gerçeği yansıtmadığı, mahalde bilgi alınan ve haber verilen kişinin doğru şekilde tespit edilmediği, bu halde de ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüz olduğu anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesinin yasa hükümleri gözetilerek şikayetin kabulü ile T.K.nun 32....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Uyuşmazlık, davacı/borçlu hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde usulsüz tebliğ şikayetinin yanında aynı alacağa ilişkin olarak daha önceden Büyükçekmece 3. İcra müdürlüğünün 2018/12469 esas sayılı takip dosyasında başlatılan takip nedeniyle derdestlik sebebine dayalı takibin iptali istemine ilişkindir. Büyükçekmece 3. İcra müdürlüğünün 2018/12469 esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 30/10/2019 tarihinde davacı/borçlunun bizzat kendi imzasına tebliğ edildiği anlaşılmıştır. HMK.'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından ''.... icra dosyasında şikayetçiye yapılan ödeme emri tebligatının aynı konutta yakına tebliğ şerhi ile ödeme emrinin tebliğ edildiği, yapılan tebligatın şeklen usulüne uygun olduğu ancak şikayetçinin tebliğ alan kişinin kendisiyle aynı konutta oturmadığı yönündeki iddiaları üzerine yaptırılan kolluk araştırmasında tebligatı alan kişinin borçlu ile aynı konutta oturmadığı anlaşıldığından tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmakla usulsüz tebliğe ilişkin şikayetin kabulü ile icra dosyasındaki tebliğ tarihinin dosyada aksine delil bulunmadığından beyan edilen öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine şikayetin kabulü ile İstanbul Anadolu 18. İcra Dairesi'nin 2019/36758 E sayılı dosyasında şikayetçi borçluya çıkartılan ödeme emrinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 08/02/2021 tarihi olarak düzeltilmesine'' karar verilmiştir....
No:4 Ortaköy/Beşiktaş/İstanbul" adresinde Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebligat yapılmasının hukuken mümkün olmadığını, bu durumda 11 Mart 2009 tarihinde yapılan usulsüz tebligata dayanılarak yapılan bütün işlemlerin geçersiz olduğunu, müvekkillerinin 30.12.2008 tarihli haciz işlemi sırasında alınan icra keffiliğine uygulanacak yasanın mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu olduğunu, icra takip dosyası incelendiğinde, müvekkillerinin icra kefili olduğu tarih 30.12.2008' olup 11 Mart 2009'da usulsüz olarak tebliğ edilen icra emrinin öğrenildiği tarihin ise 01.04.2019' olduğunu bu tarihler arasında on yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, icra emri usulüne uygun tebliğ edilmediğinden ve takip kesinleşmediğinden, icra dosyasında ki tüm haciz işlemleri usulsüz ve geçersiz olduğundan, on yıllık zaman aşımını kesecek icra talebi gerçekleştirilmediğinden, icra kefilliğinin zaman aşımına uğradığını beyanla usulsüz tebliğ şikayetlerinin kabulü ile T.K'nun 32 inci maddesi gereği, ödeme emrinin...
Ancak, davacı ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürmüş ise, imzaya ve borca itirazın süre yönünden reddedilebilmesi için öncelikle davacının usulsüz tebliğ şikayeti ön sorun olarak incelenmeli, tebliğin usulüne uygun olduğu tespit edildiği takdirde usulsüz tebliğ şikayeti ve dava süre yönünden reddedilmelidir. Tebliğin usulüne uygun olmadığı ve davanın TK'nın 32. maddesi uyarınca öğrenmeden itibaren yasal süresi içerisinde açıldığının tespit edilmesi halinde ise, ödeme emrinin tebliğ tarihi düzeltilerek davacının imzaya ve borca itirazları değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmelidir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, davacı vekilinin 07/09/2022 tarihli şikayet dilekçesi ile ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini söyleyerek tebliğ tarihinin 05/09/2022 olarak düzeltilmesini istediği, ilk derece mahkemesince tebliğ işleminin usul ve yasaya uygun olduğundan bahisle şikayetin reddine karar verildiği, ödeme emrinin TK 21/1.maddeye uygun olarak tebliğ edildiği gibi takipten her ne kadar 05/09/2022 tarihinde haberdar olduklarını davacı taraf ileri sürmüş ise de icra dosyasının UYAP üzerinden incelenmesinde ödeme emri tebliğinden sonra davacının UYAP Vatandaş Portal Uygulamasından 15/08/2022 tarihinde ödeme emrini okuduğu, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini iddia eden davacı tarafın en geç 15/08/2022 tarihinde takipten haberdar olduğu, bu nedenle şikayetin süreden reddine karar verilmesi gerekirken ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiğinden bahisle şikayetin reddine yönelik mahkeme...
Somut olayda, şikayet dilekçesinde, haczedilmezlik şikayetinin yanında, şikayetçilere gönderilen ödeme emrinin ve 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğinin de iddia edildiği ve dilekçenin "netice ve talep" kısmında şikayetçiler Osman Altun ve Zühre Altun'a gönderilen ödeme emrinin ve şikayetçilerden Osman Altun'a gönderilen 103 davetiyesinin tebliğ tarihinin 11/03/2019 olarak kabul edilmesine karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece ödeme emrinin ve 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet sebepleri kararın gerekçe kısmında incelenmiş ise de, bu talepler yönünden olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır. Dairemizce yapılan incelemede, HMK'nun 297....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayetçi borçlu icra mahkemesine başvurusunda; genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız icra takibinde ödeme emrinin 13.06.2014 tarihinde usulsüz olarak tebliğ edildiğini ileri sürerek, öğrenme tarihinin 02.07.2015 olarak düzeltilmesini talep ettiği, mahkemece, tebligatın usulüne uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet, İİK'nun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir....
Borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine dair başvurusu İİK'nun 16. maddesi uyarınca şikayet mahiyetinde olup, 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden itibaren başlar ve hak düşürücü niteliktedir. Somut olayda, ödeme emrinin borçlu ...'e 05.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin cevap dilekçesinde ve temyiz talep dilekçesinde de belirttiği gibi, Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/967 D. İş sayılı dosyasına borçlular vekilinin 07/01/2015 tarihli itiraz dilekçesinde İstanbul 7. İcra Müdürlüğünün 2014/36480 Esas sayılı dosyası ile borçlular hakkında yapılan takipten haberdar olduklarını beyan ettikleri görülmüştür. Dolayısıyla usulsüz tebligat şikayetinde bulunan borçlu vekili 07.01.2015 tarihinde tebligattan haberdar olup, şikayet yasal 7 günlük süreden sonra 06.02.2015 tarihinde yapılmıştır....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dosyasını yeni esas alarak yenilediğini ve usulüne uygun olarak icra emrinin tebliğini talep ettiğini, davacı borçlunun zamanaşımı itirazını kabul etmediğini, icra emrinin borçluya 02/12/2016 tarihinde tebliğ edildiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece ödeme emrinin 02/12/2016 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, ödeme emrinin bu şekilde tebliğ edilmiş olmakla şikayet konusu icra takibine dayanak ilamın takibe konularak 10 yıllık zamanaşımının kesildiği, mezkur süreler içerisinde alacaklı vekilinin talepleri üzerine dosyanın işlemsiz bırakılmadığı ve İİK.nun 39/1.maddesi dikkate alındığında son işlem tarihi itibariyle zamanaşımına uğramadığı anlaşılmakla şikayetin reddine karar verilmiştir....