Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

süresinin 16/1 hükmü gereği süresiz olduğunu ,kaldı ki borçluya çıkarılan ilk tebligatın usulsüz olarak merciine iade edildiğinden TK 21/2 göre ikinci tebligatın çıkarılmasının usulsüz olduğunu, tebligat usulsüz tebliğ edilmiş olduğundan, borçlunun yasal haklarını kullanılmasının engellenmiş olduğunu ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....

Dava; usulsüz tebliğ ile ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesine yönelik şikayet davası olup, verilen kararda kamu düzenine aykırılık da görülmemiştir. Bu nedenle, başvurunun HMK''nın 355. maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Bu tarihe göre ise şikayet süresinde değildir. Tebligat Kanununun 7/a maddesi hükmüne göre, madde kapsamında kalanlara elektronik yolla tebliğ yapılması zorunlu olmakla birlikte, İİK'nın 89. maddesi kapsamında düzenlenen haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ancak yasal süresi içinde şikayet yoluyla mahkeme önüne getirilmesi halinde incelenebileceğinden kararda isabetsizlik bulunmamaktadır. İİK'nın 18/3. maddesi uyarınca, şikayetin niteliği itibariyle mahkemece duruşma açılarak tarafların delillerinin toplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekmekte ise de, kararın niteliği gereği bu husus sonuca etkili görülmemiştir....

Borçlunun icra emrinin tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Şikayet dilekçesinde öğrenme tarihinin belirtilmemiş olması halinde ise, en geç şikayet tarihinde tebliğden haberdar olduğunun kabulü gerekir. Öğrenme tarihinin aksi ise ancak, yazılı belgeyle ispatlanabilir ve bu konuda tanık dinlenerek sonuca gidilemez(Hukuk Genel Kurulunun 12.02.1969 tarih ve 1967/172- 107 sayılı kararı). Ayrıca tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiası da her türlü delille kanıtlanabilir(HGK. nun 2003/12- 600 E. – 2003/606 K.)....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2023 NUMARASI : 2023/178 ESAS- 2023/396 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ NEDENİYLE ŞİKAYET KARAR : DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstanbul 29. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2023/178 Esas- 2023/396 Karar sayılı ilamı ile; "1- Usulsüz tebligat şikayetinin KABULÜ ile; İstanbul 29. Müdürlüğünün 2022/27274 E. Sayılı icra dosyasında davacı adına gönderilen takibe konu ödeme emri tebliğ tarihinin 04/04/2023 tarihi olarak düzeltilmesine, iş bu tarih esas alınarak kesinleşme tarihinden önce davacı aleyhine konulmuş hacizlerin KALDIRILMASINA, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, " karar verilmiştir. Karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna müracaat edilmiş olup, ilk derece mahkemesince 20/06/2023 günlü ek kararla; ''Yapılan incelemede mahkememiz kararı İİK'nın 363. maddesi gereğince miktar itibariyle kesin karar olduğu...'' gerekçesi ile, ''Davalı vekili Av....

Maddesi uyarınca hasma tebliğ yasağı söz konusu olacaktır. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği taşınmaz hissedarına tebliğ edilmelidir. Taşınmaz hissedarına satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi, başlı başına ihalenin feshi sebebidir. Diğer taraftan, şikayetçiye satış ilanı tebliğ tarihinin 15/11/2022 olarak düzeltilmesi talep edilmiş ise de; şikayet 08/11/2022 tarihinde yapıldığından henüz gelmeyen bir tarih tebliğ tarihi olarak belirlenemeyeceğinden usulsüz tebliğ şikayeti kısmen kabul edilerek tebliğ tarihinin şikayet tarihi gibi 08/11/2022 olarak düzeltilmesine karar verilmiştir....

Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.” Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarih ve 1967/172-107 sayılı kararında da benimsendiği üzere, beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez....

    nun 89.maddesine göre gönderilen birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi tebligatlarının usulüne uygun yapılmadığını ileri sürerek, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan ''09.04.2014'' olarak düzeltilmesi isteğiyle şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile şikayetçiye çıkarılan 1.haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin 09/04/2014 olarak düzeltilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Hukuk Genel Kurulunun 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 esas ve 1991/344 karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere “..usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesi önüne getirmesi gereklidir”. Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....

      DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı ödeme emrinin usulsüz tebliği iddiası ile şikayete ve 7226 sayılı Yasanın geçici 2. maddesine dayalı takibin iptali istemine ilişkindir. Bu durumda usulsüz tebliğ şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Somut durumda açılan davada takipten ve ödeme emrinden 22/01/2021 tarihinde haberdar olunduğu bildirilmiştir. Alacaklı tarafından Muğla İcra Mahkemesinde dava konusu takibe ilişkin olarak temerrüt nedeniyle tahliye talebinde bulunulduğu, 2020/344 Esas sayı ile açılan davada duruşma davetiyesinin davacı borçlu şirkete 31/12/2020 tarihinde tebliğ edildiği açıktır. Bu husus istinaf dilekçesi ile davacı yanın da kabulündedir....

      UYAP Entegrasyonu