WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı dava dilekçesinde usulsüz tebliğ şikayetinin yanında yetkiye ve borca itiraz ettiği halde, Mahkemece HMK'nın 297/2.maddesine aykırı olarak davacının usulsüz tebliğe yönelik şikayeti değerlendirilmeden, süresinde ileri sürülüp sürülmediği dikkate alınmadan doğrudan yetki itirazının kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Kaldı ki Mahkemece 28.04.2021 tarihli tensip zaptının 15 nolu ara kararında '' Senete keşide yeri İstanbul olduğundan yetki itirazının reddine'' dair karar tesis edildiği, bu ara karardan dönülmeden nihai kararda yetkisizlik kararı verilmesi de kendi içerisinde çelişki yaratmaktadır....

Mahkemece yeniden yapılan yargılama neticesinde; davacı borçluların UYAP üzerinden alınan nüfus kayıtlarına göre, davacı borçlu T1 ve T2'in ödeme emri tebliğ edildiği tarih itibariyle henüz reşit olmadıkları, takip ehliyetlerinin bulunmadığı, bu nedenle adı geçen borçlulara çıkartılan ödeme emrinin hüküm ve sonuç doğurmayacağı, küçüğü velisi temsil edeceğinden ve onun adına itiraz ve şikayet haklarını kullanacağından, ödeme emrinin veliye tebliği zorunlu olduğu, usulsüz tebligat şikayetinin davacılar yönünden kabulü ile davacılara gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin 24/09/2018 tarihi olarak düzeltilmesine, mahkememizce davacının usulsüz tebligat şikayeti kabul edilmiş olduğundan, davacı borçlunun itirazları doğrultusunda dosya borç ve faiz hesabı ile birlikte takibe konu senette tahrifat yönünden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, denetime ve karar vermeye elverişli 09/08/2021 ve 08/10/2021 havale tarihli incelemesi sonucunda düzenlenen raporlar hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklının, borçlu hakkında başlattığı ilamsız icra takibinde, borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32.maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

    İcra Dairesi'nin 2019/5491 E sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığını, icra emri tebliğinin usulsüz olduğunu, tebligat yapılan kişinini şirketin yetkili temsilcisi olmadığını, takibin 03/05/2019 tarihinde haricen öğrenildiğini, kat ihtarnamesi tebliğinin de usulsüz olduğunu, icra emri ile birlikte takibe dayanak belgelerin tebliğ edilmediğini, talep edilen faiz miktarı ve oranının haksız ve yersiz olduğunu beyan etmiş, kgf kapsamında kullanılan kredi olduğundan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yapılamayacağını, dosyaya ibraz edilmesi gereken ipotek belgesi ve akit tablosu sunulmadan takip başlatıldığını beyan etmiş, takibin, icra emrinin ve icra emri tebligatının iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

    Bu durumda, emsal içtihat gereğince borçlunun, takipten ve usulsüz tebliğ işleminden en geç 06.02.2019 tarihinde haberdar olduğu kabul edilmelidir. Ancak bu tarihten itibaren İİK'nun 16/1.maddesinde öngörülen (7) günlük şikayet süresini geçirdikten sonra 24.01.2020 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda ilk derece mahkemesinin kararı isabetlidir. Diğer taraftan, usulsüz tebliğ şikayeti kabul edilse ve tebliğ tarihi talep gibi 17.01.2020 olarak düzeltilse dahi borca itirazın İİK.nun 168/5. maddesinde belirtilen 5 günlük süreden sonra 24/01/2020 yapılması nedeniyle de borca itirazın reddine karar verilmesi gerekecekti....

    No: 4/69 Güzelbahçe/ İzmir adresi olduğunu, mernis kayıtlarının açık ve net olmasına rağmen davalı-alacaklının takibe devam ederek usulsüz tebligatın geçerliymişçesine haciz talebinde bulunarak müvekkilinin 34 XX 248, 34 XX 740, 34 XX 610 plakalı araçlarına haciz ve yakalama şerhi ,tapu kayıtlarına,banka hesaplarına ,maaşına haciz konulduğunu, usulsüz tebligat nedeniyle muhtıranın geçersiz sayılacağını ve sürenin başlamayacağını, bu suretle dosya üzerinden konulan tüm haciz ve yakalama şerhlerinin kaldırılmasının talep edildiğini, talebin icra müdürlüğünce gerekçe gösterilmeksizin 23.01.2020 tarihli kararı ile reddedildiğini, muris borçlu Yılmaz Ovalı’dan kalan mirasın hükmen reddedilmesine ilişkin dava halen derdest olarak İzmir 20.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/372 Esas sayılı dosyasında görüldüğünü, dosyadan konulan hacizler ve yakalama şerhinin devam etmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, mahkemece tedbir kararı verilmiş olması ile uygulanmak istenen amaç takibin...

    ettikleri, mahkemece; asıl dava yönünden usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine ve asıl ve birleşen davalar yönünden imza itirazının reddi ile şartları oluşmadığından tazminat ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verildiği, alacaklı ve asıl ve birleşen davaların davacıları mirasçılar tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince alacaklının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle asıl dava yönünden usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine, asıl ve birleşen davalar yönünden imza itirazının reddi ile takibin durdurulmasına karar verildiğinden alacaklı lehine tazminat ve para cezasına hükmedilmesine karar verildiği görülmektedir....

      belirterek, usulsüz tebligatın, takibin, ödeme emrinin iptaline ve tazminata karar verilmesini istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda, ödeme emrinin usulsüz olduğunu, takipten 23/11/2015 tarihinde haberdar olunduğunu ileri sürerek gecikmiş itirazda bulunmuş, mahkemece; başvuru, usulsüz tebliğ şikayeti olarak nitelendirilerek şikayetin kabulü ile ıttıla tarihinin 23/11/2015 olarak tespitine karar verilmiştir. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiası, İİK'nun 16. maddesine dayalı şikayet olup, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca takipten haberdar olunduğu tarihten itibaren 7 günlük şikayet süresi içinde icra mahkemesine başvurulması gerekir....

        Dosyada bulunan tüm bilgi, belge ve beyanlar birlikte değerlendirildiğinde; somut olayda takibin kambiyo takibi olduğu, davacının usulsüz tebligat şikayeti yanında borca itiraz ettiği, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte ödeme emri tebligatının usulsüz olması halinde borçlunun usulsüz tebliği öğrendiği tarihten itibaren 5 gün içinde (sadece usulsüz tebliğ düzeltilmesi talebi varsa 7 gün) şikayet yoluna başvurarak ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini istemesi ve borca itiraz etmesi gerektiği, davacı vekili dilekçesinde takipten 22/06/2019 tarihinde haberleri olduğunu belirtmiş olduğu, buna göre dava açma süresinin son gününün 27/06/2019 tarihi Çarşamba gününe denk geldiği, bu günün resmi tatil olmadığı, davanın ise 28/06/2019 tarihinde açıldığı, buna göre usulsüz tebligat şikayetinin yasal süre içinde yapılmadığı, borca itirazların da yine yasal 5 günlük süre içinde yapılmadığı anlaşıldığından davacının usulsüz tebligat şikayeti ile borca itirazlarının süre yönünden reddine...

        UYAP Entegrasyonu