Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nün 2016/27060 E. sayılı dosyasındaki borçluların hak ve alacaklarının haczi için davacıya İİK. m. 89 gereği 1., 2. ve 3. haciz ihbarnameleri tebliğ edidiğini, tebliğlerin usul ve yasaya uygun olduğu davanın reddi gerektiğini, İİK. m.89 gereği davacı borçlunun 2. haciz ihbarnamesine de itiraz hakkı bulunduğunu ve 2. haciz ihbarnamesinin de 17/10/2022 tarihinde davacı borçlunun eşine tebliğ edildiğini, davacının eşine tebliğ edilen 2. haciz ihbarnamesine itiraz imkanı da varken davacı bu itiraz da yapmadığını ve eldeki şikayeti davasını açtığını, dava memur işlemini şikayet olduğunu, iş bu davanın ikamesine ise taraflarının sebebiyet vermediğini yüksek yargı kararları uyarınca eldeki davada yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin davacı üzerinde bırakılması gerektiğini, iş bu nedenle istemin mahkemece kabulüne karar verilecek olsa bile yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

No:13/2 Zeytinburnu adresine gönderilip adreste bulunmaması nedeniyle tebligatın yapılamadığını, sonrasında direkt mernis adresine ihtaratlı tebliğ yapıldığını, oysaki öncelikle normal tebligat yapılması ve sonrasında mernis adresine 21/2 tebliğ yapılması gerekirken usulsüz şekilde tebliğ yapılmasının açıkça hukuka aykırı olduğunu, sonrasında da usulsüz tebliğ işlemlerine devam edildiğini, 89/2 haciz ihbarnamesininde usulsüz tebliğ edildiğini, 07.11.2019 tarihinde 89/3 haciz ihbarnamesine muttali olunduğunu, lk derece mahkemesi kararının özensiz ve dikkatsiz inceleme neticesinde karar verildiğini celse açılmasına rağmen sanki celse açılmamış gibi karar yazıldığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....

Somut olayda, Menemen İcra Müdürlüğünün 2021/606 Esas sayılı dosyasında, davalı 3. kişiye gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesinin 05/06/2021 tarihinde tebliğ olunduğu, 3. kişi tarafından 7 günlük yasal süre dolduktan sonra 16/06/2021 tarihinde itiraz edildiği, 89/2 haciz ihbarnamesinin 3. kişiye 18/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği, herhangi bir itirazda bulunulmadığı görülmüştür. Davalı 3. kişinin kendisine 89/2 haciz ihbarnamesi tebliğinden önce yapmış olduğu itiraz 89/1 haciz ihbarnamesine yönelik olup, bu itiraz da süresinde değildir. Yasal 7 günlük itiraz süresi tebliğden itibaren başlayacağından, mahkemece, kendisine 89/2 haciz ihbarnamesi tebliğ edilmeden yapılan itirazı 89/2 haciz ihbarnamesine itiraz olarak değerlendirilmesi bu sebeple yerinde değildir. İcra müdürlüğünce, 89/1 haciz ihbarnemesine süresinde itiraz edilmediğinden 89/2 haciz ihbarnamesi göndermesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmamaktadır....

Borçlunun üçüncü kişilerdeki mal, alacak ve diğer haklarının haczi için kanun koyucu İİK’nun 89. maddesi hükmünü kabul etmiş; bu düzenleme ile üçüncü kişiye haciz ihbarnamesi tebliğ edilmek suretiyle söz konusu mal, alacak ve hakların haczine imkân tanınmış, üçüncü kişiye de tebliğ edilen haciz ihbarnamelerine itiraz yolu açık tutulmuştur. Ayrıca üçüncü kişi İİK’nın 89. maddesine göre çıkarılan haciz ihbarnamesine ilişkin tebligatların usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesini, düzeltilecek tebliğ tarihine göre usulsüz hâle gelen icra işlemlerinin iptalini de talep edebilir. Üçüncü kişi usulsüz tebliği öğrenme tarihinden itibaren süresi içinde İİK’nın 89. maddesinin kendisine tanıdığı hakları kullanabilir. 37....

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkiline gönderilen haciz ihbarnameleri tebligatının usulsüz olduğunu, haciz ihbarnamelerinin iptali için ... İcra Hukuk Mahkemesinde şikayet yoluna gidildiğini, müvekkilinin dava dışı borçlu ... İnş.Tur. Tic. Ltd. Şti.'ne herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, müvekkilinin ... 3. İcra Müdürlüğünün 2012/580 E. sayılı icra dosyası borçlusu ... ve unlu Mamüller ... İnş. Tur. Tic. Ltd. Şti.'ne borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıya gönderilmiş haciz ihbarnamesinin usulüne uygun bir şekilde tebliğ edildiğini, davacının ... 3....

      Üçüncü şahsın gerçeğe aykırı beyanlarla haciz ihbarnamesine itiraz etmesi halinde izlenecek yol, aynı Yasa'nın 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrasında gösterilmiştir. Şikayet olunanın takip dosyasından gönderilen birinci haciz ihbarnamesine itiraz edilmiş, icra müdürlüğünce geçmiş tarihli haciz konulması için üçüncü kişiye bir tezkere yazılmıştır. Anılan hükmün, bu şekilde aşılması yasaya aykırıdır. Bu şekilde tezkere ile konulan haczin geçerliliği, ancak üçüncü kişiye ulaştığı tarihte ve o an itibariyle mevcut bir para varsa, taşınır haczi hükümleri (İİK. M.m.88) çerçevesinde kabul edilebilir. Geçmiş tarihli ve tebliğ tarihi itibariyle doğmamış bir alacak üzerine, bu şekilde haciz konulamaz. Açıklanan duruma göre, şikayet olunanın haczinin yasaya uygun bir haciz olmadığının tesbiti karşısında şikayetin kabulüne karar verilmek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

        GEREKÇE: Uyuşmazlık, davacı üçüncü kişiye gönderilen birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin tebliğinin usule uygun olup olmadığı, bu nedenle birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi, haciz ihbarnamesine yapılan itirazın süresi içerisinde olduğunun tespiti, davacı hakkındaki haczin durdurulması ve davacı hakkındaki takibin iptali şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun kendisine gönderilen tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. (emsal karar, Yargıtay 12....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının ... 7. İcra Müdürlüğünün 2013/1953 esas sayılı dosyası ile dava dışı borçlu ... İnşaat Gıda ve Turizm Tic. ve San. A.Ş. aleyhine takip başlattığını, bu dosyadan müvekkili şirkete 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin gönderildiğini, haciz ihbarnamesine konu tebligatın usulsüz olduğuna dair icra hakimliğinde dava açtıklarını, müvekkili şirketin 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi olan 30.01.2013 tarihi itibariyle borçlu olmadığının tespitine, davalının %20'den az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2021 NUMARASI : 2021/82 ESAS - 2021/182 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından borçlu hakkında başlatılan takipte müvekkili 3. kişiye, birinci haciz ihbarnamesi tebliğ edildiğini, 10.11.2020 tarihli dilekçe ile ihbarnameye yasa uygun şekilde itiraz edildiğini, alacaklı vekilinin, haciz ihbarnamesine yetkisiz kişi tarafından itiraz edildiğini, itiraz eden şahsın avukat olmadığından geçerli olmadığını iddia ederek 2. haciz ihbarnamesi gönderilmesi talebinde bulunması üzerine, müvekkilinin tebliğ edilen ikinci haciz ihbarnamesine de imzasını taşıyan itiraz dilekçesi...

          Mahkeme; usulsüz tebligat şikayetinin, usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içinde ileri sürülmesi gerektiği, davacı vekili, dava dilekçesinin sonuç kısmında her ne kadar müvekkilinin haciz ihbarnamelerinden 17.06.2022 tarihinde haricen haberdar olduğunu beyan etmiş ise de, dava dilekçesi içeriğinde müvekkilinin 13.06.2022 tarihinde banka hesabındaki parayı kullanamayınca icra dosyası nedeni ile hesabının bloke olduğunu öğrendiğini beyan ettiği, yine icra dosyasının incelenmesinde 17.06.2022 tarihinde davacı T1 vekilince "Müvekkilimize yapılan usulsüz tebliğ nedeni ile haciz ihbarnameleri tebliğ tarihinin müvekkilimizin icra dosyasını öğrenme tarihi olan 13.06.2022 tarihi olarak düzeltilmesi ile süresinde haciz ihbarnamesine itirazımızı içeren dilekçe" adı altında borca itiraz dilekçesi ibraz edildiği ve bu durumda borçlunun usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin kendi beyan ve icra dosyasındaki talepleriyle sabit olduğu üzere 13.06.2022 tarihi olduğu dikkate...

          UYAP Entegrasyonu