nın 16/l. maddesi gereğince şikayetin, işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. Somut olayda; İstanbul 14....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/93 KARAR NO : 2021/2171 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/10/2020 NUMARASI : 2020/139 ESAS, 2020/90 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞE İLİŞKİN ŞİKAYET KARAR : Menemen İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/139 Esas, 2020/90 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı hakkında Menemen İcra Müdürlüğünün 2020/1375 Esas sayılı dosyası ile takibe başlatıldığını, tebliğ mazbatasına göre ödeme emrinin 17/08/2020 tarihinde bizzat davacıya tebliğ edilmiş gibi göründüğünü, mazbatadaki imzanın davacıya ait olmadığını, davacının tebliğ evrakını tesadüfen bulduğunu, davacının muttali olduğu tarihte icra dosyasına itirazda bulunduklarını ancak itirazlarının...

    Kat 24 nolu bağımsız bölümde kayıtlı evi üzerine 16/03/2015 tarih 1323 yevmiye ile ihtiyati haciz, 07/04/2016 tarih ve 2307 yevmiye numarası ile haciz ve 07/08/2018 tarih ve 8411 yevmiye numarası ile hacizler tesis edildiğini, müvekkile ödeme emri ve dayanak suretlerinin 16/03/2015 tarihinde cezaevinde olduğunu, T.K.19.maddesi hükmü gereğince Tutuklu ve Hükümlülere Tebligat usulüne göre cezaevi müdürlüğüne tebliğe gönderildiğini, ödeme emri ve dayanak belge suretleri 16/03/2015 tarihinde cezaevi görevlisi Nermin Kaymaz Şen imzasına tebliğ edilerek takibin kesinleştiğini, usulsüz tebligat ile müvekkil hakkında yapılan icra takibi ve hacizlere ilişkin haklarını kullanmasının engellendiğini, buna ilişkin Yargıtay kararlarının bulunduğunu, buna göre müvekkil borçlu ve vasisine usulüne uygun bir ödeme emrinin tebliğ edilmediğini, usul ve yasalara uygun bir ödeme emri tebliğ edilmeden müvekkil hakkındaki icra takibinin kesinleşmesi mümkün olmadığını, bu nedenle dosyadan konulan tüm hacizlerin...

    Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Bu durumda, aksine bir belge bulunmadığı sürece, muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Söz konusu icra takip dosyasında usulsüz tebliğe ilişkin, icra mahkemesine başvuru tarihinden daha önceden muttali olunduğuna ilişkin bir belge bulunmadığına göre, şikayetçinin en geç şikayet tarihi olan 22.01.2016 tarihi itibariyle usulsüz tebligata muttali olduğunun kabulü ile tebligat usulsüzlüğü şikayetinin bu nedenle kabulüne ve bu tarihe göre tebliğ tarihinin düzeltilmesi gerekmektedir....

      İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, "usulsüz tebligata ilişkin şikayet yerinde görülmediğinden reddine, takip yoluna göre her türlü itirazın icra müdürlüğünde yapılması gerektiğinden bu yöne ilişkin talep ve davanın reddine" karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde dava dilekçesindeki hususları tekrar etmiş ilaveten mahkeme kararında davaya konu tebligatın yapıldığı tarihlerin doğru olarak yazılmadığını, bu durumun mahkemece mazbatalar incelenmeden karar verildiğini gösterdiğini, ayrıca tebligat üzerinde TK'nın 21/2 maddesine göre tebligat yapılması talebini içerir şerh bulunmamasına rağmen mahkemece bu şerhin bulunduğunun kabul edildiğini, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ve takibin usulsüz tebligat ile kesinleştiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, usulsüz tebligat şikayetine ve borca itiraza ilişkindir. Muğla 2....

      UYAP Entegrasyonu