Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti den borçlu şirketin geçici olarak kapalı olduğu bilgisi alınarak evrakın mahalle muhtarına tebliğ edildiği, 2 nolu haber kağıdının muhatabın kapısına yapıştırıldığı, dolayısıyla tebliğ işleminde yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmış olmakla, usulsüz tebligat şikayetinin reddine" gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....

ŞİKAYET Borçlu icra mahkemesine başvurusunda; ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini, tebliğ memurunca gerekli araştırma ve tevsik işlemleri yapılmadan doğrudan işçi sıfatıyla bulunan kişiye tebliğ yapıldığını, takibi 31.08.2021 tarihinde öğrendiğini ileri sürerek tebliğ tarihinin 31.08.2021 tarihi olarak kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı, tebliğ evrakının borçlunun daimi çalışanına ismi de yazılmak suretiyle usulüne uygun tebliğ edildiğini ileri sürerek şikayetin reddine hükmedilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI A....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/12/2021 NUMARASI : 2021/1276 ESAS- 2021/1658 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ NEDENİ İLE ŞİKAYET KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu dava dilekçesinde özetle; İstanbul 9. İcra Müdürlüğü'nün 2020/28452 E. Sayılı dosyasında hakkında ilamsız takip yapıldığını, takip nedeni ile tarafına çıkarılan tebligat usulsüz olup, takipten 19/11/2021 tarihinde haberdar olduğunu beyanla; tebligat usulsüzlüğünün tespiti ile usulsüz yapılan ödeme emri, kıymet takdir raporu, davet mektubu ile dosyada yapılan tüm işlemlerin iptaline, icra takibi ve kıymet takdirinden 19/11/2021 tarihinde haberdar olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İstanbul 19....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından dava dışı Plaza Premium Group aleyhine yapılan takiple ilgili olarak çıkartılan ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiği, ödeme emrinin sehven şikayetçi 3.kişinin çalışanı tarafından alındığı iddiasıyla 3.kişinin usulsüz tebligatın iptaline ve tebligatın yapılmamış sayılmasına karar verilmesini istediği, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde de belirtildiği üzere ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayette bulunma hakkının takip dosyasının borçlusuna ait olduğu, dosyanın tarafı olmayan 3.kişinin borçluya yapılan tebliğ işleminin usulsüzlüğünü ileri süremeyeceği ancak tebligatı icra müdürlüğüne iade edebileceği anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Somut olayda davacıya gönderilen birinci haciz ihbarnamesi, tebliğ evrakındaki posta memuru kaşesine göre, bilinen en son adrese tebliğ yapılmaksızın doğrudan Teb.K.21/2. Maddesine göre mernis adresine yapılmış olup bu tebliğin usulsüz olduğu açıktır. Ancak; ikinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi ise 14.11.2018 olup, her ne kadar davacı tarafça 21.11.2018 tarihinde usulüne aykırı tebligatları muhtarlıktan alarak ihbarnamelerden haberdar olduğu ve bu tarihte itiraz ettiği beyan edilmiş ise de dosya kapsamında bu itiraza rastlanılmadığı, üçüncü haciz ihbarnamesine 10.12.2018 tarihli itirazının bulunduğu gibi davacının usulsüzlüğünü iddia ettiği ihbarname tebliğlerinin iptali yönünde usulsüz tebliğleri öğrendiğini beyan ettiği 21.11.2018 tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye yapılmış bir şikayeti de mevcut değildir. Dolayısı ile birinci haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğine yönelik olarak, usulüne uygun tebliğ edildiği anlaşılan 2....

    İcra Müdürlüğü'nün 2015/1045 Esas sayılı dosyasıyla ilgili yargılama yapıldığı, şikayet dilekçesinin şikayet eden / sanığa 26.10.2016 tarihinde tebliğ edildiği, 11.07.2017 tarihli duruşmaya katılan şikayet eden / sanık T1'ın atılı suçlamayla ilgili savunma yaptığı, Osmaniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/621 Esas ve 2019/673 Karar sayılı dosyasıyla açılan tasarrufun iptali davasına ilişkin dava dilekçesinin şikayet edene 23 Haziran 2016 tarihinde tebliğ edildiği, T1 vekilinin 14/03/2019 tarihinde dosyaya vekaletname sunarak bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarda bulunduğu, Gökhan vekilinin bu dosyada usulsüz tebliğe ilişkin bir beyan ve itirazının yer almadığı, yine dosya kapsamında davalıya ve vekiline çeşitli tarihlerde tebligatlar yapıldığı, bu halde şikayete konu tebligatlar usulsüz olsa bile şikayet edenin her üç dosyaya en geç Osmaniye 1....

    İcra Müdürlüğünün 2021/10474 Esas sayılı takip dosyası İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacıya çıkartılan 08/03/2022 tarihli tebliğ mazbatasının incelenmesinde aynı konutta oturduğu Ertan Nazik'e tebliğ edildiği Ertan Nazik'in ise dosya borçlusu olduğu, Bu haliyle yapılan tebliğ işleminin 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 39. maddesinde belirtilen hasma tebliğ yasağına aykırı olup usulsüz olduğu gerekçesiyle, 89/1 haciz ihbarnamesinin ıttıla tarihinin 12/09/2022 olduğunun kabulüne ile 89/1 ihbarı kesinleşmeden gönderilen 89/2 ve 89/3 ihbarnamelerinin iptaline ve şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılması ve borçlu sıfatının silinmesine karar verildiği görülmüştür....

    Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, aksine yazılı bir delil olmadıkça, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, itirazlarının yanında ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu da ileri sürdüğü halde, mahkemece bu konuda olumlu ya da olumsuz herhangi bir hüküm tesis edilmediği görülmektedir. Mahkemece, öncelikle yapılan tebliğin usulsüz olduğuna ilişkin şikayetin incelenerek tebligatın usulsüz olduğu sonucuna varılması halinde, tebligat tarihinin TK.'...

      Davacı borçlu şirket vekilinin 02/02/2022 tarihli celsede usulsüz tebligatları sisteme yüklendikleri 05/10/2021 tarihinde öğrendiklerini beyan ettiği, usulsüz tebligat şikayetin İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde şikayette bulunması gerektiği, davacı borçlu şirket vekilince 7 günden sonra 16/11/2021 tarihinde usulsüz tebligat şikayetinde bulunduğu, davacı vekilince usulsüz tebligatı öğrendiği tarihten itibaren süresi içerisinde şikayette bulunmadığı, mahkemece şikayetin süreden reddine kararının yerinde olduğu, diğer şikayet sebeplerinin ise usulsüz tebligatı öğrenme tarihinden itibaren usule uygun hale geldiğinden mahkemece bu talebi yönünden reddine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

      Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine ait olup, ihalenin feshini isteyen şikayetçinin, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu da, ayrıca ve açıkça ileri sürmediği sürece, bu husus kamu düzeninden olmadığından, mahkemece resen fesih nedeni olarak incelenemez. Borçlu şirketin 27.3.2019 havale tarihli şikayet dilekçesinin incelenmesinde; borçlu şirkete yapılan satış ilanı tebliğ usulsüzlüğünün açıkça fesih nedeni olarak ileri sürülmediği, sadece satış ilanının taşınmazların hissedarlarının tümüne ve yasada belirtilen kişilere usulüne uygun tebliğ edilmediğinin iddia edildiği, borçlu şirket adına çıkartılan ilan tebligatının usulsüz olduğunun ilk kez 18.11.2019 tarihli beyan dilekçesi ile ileri sürüldüğü, tebligatın neden usulsüz olduğuna ilişkin açıklamanın ise 24.02.2020 tarihli beyan dilekçesi ile yapıldığı anlaşılmaktadır....

        UYAP Entegrasyonu