Açık, anlaşılır, net şekilde ve çelişkiyi ortadan kaldıracak şekilde düzenlenmiş olan el yazısı ve doküman grafolojisi alanında uzman bilirkişi heyetinin 03.10.2022 tarihli raporuna göre, bonolardaki imzanın davacı Cengiz Amedi'nin eli ürünü olduğu" gerekçesiyle itirazın reddine, İİK'nın 170 gereği imzaya itirazla beraber takibin durdurulmasına karar verilmediğinden davacı aleyhine kötüniyet tazminatı ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosya kapsamında aldırılmış olan iki heyet raporunun birbirleri ile çelişkili olduğunu, çelişkinin giderilmesi amacıyla dosyanın tekrar heyete gönderilmesi ile bilirkişi raporu aldırılması gerekli iken mahkemece aleyhe olan raporun hükme esas alındığını beyan ederek istinaf başvurusunda bulunduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, usulsüz tebliğ şikayeti ve imzaya itiraz istemine ilişkindir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/717 Esas - 2019/307 Karar sayılı kararı ile takibin devamına karar verildiği, bu kararın 12/07/2019 tarihinde istihkak iddia eden davacı 3.kişiye tebliğ edildiğine dair tebligat parçasının icra dosyasında bulunduğu, bu tarihten itibaren 7 gün içinde istihkak davası açılması gerekirken yasal 7 günlük süre geçirildikten sonra 03/01/2020 tarihinde dava açıldığı, bu nedenle açılan davanın süresinde olmadığı, davacı tarafça ayrı bir usulsüz tebligat şikayeti ve iş bu davada netice-i talepte usulsüz tebligat şikayeti bulunmadığı anlaşılmakla, davanın süre aşımından reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davanın süre aşımından REDDİNE, " karar verildiği görülmüştür....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/727 KARAR NO : 2021/2847 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/12/2020 NUMARASI : 2019/773 ESAS, 2020/596 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ-İMZAYA İTİRAZ KARAR : İzmir 10....
şekilde yapılmamış olması sebebiyle mahkemece söz konusu usulsüz tebligata dair haklı ve hukuka uygun şikayetin kabulü ile bahsi geçen tebligatların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Maddesine dayalı usulsüz ödeme emri tebliği şikayeti, İİK 170. Maddesine dayalı imzaya itiraza ilişkindir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun kendisine gönderilen tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. Takip dosyasının incelenmesinde; borçluya ödeme emri tebligatı dışında 103 davetiyesi ve kıymet takdir raporu gönderildiği ve 103 davetiyesinin 14/05/2019 tarihinde bizzat tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Açılan davada 103 davetiyesi ve kıymet takdir raporu tebliği işlemlerinin usulsüzlüğüne yönelik bir iddia bulunmamaktadır....
Nolu dosyası ile birleştirilmesine, yargılama ve avukatlık ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2019/8146 esas nolu dosyasında usulsüz tebliğ şikayeti ile icra emrinin/takibin iptali istemine ilişkindir. Somut olayda şikayetçilerin, başka icra dosyası alacaklıları oldukları, uyuşmazlık konusu Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 2019/8146 esas nolu icra takip dosyasının alacaklı veya borçlusu konumunda olmayıp takipte taraf olmadıkları sabittir. O halde, Mahkemece; şikayet dilekçesinde öne sürülen iddialara dayanarak tarafı olmadığı icra dosyasında başlatılan takibe, bu takipte yapılan işlemlere karşı itiraz ve şikayet hakkı bulunmadığından 3.kişinin usulsüz tebliğ şikayeti ve takibin/icra emrinin iptaline yönelik isteminin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir....
Maddesi gereğince gecikmiş itirazın şartlarının tebligatın usulüne uygun olduğunun kabulü, geçerli bir mani nedeniyle itirazın süresinde yapılamaması ve maninin kalktığı günden itibaren üç gün içerisinde gecikmiş itirazın ve süresinde yapılsaydı, itiraz sebeplerinin ve gecikmiş itiraza maniye ait delillerin sunulmasının gerektiği ancak dava dilekçesinde takipten 30/06/2017 tarihinde ıttıla ettiklerinin bildirilip davanın 05/07/2017 tarihinde üç günlük süreden sonra açıldığı ve mani bildirilmediği, bu hali ile gecikmiş itirazın şartlarının oluşmadığı gibi süresinde yapılmadığı, dilekçe ve davanın tebligat usulsüzlüğünün ayrıca ve açıkça dile getirilmediği nedenle usulsüz tebligat şikayeti olarak da değerlendirilemeyeceği, bu nedenle kararın doğru olduğu ancak gecikmiş itirazla diğer dava sebeplerini ayırıp ayrı ayrı hükmedilmediği '' gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK'nun 353/1(b)-2. maddesi gereğince kaldırılmasına, gecikmiş itiraz şartları oluşmadığından...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle, müvekkili T2 bakımından aktif husumet yokluğundan davanın reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullere kaydi haciz konulduğunu, husumet yokluğu iddiasıyla davanın reddine karar verilmek yerine işlemlerin iptali yönüne gidilmesi gerektiğini, diğer müvekkilleri yönünden 10/06/2019 tarihinde yapılan itiraz ile takibin durduğu sanılır iken dosyaya tarafların geç işlenmesi ve haciz ihbarnamesiyle takibe devam olunduğunun öğrenildiğini, bunun yerel mahkemece dikkate alınmadığını belirterek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir. Borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti ve borca itiraz nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tebliğ tarihi ve takipte istenen miktarın düzeltilmesine karar verilmiştir. Kararın itiraz eden borçlu vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince itiraz eden borçlu vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı itiraz eden borçlu ve davalı alacaklı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibinde usulsüz tebliğ şikayeti ve yetkiye ve borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile şikayete konu takip dosyasında davacı adına çıkarılan ödeme emri tebligatının iptali ile tebliğ tarihinin 28.06.2021 tarihi olarak düzeltilmesine, davacı tarafın yetki itirazının kabulü ile; şikayete konu takip dosyasında ... İcra Dairelerinin yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde dosyanın yetkili ve görevli ... Nöbetçi İcra Müdürlüklerine gönderilmesine ve davacı tarafın diğer itirazının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....