Davacı tarafça icra emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddia edilmiştir. Davacı T1'a icra emrinin 07.08.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından 21.08.2019 tarihinde, İstanbul 18. İcra Mahkemesinin 2019/847 Esas sayılı dosyasında, hakkında İstanbul 10....
Davacı borçlunun, davalı alacaklı tarafından takibe dayanak senedin imzalandığı tarihte borçlu şirketin terkin edildiğini ileri sürerek ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ve takibin iptalini talep ettiği, mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, takibin iptali talebinin reddine karar verildiği, davacının karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....
Ancak, 7201 sayılı Kanun'un 17. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 26. maddeleri uyarınca muhatabın tebliğ sırasında orada bulunmadığı saptanmadan anılan maddeye göre tebligat yapılamaz. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 20. maddesine göre de; ''13, 14, 16, 17 ve 18'inci maddelerde yazılı şahıslar, kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka yere gittiğini belirtirlerse; keyfiyet ve beyanda bulunanın adı ve soyadı tebliğ mazbatasına yazılarak altı beyan yapan tarafından imzalanır ve tebliğ memuru tebliğ evrakını bu kişilere verir. Bu kişiler tebliğ evrakını kabule mecburdurlar. Kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka bir yere gittiğini belirten kimse, beyanını imzadan imtina ederse, tebliğ eden bu beyanı şerh ve imza eder. Bu durumda ve tebliğ evrakının kabulden çekinme halinde tebligat, 21 inci maddeye göre yapılır....''...
Dava, karz ipoteğine dayalı ilamlı takipte icra emrinin borçluya usulsüz tebliğ edildiği iddiasıyla birlikte icra emrine, borca ve ferilere yönelik itiraza ilişkindir. Alacaklı tarafından, borçlu hakkında başlatılan takibe yönelik olarak borçlunun İstanbul Anadolu 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/402 Esasına kayden vekili marifetiyle 09.06.2019 tarihinde icra emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayette bulunduğu, anılan dosyada; icra dosyasında borçluya gönderilen icra emrinin Fulya Mah. Likör Yanı Sok. Akabe İşhanı Apt. 1/14 Şişli adresinden iadesi üzerine Marmara Mah. Yurt Cad 7L/26 Beylikdüzü İstanbul adresinde TK 21/1 maddesi uyarınca tebliğe çıkarıldığı, ancak tebliğ edilemediği, bu kez icra emrinin borçlunun adres kayıt sisteminde kayıtlı mernis adresi olan "Marmara Mah. Yurt Cad....
de yasak olacağını, takipten 26.2. 2020 tarihinde haberdar olduklarını, yine ödeme emrinde icra müdürlüğünün IBAN numarasının bulunmadığını beyan ile usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulüne tebliğ tarihi olarak 26.2.2020 tarihinin tespitine ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Her ne kadar davacı vekili müvekkiline ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini söyleyerek tebliğ tarihinin 10/09/2021 olarak düzeltilmesini istemiş ise de icra dosyasının UYAP üzerinden incelenmesinde davacı asilin ödeme emri tebliğ mazbatasını UYAP Vatandaş Portal üzerinden 21/03/2021 tarihinde okuduğu, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini iddia eden davacının en geç bu tarihte takipten haberdar olduğu ve yasal 7 günlük süre içerisinde de şikayet yoluna başvurmadığı anlaşılmakla şikayetin süre yönünden reddine karar vermek gerekirken esastan reddine karar verilmesi yasaya uygun olmadığından davacının istinaf başvurusunun reddi ile HMK 353 (1) b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin hak düşürücü süre yönünden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- HMK 353 (1) b-2 md. gereğince İSTANBUL 26....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; PTT'nin İnternet sitesinden yapılan sorgulamaların resmi nitelik taşımadığını, ödeme emrinin usulsüz tebliği ödeme emrinin iptali sonucu doğurmayacağından tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 07/02/2020 tarihi olarak düzeltilmesi gerekceğini, davanın 14/02/2020 tarihinde açıldığını, yasal süresi içerisinde şikayet hakkının kullanıldığını, dava açmada hukuki yararının bulunmadığını beyanla davanın reddine, borçlunun %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "....Şikayetçi Taraf, kendisine yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek takibin iptalini ve durudurulmasını talep etmiş olup; İcra dosyası içeriğindeki tebliğ mazbatası incelendiğinde ödeme emrinin 07/02/2020 tarihinde “muhatabın daimi işçisine” tebliğ edildiği, eldeki davanın ise 14/02/2020 tarihinde açıldığı tespit edilmiştir....
ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ...tarih ve ...sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davayı kabul eden ...Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararına karşı davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunu; Mahkemece şirket adına düzenlenen ödeme emrinin tasfiye memurunun ikametgah adresinde annesine tebliğinin usulsüz olduğu gerekçesiyle ödeme emrinin iptaline karar verilmiş ise de, asıl borçlu şirketin 02/12/2005 tarihinde tasfiyeye girdiği ve tasfiye memurluğuna ...'un atandığının 21/12/2005 tarihli Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği, şirket adına düzenlenen ödeme emrinin 10/09/2011 tarihinde tebliğ edildiği, adresin ise şirketin temsil ve ilzam yetkisi bulunmayan yönetim kurulu üyesi ...'in adresi olduğu, şirket adına düzenlenen ödeme emrinin tasfiye memuru ...'...
Lokanta Turizm İşletmeleri Ltd Şti adına çıkarılan icra emrinin Tebligat kanununun 21.maddesine aykırı olarak borçlu ile ilgisi bulunmayan müvekkilerinin adresine tebliğ edildiğini, usulsüz tebligata dayanılarak 18.11.2009 tarihinde haczedilen menkullerin müvekkillerine ait olduğunu belirterek Tebligat Kanunu hükümlerine aykırı olarak gerçekleştirilen icra emri tebliğ işleminin iptaline, mülkiyeti borçluya ait olmayan mahcuzların davacılara iadesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Mahkemece evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda; takip dosyasında taraf olmayan davacıların tebligat usulsüzlüğünü ileri sürme hakkı olmadığı gerekçesiyle taraf ehliyeti olmayan davacıların şikayetinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, usulsüz icra emrinin tebliği işlemlerinin iptali ile 3.kişinin İİK 96 ve devamı maddelerine dayalı açtığı istihkak davasına ilişkindir....
GEREKÇE:3 adet bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borçlu vekilince icra mahkemesine başvurularak, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, senetlerin teminat senedi olduğu, ödendiği, ileri sürülerek takibin iptali talep edilmiş olup ilk derece mahkemesince ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiği, bu nedenle diğer itirazların süresinde olmadığı belirtilerek ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği ne ilişkin şikayetin reddine, diğer itirazların süre yönünden reddine karar verilmiş olup davacı-borçlu vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı-borçlu vekili istinaf dilekçesinde 58 sayılı tebligatın gönderilen ilk tebligat olduğunu, ilk tebligatın TK.nun 21/2....