Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İcra dosyasının incelemesinde; davalı-alacaklının davacı-borçlu hakkında 01/06/2016 tanzim, 01/06/2017 vade tarihli senetten kaynaklanan 152.000,00 TL asıl alacak ve ferileri de dahil olmak üzere toplam 158.640,11 TL alacağa ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yaptığı, çıkarılan örnek 10 nolu ödeme emrinin davacıya 17/11/2017 tarihinde tebliğ edildiği, Davacı tarafından 19/12/2017 günlü dava dilekçe ile tebligatın usulsüz olduğu, tebliğ tarihinin 18/12/2017 olarak tespitinin istendiği, mahkemece yapılan yargılamada usulsüz tebliğe yönelik şikayetin kabul edilerek ödeme emri tebliğ tarihinin 18/12/2017 olarak tespitine karar verildiği, buna göre imzaya itirazın süresinde olduğu gözetilerek imzaya itiraz yönünden inceleme yapılmak suretiyle imzaya itirazın reddine karar verildiği, davacı tarafından da imzaya itirazın reddine yönelik olarak verilen karara karşı istinaf kanun yoluna müracaat edildiği anlaşılmıştır....

İİK'nun 168/4-5. maddesi hükmüne göre, borçlunun, borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya ve yetkiye itirazını ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Şikayetçi borçlunun icra mahkemesine başvurusu, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte yetkiye, imzaya ve borca itiraz niteliğinde olup, takip şekli itibariyle tüm hususların yasal hak düşürücü süre içerisinde icra mahkemesi nezdinde ileri sürülmesi gerekmektedir. Somut olayda borçluya gönderilen ödeme emri tebligatının incelenmesinde; "muhatabın çarşıda olması nedeniyle aynı adreste sürekli çalışan ... imzasına tebliğ edildiği" şerhi mevcuttur....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, kambiyo senetlerinde imzaya ve borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davalının kambiyo senetlerine mahsus takip başlattığı, davalının borca ve imzaya itiraz ettiği, mahkemece imzaya itirazın kabulüne karar verildiği, davalının karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. (I)Usulsüz tebligat iddiasının ileri sürülmedikçe dinlenemeyecek olmasına (Yargıtay 12.HD 2016/30317 E, 2018/3243 K) ve davacının usulsüz tebligat iddiasında bulunmamasına göre mahkemece 01/07/2018 tarihli tebligatın usulsüz olduğunu tespit etmesi doğru görülmemiştir....

    Borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak ödeme emrine itiraz edebilir. Somut olayda; hak düşürücü nitelikte olan yasal beş günlük süre geçtikten sonra itirazda bulunulduğu anlaşılmakla itirazın süre aşımı nedeniyle reddine ve esas yönünden karar verilmediğinden davalı tarafın tazminat talebinin reddine dair hüküm kurulmuştur. İstinaf başvuru dilekçesinde özetle; Haklı davanın kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılması, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine, şikayetin kabulüne, ödeme emrinin iptaline ve takibin durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesi talep edilmiştir....

    Davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; Şikayet dilekçesinin tetkikinde, dilekçenin açıklama kısmında tebliğ usulsüzlüğü şikayetinin yanında borca ve imzaya itiraz edildiğinin de belirtildiği ancak netice ve talep kısmında sadece usulsüz tebliğ şikayetine ilişkin talepte bulunulduğu, bu haliyle dilekçenin açıklama kısmı ile netice ve talep kısmı arasında çelişki olduğu görülmektedir. Mahkemece bu durum karşısında şikayetçi vekiline kesin süre verilerek bu çelişkinin giderilmesinin istenmesi gerekirken, bu yola başvurulmadan borca ve imzaya itirazların da bulunduğu kabul edilerek yargılama yapılması ve borca ve imzaya itirazların reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....

    işlem yaptığını, tebliğ şerhindeki beyanların gerçeğe aykırı olduğunu, takibe konu senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, davalıya borcu bulunmadığını ileri sürerek ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 23.11.2020 olarak düzeltilmesine, imzaya ve borca itirazlarının kabulü ile takibin iptaline, davalı aleyhine tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Davacı vekilinin icra mahkemesine müracaat ile İstanbul 31. İcra Müdürlüğü 2018/7296 Esas sayılı takip dosyasında müvekkiline gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz olması sebebi ile ödeme emri tebliğ tarihinin 04/06/2018 tarihi olarak düzeltilerek borca ve imzaya itirazlarının kabulü ile takibin iptalini talep ettiği, mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile davacının tebliğ tarihini öğrenme tarihi olan 04/06/2018 olarak belirlenmesine, İmzaya itirazın kabulü ile takibin davacı yönünden durdurulmasına, tazminat ve para cezası tayinine yer olmadığına karar verildiği görülmektedir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 35/4.maddesi gereğince, daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmi kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır....

    O halde, İlk Derece Mahkemesince davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile K.Maraş İcra Müdürlüğünün 2019/20101 E. sayılı dosyasında davacı borçluya ödeme emri tebliğ tarihinin 16/08/2019 olarak düzeltilmesine, davacının imzaya itirazının kabulü ile K.Maraş İcra Müdürlüğünün 2019/20101 E. sayılı icra takibinin İİK'nin 170/3 maddesi gereğince durdurulmasına ve davalı tarafa tazminat ve para cezası takdirine hükmedilmesi usul ve yasaya uygun olup, istinaf sebep ve gerekçelerinin ise yerinde olmadığı anlaşılmıştır. O halde, istinafa konu kararın usul ve yasaya uygun olduğu, aksi yöndeki istinaf sebep ve gerekçelerinin yerinde olmadığı görülmekle, istinaf başvurusunun HMK.' nın 353/1- b-1 md gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, usulsüz tebligat şikayeti ile ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve yetki itirazı ile borca ve ferilerine itiraz ettiği, Mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin reddi ile buna bağlı olarak da imzaya itirazın süresinde yapılmadığından reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Tebligat Kanunu'nun 10. maddesinin 1. fıkrası "Tebligat tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adreste yapılır" hükmü düzenlenmiştir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2672 KARAR NO : 2022/3479 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TOKAT İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/07/2022 NUMARASI : 2020/170 ESAS - 2022/229 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili tarafından mahkemesine sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça Tokat İcra Müdürlüğü'nün 2020/5807 esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, senet üzerindeki müvekkili adına atılan imzanın davacı müvekkilinin eli ürünü olmadığını, söz konusu senet nedeni ile borcu bulunmadığını, ayrıca müvekkiline yapılan ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği beyanla, ödeme emrinden 26/09/2020 tarihinde haberdar olduğunu ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile borca ve imzaya itiraz ettiklerini, mevcut icra takibinin iptali ile durdurulmasına ve takip konusu meblağın %...

      UYAP Entegrasyonu