DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Asıl dava İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz ve birleşen dava İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz istemlerine ilişkindir. İİK'nın "Takibin Durması ve Düşmesi" başlıklı 193. maddesinin 1. ve 2. fırkalarında: "İflasın açılması, borçlu aleyhine haciz yoluyla yapılan takiplerle teminat gösterilmesine ilişkin takipleri durdurur. İflas kararının kesinleşmesi ile bu takipler düşer..." düzenlemesi yer almaktadır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, takip borçlusu Çoşan Ahmet Turizm..Ltd. Şti. hakkında, İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 06/10/2017 tarih ve 2016/557 Esas 2017/1049 Karar sayılı karar ile verilen ve 03/04/2018 tarihinde kesinleşen iflas kararının bulunduğu anlaşılmaktadır....
İcra Müdürlüğünün 2021/2566 E. sayılı takip dosyasından banka hesabına haciz konulduğunu ve hesabının bloke edildiğini öğrendiğini, başlatılan takipte alacaklının talebiyle üçüncü kişilerdeki hak ve alacakların haczi kapsamında, müvekkiline 13/05/2022 tarihli İİK 89/1 birinci haciz ihbarnamesi tebliğe çıkarıldığını, bu tebligatın "Gösterilen adreste ehil ve reşit olan evrak sahibine teslim edildi" şerhi ile 17/05/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, TK. 16, 17, 18 maddelerinde muhatap yerine tebliğ yapılabilecek kişileri ve bunun için yapılacak TK. 20. maddedeki usuli işlemi belirtiyorsa bunun da açıkça gösterilmesi gerektiğini, tebliğ meşruhatında "Tebliğ Yapılanın" ibaresi altındaki imzanın müvekkili T1 ait olmadığını, imzaya ayrıca açıkça itiraz ettiklerini, İİK m 89/1 birinci haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğ edilmesinden dolayı 29/07/2022 tarihinde öğrenilen işlem için süresinde Konya 7....
İstinaf dilekçesinde işlemin süresiz şikayete tabi olduğu ileri sürülmüş ise de, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takiplerde borca, imzaya itiraz ve zamanaşımı için yasada öngörülen sürenin 5 gün olduğu, dava dilekçesinde ödeme emrine takibin dayanağı belge eklenmediği için ödeme emrinin usulüne aykırı tebliğ edildiği ileri sürülmüş ise de, tebliğ şekline ilişkin bir şikayetin bulunmadığı, tebligatın ne sebeple usulsüz olduğu, tebligattan hangi tarihte haberdar olunduğu hususunun belirtilmediği, usulsüz tebliğe ilişkin somut bir neden ileri sürülmediği, sadece takip dayanağı belge eklenmediği için tebligatın usulsüz olduğunun belirtildiği, bu durumda usulsüz tebligat şikayetinde bulunulmadığının kabulü gerektiği, ayrıca bu yönde bir şikayetin olduğu kabul edilse bile, davacının mernis adresine çıkartılan tebligatın bila dönmesi üzerine, tebligat üzerine usulüne uygun T.K. 21/2 şerhi yazılarak mernis adresine yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu, bu durumda borca ve imzaya...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2021 NUMARASI : 2021/139 ESAS - 2021/461 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibin dayanağı senetlerde düzenleme ve ödeme yeri bulunmadığını, yetki kaydının geçerli olmadığını, senetlerde keşideci adresinin Tuzla olup İstanbul Anadolu İcra Dairesinin yetkili olduğunu, senetlerde ödeme ve düzenleme yeri bulunmadığından kambiyo vasfını haiz olmadığını, ödememe protestoları senette yer alan adrese tebliğ edildiği halde ödeme emrinin mernis adresinde tebliğ edilmesinin tebligat usullerine aykırı olduğunu, borca ve imzaya itiraz ettiğini belirterek İstanbul Anadolu Adliyesi İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunun...
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde; borçlunun örnek (10) numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine İİK'nun 168/4. maddesinde öngörülen yasal beş (5) günlük sürede icra mahkemesine başvurarak yetkiye, imzaya ve borca itiraz etmesi gerektiği, somut olayda, davacı aleyhine yapılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde ödeme emrinin davacıya 14.09.2020 tarihinde tebliğ edildiği, borca ve imzaya itiraz süresinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün olduğu, 04/10/2020 tarihinde yapılan itirazın süresinde olmadığı, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği yönünde de dava dilekçesinde bir iddianın bulunmadığı, mahkemece imzaya itirazın süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın süre yönünden reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur...
Dairemizce yapılan değerlendirmeler neticesinde; HMK.nın 355.maddesine göre istinaf incelemesinin dilekçede belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılabileceği, ancak kamu düzenine aykırılık görülmesi halinde bu hususun resen nazara alınabileceği, dosya kapsamı, mevcut delil durumu dikkate alındığında, davacının usulsüz tebliğ şikayetinin ve imzaya -borca itirazının süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin kararda mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, hükümde kamu düzenine aykırılık da tespit edilmediği anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine, dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Mersin 4....
O halde, mahkemece borçlunun usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken tebligat yapılan şahsın ticaret sicili kayıtlarına göre şirket yetkilisi olmadığından bahisle şikayetin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, takibin şekline göre İİK'nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazın icra dairesine bildirilmesi zorunludur. Borçlunun yetkiye ve borca itirazlarını ödeme emri tebliğinden ( ya da usulsüz tebligat nedeni ile takipten haberdar olduğu tarihten itibaren) yedi gün içinde icra dairesine bildirmesi gerekli olup, icra dairesi yerine icra mahkemesine başvurması hukuki bir sonuç doğurmaz. Yasal sürede yapılan borca ve imzaya itiraz ise icra takibini durdurur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, somut olayda borçluya yapılan ödeme emri tebliğine ilişkin tebliğ mazbatasının incelenmesinde, ödeme emrinin, 10.04.2019 tarihinde "gösterilen adreste muhatab imzaya yetkili olduğunu beyan eden çalışan Abdurrahman Köse imzasına" tebliğ edildi şerhiyle tebliğ edildiği, bu tebliğ işlemi sırasında, şirket yetkilisinin bulunup bulunmadığının araştırılmadığı ve yetkili kişi yok ise, bu husus tebliğ evrakına şerh edilmeden çalışana tebliğ yapıldığı, dolayısıyla şirkete yapılan tebliğin Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddeleri ile Yönetmeliğin 21. maddesi hükümlerine aykırı ve usulsüz olduğu belirtilerek,Usulsüz Tebligat şikayetinin KABULÜ ile Mersin 5.İcra müdürlüğünün 2019/4667 esas sayılı dosyasından, Teb.K'nun 32 maddesi gereğince şikayetçiye ıttıla tarihi olarak bildirdiği 17.07.2019 tarihinin ödeme emrinin teblig tarihi olarak KABULÜNE, karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı T3 A.Ş....
Maddesi gereğince imzaya itiraz ile davacılardan Fahrettin'e ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği ve dayanak belgelerin ödeme emri ekinde tebliğ edilmediği iddiası ile şikayete ilişkindir. İzmir 4. İcra Müdürlüğünün 2019/16227 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde takip alacaklısı davalı vekilince davacı borçlular aleyhine 120.000,00 TL asıl alacağın ferileri ile birlikte tahsili talebi ile kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığı, davacı borçlu Fahrettin'e ödeme emrinin 14/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, diğer borçluya gönderilen ödeme emri tebligat parçasının bila tebliğ döndüğü, dayanak çekin 11/12/2018 keşide, aynı ibraz tarihli olduğu, keşidecinin davacı şirket, lehdarın diğer davacı olduğu, lehdar cirosu ile takip alacaklısının yetkili hamil bulunduğu, çekteki keşide tarihi kısmında muhtelif tarihler yazıldığı, üzerleri çizilerek yazılan son tarihin 16/12/2018 tarihi bulunduğu, keşide tarihi yanında bir adet imza bulunduğu, davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır....
GEREKÇE:Çift vadeli bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte tanzim eden borçlu vekili özetle; ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin yerleşim yerinin Eskişehir olduğunu bu nedenle yetkili icra müdürlüğünün Eskişehir İcra Müdürlüğü olduğunu, yetkiye itiraz ettiklerini ,müvekkilinin böyle bir bono vermediğini, 3.000,00 TL lik bono verdiğini eğer takibe konu bono bu bono ise 3.000,00TL lik bononun tahrif edilerek 50.000,00 TL bedelli yapıldığını, vade ve miktarda tahrifatların açıkça görüldüğünü, imzaya itiraz ettiklerini belirterek tebliğ tarihinin 14.12.2017 olarak tespitine, yetkiye itirazlarının kabulüne, tahrifat ve imzanın müvekkiline ait olmadığının tespiti halinde takibin iptaline , davalının %20 oranında tazminatla sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir....