Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

davacı ipotek borçluları tarafından dava dışı takip borçlusu Çetin Doğan adına çıkarılan ihtarnamenin usulsüz tebliğ edildiği ve borçlu tarafından ihtarnameye itiraz edildiği ileri sürülmüş ise de, usulsüz tebliğ şikayeti muhatabını ilgilendirdiğinden davacı ipotek borçlularının herhangi bir sebeple borçluya çıkarılan ihtarnamenin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin iddiada bulunma hakkının bulunmadığı, borçlu tarafından ihtarnameye itiraz edilmesinin ipotek borçluları 3....

Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde borçlu şirketin icra mahkemesine başvurusunda; hesap kat ihtarının usulüne uygun tebliğ edilmediğini ve muaccel bir alacak olmadan takibe geçilemeyeceğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince; ihtarname tebliğ işleminin usulsüz olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile icra emrinin iptaline hükmedildiği, taraflarca istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; tarafların istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı belirtildikten sonra, İlk Derece Mahkemesi kararının resen kaldırılmasına ve yerine; hükmün tek şikayetçi varken...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık, genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti ve gecikmiş itiraz niteliğindedir. Yargıtay'ın müstakar içtihatlarına göre, gecikmiş itiraz şikayetlerinde, davacı tarafından ileri sürülmemiş olsa dahi tebligatın usulüne uygun şekilde yapılmış olup olmadığı öncelikli olarak incelenmelidir....

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun icra mahkemesine başvurarak, takibe ilişkin gönderilen ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini ileri sürerek, usulsüz tebligatın öğrenme tarihinin 01.12.2016 olarak kabulüne, tebliğ memuru işleminin iptali ile borca itirazlarının kabulünü talep ettiği, ..........

      Davalı -alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; Tebligat Kanunu m. 32 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik m.53/1 uyarınca kendisine usulsüz tebligat yapılan muhatap tebligatı öğrendiği andan itibaren tebliğ geçerli sayılacağını,Davacı İstanbul 10....

      O halde, mahkemece borçlunun kefilliğinin iptali talebine ilişkin şikayeti ile ödeme emrine, takibe borca, fer'ilerine ve faize gecikmiş itirazları incelenip değerlendirilerek anılan konularda karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek sadece usulsüz tebligat şikayeti ile ilgili hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        Somut olayda, Uşak İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/139 E. - 2018/237 K. sayılı kararı ile borçlunun usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek ödeme emri tebliğ tarihinin 14/03/2018 olarak düzeltilmesine karar verildiğine göre ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olması nedeniyle takip kesinleşmeyeceğinden, bu tarihten önceki hacizlerin hükümsüz kaldığının kabulü gerekir. Ödeme ve icra emrinde belirtilen ödeme süresi geçmedikçe, alacaklı tarafça haciz istenemeyeceği gibi, bu koşullar oluşmadan önce konulan hacizler de geçersizdir. O halde henüz haciz isteme hakkı doğmadan borçlunun malvarlığına yönelik olarak gerçekleştirilen hacizlerin yasal dayanağı kalmadığından,mahkemece hacizlerin kaldırılmasına ve hacizli paranın iadesine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Öte yandan dava sonucunda davacı taraf haklı çıktığından HMK'nın 326, 323/1- ğ maddeleri uyarınca davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi yerindedir....

        Davalı kiracı tarafından takibe konu kira bedellerinin tamamının ihtar müddeti içinde ödendiği ispatlanamadığından mahkeme davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir. Davalı borçlu vekili istinaf dilekçesinde; takip dosyasında yapılan ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu ,ayrıca tebliğ tarihinde borçlunun hastanede yatmakta olduğunu belirtmişse de; iş bu iddia edilen hususların süresi içinde şikayet edilmesi gerektiği açık olup, dosya kapsamından davalı tarafından ödeme emri tebliği ile ilgili usulsüz tebligat şikayeti veyahut gecikmiş itiraz şikayetinde bulunmadığı anlaşılmakla, istinafında isabet bulunmamaktadır....

        Temyiz Sebepleri Davacı borçlu vekili ve davalı alacaklı vekili; istinaf dilekçelerini tekrarlayarak, istinaf kararına karşı yasal süresi dahilinde temyiz kanun yoluna başvurduklarını belirtmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tebligat usulsüzlüğü şikayeti, borca kısmi itiraz, kambiyo vasfına itiraz, çek komisyon bedeline ve tazminatına itiraz ve faiz oranına itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İcra İflas Kanunu 16. madde, 169. madde, Türk Ticaret Kanunu 695. madde. 3....

          Hukuk Dairesi'nin 27/09/2021 tarih ve 2020/2151 E., 2021/2030 K.sayılı kesin nitelikteki kararı ile şikayetin kabul edilerek, ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 24/07/2020 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmek suretiyle nihayete erdirilmiş olduğu anlaşılmıştır. Davacı yan şikayet yargılaması devam ederken 04/08/2020 tarihinde icra dosyasına sunduğu dilekçesi ile ödeme emri tebligatına ilişkin usulsüz tebligat şikayeti yapılmış olduğunu, ayrıca borca itiraz edilmiş olduğunu, her türlü itiraz ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla haciz baskısı altında ve müvekkillerinin geri dönüşü olmayacak zararlarının önüne geçmek amacıyla işbu kere dosya borcunun ihtirazı kayıtla ödenmiş olduğunu, dosyada bulunan paranın alacaklı tarafa ödenmesine muvafakatlerinin olmadığını bildirdiği ve aynı gün icra dosyasına dosya borcunun yatırılmış olduğu anlaşılmıştır....

          UYAP Entegrasyonu