Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda, ödeme emrinin usulsüz olduğunu, takipten 23/11/2015 tarihinde haberdar olunduğunu ileri sürerek gecikmiş itirazda bulunmuş, mahkemece; başvuru, usulsüz tebliğ şikayeti olarak nitelendirilerek şikayetin kabulü ile ıttıla tarihinin 23/11/2015 olarak tespitine karar verilmiştir. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiası, İİK'nun 16. maddesine dayalı şikayet olup, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca takipten haberdar olunduğu tarihten itibaren 7 günlük şikayet süresi içinde icra mahkemesine başvurulması gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 04.10.2014 tarih, 17942/23610 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi...tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçluların, yasal süreden sonra icra mahkemesine başvurarak usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte, çekin lehtar hanesinde tahrifat yapıldığını ileri sürerek alacaklının kambiyo takibi yapma hakkı bulunmadığından bahisle takibin iptalini talep ettikleri, mahkemece, HMK.nun 150. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....

      İcra Hukuk Mahkemesi'nin 16.06.2014 tarih ve 2014/635 E.- 2014/691 K. sayılı kararının, itiraz tarihinden sonra borcun ödenmiş olduğunun bildirilmesinin, borçlunun usulsüz tebligata ilişkin şikayetini ve borca itirazını konusuz bırakmayacağı gerekçesiyle bozulduğu, icra mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, ödeme emrinin, borçlu şirkete, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 13. maddesi hükmüne uygun olarak tebliğ edildiği gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği görülmektedir. Somut olayda, alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçlu şirkete 29.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu şirketin ise, yasal süresi içerisinde 02.06.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. Bu haliyle, borçlunun usulsüz tebligata ilişkin şikayetinin incelenmesinin sonuca etkisi bulunmadığı anlaşılmaktadır....

        belirterek, usulsüz tebligatın, takibin, ödeme emrinin iptaline ve tazminata karar verilmesini istemiştir....

        Dosyada bulunan tüm bilgi, belge ve beyanlar birlikte değerlendirildiğinde; somut olayda takibin kambiyo takibi olduğu, davacının usulsüz tebligat şikayeti yanında borca itiraz ettiği, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte ödeme emri tebligatının usulsüz olması halinde borçlunun usulsüz tebliği öğrendiği tarihten itibaren 5 gün içinde (sadece usulsüz tebliğ düzeltilmesi talebi varsa 7 gün) şikayet yoluna başvurarak ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini istemesi ve borca itiraz etmesi gerektiği, davacı vekili dilekçesinde takipten 22/06/2019 tarihinde haberleri olduğunu belirtmiş olduğu, buna göre dava açma süresinin son gününün 27/06/2019 tarihi Çarşamba gününe denk geldiği, bu günün resmi tatil olmadığı, davanın ise 28/06/2019 tarihinde açıldığı, buna göre usulsüz tebligat şikayetinin yasal süre içinde yapılmadığı, borca itirazların da yine yasal 5 günlük süre içinde yapılmadığı anlaşıldığından davacının usulsüz tebligat şikayeti ile borca itirazlarının süre yönünden reddine...

        Noterliğinin 04/03/2022 tarih ve 04103 yevmiye numaralı takibe konu ihtarının da müvekkiline tebliğ edilmediğinden dosya borcuna ve aslına işlemiş ve işleyecek faiz ile fer'ilerine itiraz ettiklerini, bu nedenle ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, gecikmiş itirazlarının kabulü ile itirazları doğrultusunda takibin durdurulmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı alacaklı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        Borçlu vekili, şikayetinde usulsüz tebligatı 19.08.2021 tarihinde muhtardan almak sureti ile öğrendiklerini belirtmiş ise de, bu tarihten önce 05/08/2021 tarihinde borçlu vekili olarak Avukat T2 ve Avukat Mukaddes Topal adına vekaletname sunulmuştur. Bu durumda borçlunun usulsüz tebliğ işlemini en geç bu tarihte öğrendiğinin kabulü gerektiğinden mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin İİK 16/1, diğer itirazların İİK 168. maddesi gereğince süreden reddi gerekirken, şikayetin kabulü ile tebligat tarihinin düzeltilmesine ve yetki itirazının kabulüne karar verilmesi yerinde olmayıp, mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin ve itirazların süre yönünden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı alacaklı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, Ankara 11....

        İcra Müdürlüğü'nün 2018/14220 Esas ve 2018/3902 Esas sayılı dosyalarıyla takip yapıldığını, kendisine ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, senetlerin baskı ve tehdit ile imzalatıldığını, bu hususta suç duyurusunda bulunduğunu ve soruşturmanın devam ettiğini, esasen takip alacaklısı görünen şirketin kendisine borçlu olduğunu, davalı aleyhine 2018/2750 Esas sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalının usulsüz tebliğ ile kesinleştirilen takip dosyasından araç ve taşınmazlarına haciz koydurarak kendisini mağdur ettiğini, savcılık soruşturma sonucunun beklenerek hacizlerin kaldırılmasını, usulsüz tebligatla kesinleştirilen ödeme emrine itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme dosya üzerinde yaptığı inceleme sonucunda; İstanbul Anadolu 1....

        Borçlunun, şikayet ve itiraz dilekçesinde; usulsüz tebliğden haberdar olunduğu tarihe ilişkin bir beyanı bulunmayıp icra müdürlüğüne 11/11/2019 tarihinde itirazda bulunduğunu beyan etmekle ve aksi yazılı delille kanıtlanamadığına göre, Mahkemece, borçlunun icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi sunduğu 11/11/2019 tarihinin öğrenme tarihi olarak kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin, bu tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekmektedir. Buna göre Mahkemece, başvurunun usulsüz tebliğ şikayeti olarak nitelendirilerek Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebligat tarihinin, borçlunun usulsüz tebligattan haberdar olduğu 11/11/2019 tarihi olarak göre düzeltilmesine karar verilmesi isabetlidir. HMK.'nın 355. maddesi hükmüne göre istinaf incelemesinin ancak istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılabileceği, ancak kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde bu hususun resen gözetilebileceği, HMK.'...

        hakkında başlatıldığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin murise 10.01.2011’de tebliğ edildiği, bu tebligatın, Tebligat Kanunu’nun 16. maddesi gereğince, muhatabın tebliğ anında orada bulunmadığı tespit edilmeden yapıldığından usulsüz olduğu, murisin 28.5.2014’te öldüğü, muris adına çıkartılan bir yenileme emri tebligatı var ise de; tebliğ tarihi olan 01.02.2017’de murisin ölü olduğu, buna göre murisin ölüm tarihine kadar takipten haberdar olduğuna ilişkin dosya kapsamında bir bilgi bulunmadığı, alacaklının 09.3.2021 tarihli talebi ile mirasçılar ... , ..., ... ve ...’a ödeme emri tebliğ edilerek takibe dahil edildikleri anlaşılmakla, bu takip muris hakkındaki takibin devamı olup, bu nedenle de mirasçılar, murisin ölümünden önceki işlemlere itiraz edemezler. Mirasçıların itirazı; mirasçı olunmadığı, mirasın reddedildiği gibi itirazlarla, imhal, itfa, zamanaşımı (İİK m. 71) ve benzeri itirazlar olabilir....

          UYAP Entegrasyonu