Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra dosyasında gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu, ıttıla tarihinin 07.09.2017 tarihi olması sebebi ile ıttıla tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulüne ve yasal itiraz sürelerinin bu tarih itibari ile işlemesine karar verilmesini, icra dosyasına vekaletname sundukları tarihte haberdar olduklarını, müvekkilinin 07/09/2017 tarihinde takibi öğrendiğini ve itiraz ettiğini, borcun bulunmadığını, haciz kaldırma talebinin değerlendirilmediğini, bu sebeple davacı/borçlunun 12.09.2017 tarihli itirazının kabulüyle icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini beyan ederek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde, ödeme emrinin usulsüz tebliği, taahhütnamenin iptali, hacizlerin kaldırılaması şikayetlerine ilişkindir. Usulsüz tebligat şikayeti, süresiz nitelikte olmayıp, öğrenme tarihinden itibaren, İİK. 'nun 16....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Pazar (Rize) İcra Müdürlüğünün 2019/1973 Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibine başlandığını, takip uyarınca çıkartılan ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, bu nedenle ödeme emrinin tebliğ tarihinin dava tarihi olarak düzeltilmesi gerektiğini, öte yandan ödeme emrine takibin dayanağı olarak gösterilen belgelerin eklenmediğini, bu nedenle ödeme emrinin iptalinin gerektiğini ileri sürerek ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin usule uygun tebliğ edildiğini, aksinin kabulünde dahi müvekkilinin bu nedenle sorumluluğunun bulunmadığını, takibe dayanak belge olmadığından ödeme emriyle birlikte tebliğ edilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/140- 160 esas ve karar sayılı ilamıyla ikinci kez gönderilen icra emrinin iptaline karar verildiğini, bu karar kesinleşmeden vekil sıfatıyla kendisine üçüncü bir icra emri gönderildiğini, takibin dayanağı olan ilamın mahkeme ilamı olmaması nedeniyle icra emrinin müvekkiline tebliğ edilmesinin gerektiğini, vekil sıfatıyla kendisine yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, ayrıca dayanak belgelerin icra emriyle birlikte tebliğ edilmemesi nedeniyle icra emrinin iptalinin gerektiğini, kesinleşmiş bir hesap özeti bulunmadan ilamlı takip yapılamayacağını belirterek takibin ve icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bulancak İcra Müdürlüğünün 2022/41 Esas sayılı takip dosyasında davacı şirkete çıkarılan ödeme emrinin usulsüz olarak kira sözleşmesinin Temmuz/2021 ayında feshedilmiş olan ve davacı şirket ile hiçbir bağı bulunmayan adrese tebliğ edildiğini, davacı şirket hakkında takip başlatıldığını ve şirkete ödeme emri gönderildiğini 18.03.2022 tarihinde öğrendiklerini ve ödeme emrinin bu tarihte tebliğ edilmiş sayıldığını, bu nedenlerle ödeme emrinin tebliğ tarihinin 18.03.2022 olarak düzeltilmesine karar verilmesini dava ve talep ettikleri görülmüştür....
Muhatabın beyan ettiği tarih, aksine yazılı bir delil olmadıkça, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Adana 7.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/32 esas sayılı dosyasında ödeme emri tebliğ işlemi iptal edilmiş olup ödeme emrinin iptaline dair bir karar bulunmamaktadır. Bununla birlikte söz konusu kararda tebliğ tarihi belirtilmemiş ise de dosya kapsamında davacının usulsüz tebliğden haberdar olduğu tarihin 15/01/2020 tarihi olduğu sabittir. 7201 sayılı Teb....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet yolu ile takipin iptali Uyuşmazlık, tahliye taahhüdüne istinaden yapılan takipte, tahliye emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden ve tahliye taahhüdünün geçersiz olduğundan bahisle kiracı tarafından açılan şikayet istemine ilişkin olup, kiralayan tarafından açılan itirazın kaldırılması niteliğinde değildir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay ... Hukuk Dairesine aittir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 18/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, ödeme emrinin usulsüz tebliğ nedeniyle şikayet yoluyla iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 12.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 12.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 27.12.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Dava dilekçesinin 01.07.2019 tarihinde mahkemeye tevzi edildiği, mahkemece tebligatın usulsüzlüğü şikayetinin kabulüne, ödeme emrinin iptali talebinin reddine karar verildiği, kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesi kararı davacıya ödeme emrinin usulünce tebliğ edildiği gerekçesi ile davalı alacaklı tarafça istinaf edilmiştir. T.K.'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet talebine ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesinde; "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır..." hükmü öngörülmüştür. Ticaret sicilinde kayıtlı adresin bilinen adres olarak kabul edilebilmesi için, tebliğ tarihinden önce borçlu şirket tarafından ticaret siciline, tebliğ merciine ya da alacaklıya adres değişikliğine dair bir bildiriminin yapılmamış olması gerekir....
İcra Müdürlüğü'nün 2016/9327 Esas sayılı dosyası olarak gönderildiğini ve ödeme emrinin tebliğ edildiğini, davalının ödeme emrinin gönderilmediği, usulsüz olduğu itirazında bulunduğunu, davalının süresinde borca ve ferilere itirazı ile takibin durduğunu, hesap ekstresi ve diğer banka evrakları incelendiğinde görüleceği üzere itirazın takibi sürüncemede bırakmaya yönelik ve haksız olduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....