İcra Mahkemesinin 2004/4004 Esas sayılı dosyasındaki birinci haciz ihbarnamesine itiraz yazılarındaki beyan ve kabulleri doğrultusunda 01.03.2005 - 01.08.2005 tarihleri arasındaki kira ücretini icra dairesine yatırmaları konusunda gönderilen ve 19.02.2005 tarihinde tebliğ olunan birinci haciz ihbarnamesine karşı 23.02.2005 tarihli gerçeğe aykırı itiraz edildiği iddiasına ait olduğu gözetilmeden, eksik inceleme ve yanlış gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi, Kabule göre de; 1- Mahkumiyete esas alınan bilirkişi raporundaki kira borcu ödenmeyen 2004 yılı 6 - 7 - 8 - 9 - 10 - 11 - 12 ve 2005 yılı 1 ve 2. Aylara ait kira borçlarının peşin olarak ödendiğine yönelik birinci haciz ihbarnamesine yapılan 13.05.2004 tarihli itirazın sanık vekili tarafından yapılması nedeniyle vekilin beyanından dolayı asilin sorumlu tutulamayacağının, dikkate alınmaması, 2- ... 2....
Somut olayda ise, (birinci, ikinci, üçüncü) haciz ihbarnameleri ile 103 davetiyesinin tebliğ zarflarında, tebliğ merciince, adresin, adres kayıt sistemindeki adres olduğu ve tebligatların, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılacağı belirtilmiş, tebligatların, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre yapılacağı belirtilmediği halde, tebliğ memuru, bahse konu tebligatları aynı Kanun'un 21/2. maddesine göre yapmıştır. Bu durumda, yukarıdaki açıklamalar ışığı altında şikayet eden üçüncü kişiye yapılan tebliğ işlemleri usulsüz olduğundan mahkemece şikayetin kabulü gerekirken, yazılı şekilde reddi isabetsiz olup, Dairemizce kararın belirtilen nedenlerle bozulması gerekirken, onandığı anlaşılmakla, karar düzeltme isteminin kısmen kabulü gerekmiştir....
Somut olayda ise, (birinci, ikinci, üçüncü) haciz ihbarnameleri ile 103 davetiyesinin tebliğ zarflarında, tebliğ merciince, adresin, adres kayıt sistemindeki adres olduğu ve tebligatların, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılacağı belirtilmiş, tebligatların, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre yapılacağı belirtilmediği halde, tebliğ memuru, bahse konu tebligatları aynı Kanun'un 21/2. maddesine göre yapmıştır. Bu durumda, yukarıdaki açıklamalar ışığı altında şikayet eden üçüncü kişiye yapılan tebliğ işlemleri usulsüz olduğundan mahkemece şikayetin kabulü gerekirken, yazılı şekilde reddi isabetsiz olup, Dairemizce kararın belirtilen nedenlerle bozulması gerekirken, onandığı anlaşılmakla, karar düzeltme isteminin kısmen kabulü gerekmiştir....
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : İlk derece mahkemesince,89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri tebliğ işlemlerine yönelik şikayetin süre yönünden usulden reddine. 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerine yönelik sübut bulmayan şikayetin reddine, davalı tarafın da şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine. 89/3 haciz ihbarnamesine yönelik yerinde görülen şikayetinin kabulü ile 89/3 haciz ihbarnamesi işleminin ve buna dayalı olarak yapılan işlemlerin iptaline, karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararına karşı, davalı alacaklı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunulmuş, gerekli istinaf harçları yatırılmıştır....
İcra Müdürlüğü'nün 2009/12813 sayılı takip dosyasından çıkarılan 2. haciz ihbarnamesine itiraz edildiğini, buna rağmen 3. haciz ihbarnamesi gönderilmesinin usulsüz olduğunu ileri sürerek gerek 2. haciz ihbarnamesi gerekse 3. haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihleri itibariyle müvekkilinin dava dışı ... Gıda Ltd.Şti.'ne ve dolayısı ile davalı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı vekilinin 1. haciz ihbarnamesine itiraz etmeyip belirtilen miktarda alacağın bulunduğunu kabul ettiği bu kabul beyanı üzerine kendisine 2. haciz ihbarnamesi gönderildiği, 2. haciz ihbarnamesine süresinde itiraz edilmediği ve bunun üzerine 3. haciz ihbarnamesi gönderildiği, başka haciz ihbarnamelerinin gelmiş olmasının 1. haciz ihbarnamesinde belirtilen borcun kabul edildiği gerçeğini değiştirmeyeceğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Haciz ihbarnamesinden sonra usulsüz tebligat iddiası ile 1. ve 2. Haciz ihbarnamelerine de itiraz ettiğinden ve yukarıda da değinildiği üzere 1. ve 2. haciz ihbarnamelerinin tebliğ işlemine karşı yaptığı şikayet yerinde olmakla şikayetin ve dolayısıyla itirazında süresinde kabul edilmesi gerekmektedir. Bu kabulü göre de şikayet kabul edilmiş, Şikayetin KABULÜ ile, İstanbul 33.İcra Müdürlüğünün 2018/42168 esas sayılı dosyasında Filiz Kınık Hotan'ın itirazının süresinde olduğunun kabulüne, icra müdürlüğünce 3.kişinin dosya borçlusu olarak kaydetmesi işleminin kaldırılmasına, uygulanan hacizlerin kaldırılması gerektiğinin tespitine, '' karar verilmiştir....
Maddesinde belirtilen 7 günlük yasal süresi içerisinde şikayet yoluna başvurulmuştur. Her ne kadar davalı vekili, borçlu olan davacının evine 13/08/2020 tarihinde hacze gidildiğinde davacının dosya ile ilgili aydınlatıldığını, bu hususun cevap dilekçesinde belirtilmesine rağmen Mahkeme tarafından irdelenmediğini beyan etmişse de,13/08/2020 tarihli haciz tutanağı incelendiğinde davacının hazır bulunduğu yahut bilgilendirildiğine dair bir ibarenin yer almadığı anlaşılmakla bu istinaf sebebi de yerinde görülmemiştir. Bu nedenle, davacıya gönderilen 89/1, 89/2, 89/3 haciz ihbarnamelerinin tebliğ işlemleri usulsüz olduğundan ilk derece mahkemesince davanın kabulü ile davacı 3. Kişiye yapılan 1. Haciz İhbarnamesi tebliğ işleminin usulsüz ve geçersiz olduğundan tebliğ tarihinin TK'nun 32. Maddesine göre öğrenme tarihi olarak bildirilen 24.08.2020 tarihi olarak düzeltilmesine, 2. ve 3....
Şahsın birinci ve ikinci haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmemesi ve 3. Haciz ihbarnamesinin tebliği halinde menfi tespit davası açılabileceğini hükme bağladığını, davacının 1. Haciz ihbarnamesine itiraz etmesine rağmen 2. Haciz ihbarnamesinin tebliği halinde süresinde icra hakimliğine dava açmaması karşısında huzurdaki davanın kabulünün mümkün olmadığını, 3. haciz ihbarnamesine süresi içerisinde yerel mahkemede menfi tespit davası açılabileceğini söyleyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "Tüm dosya kapsamı ve icra dosyası birlikte değerlendirildiğinde; talep haciz ihbarnamelerinin iptaline yönelik şikayet olup mahkememizin görevli olduğu şikayetin süresinde yapıldığı görüldü Birinci ve ikinci haciz ihbarnameleri yönünden bu ihbarnamelerin en son 18/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği görülmekle şikayet tarihi itibariyle İİK 16....
bulunan CMUK'nun 322. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek ONANMASINA, 2- Tazminat istemine yönelik hükmün temyiz incelenmesi sonunda ise; İİK'nun 89/4. maddesine göre, "üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini tetkik merciinde ispat ederek üçüncü şahsın 338/1. maddesi hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir....
Hakkında başlatılan kambiyo takibinin kesinleşmesi üzerine davacı 3. kişiye 891/ haciz ihbarnamesinin "Barbaros Mah., 317 Sok., No:26A, Menderes-İzmir" adresinde 22/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı 3. kişi vekili tarafından verilen 01/10/2020 tarihli dilekçe ile haciz ihbarnamesine itiraz edildiği, icra müdürülüğünce itirazın süresinde olmadığı gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmıştır. HMK'nın 355. maddesinde "inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir" düzenlemesine yer verilmiştir. Borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır....