Bu nedenle yapılan tebligat usulsüz olduğundan, ilamın davacı vekiline tebliğ edilerek temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R 1. Davacı ... terekesine atanan temsilci ... davada kendisini vekille temsil ettirmesine rağmen gerekçeli kararın, vekil yerine asile tebliğ edildiği ve bu haliyle 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun, vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerektiği hükmünü içeren 11. maddesine göre söz konusu tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından, gerekçeli kararın Avukat ... ...'e 7201 sayılı Tebligat Kanunu ile Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenmesi, 2. Çekişmeli taşınmazlardan bir kısmının hükmen tesciline dair ......
Ayrıca en yakın komşu ...’a haber verilmiştir.” şerhi verilerek, “No 117 ... ... / ...” adresinde tebliğ edilmiş olup, tebligat mazbatasına davalının tevziat saatleri içerisinde nerede olduğu, adresinden geçici olarak mı, yoksa sürekli olarak mı ayrıldığı hususlarının yazılmamış olması nedeniyle söz konusu tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından; Gerekçeli kararın, davalı ...’a, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun biçimde tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenilmesi ve bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Yerel Mahkemeye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 22.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
e mahkeme huzurunda beyan ettiği adrese değil de daha önceden dava dilekçesinin tebliğ edildiği adrese şartları oluşmadan Tebligat Kanunu'nun 35.maddesine göre tebliği usulsüz olup, hükmün ve davacı vekilinin temyiz dilekçesinin adı geçen davalının 11.06.2008 tarihli duruşmada belirttiği adresine normal yoldan tebliğ edilmesi, bu yolla tebliğin sağlanamaması halinde ise söz konusu adrese Tebligat Kanunu'nun 35.maddesine göre tebligat yapılarak ve gerekli yasal sürelerin dolmasına müteakip yeniden gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu haliyle yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından, gerekçeli karar ve temyiz dilekçesinin anılan dahili davalıya 7201 sayılı Tebligat Kanunu ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
e yapılan tebligat usulsüz olduğundan, davalının mernis adresi araştırıldıktan sonra yargıtay onama ilamının adı geçene usulüne uygun olarak tebliğ edilerek karar düzeltme süresi beklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,07/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu itibarla; davacı tarafın temyiz dilekçesinin davalı tarafa yapılan tebligat usulsüz olduğundan, temyiz dilekçesinin davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilerek, temyiz süresi beklendikten sonra, ayrıca yukarıda anılan kaçak elektrik tüketim tahakkuk belgelerinin dosyasına konularak, dosyanın temyiz incelemesine esas olmak üzere Dairemize gönderilmesi için mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 17.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Daha sonra 30/12/2014 tarihli dilekçesinde ise, icra dosyasına yapılan itirazın kabul edilmediğini, icra müdürlüğü nezdinde yapılan aramalara rağmen dosya bulunamadığından ... üzerinden gönderilen ve ... tebligat bilgilerinden, usulsüz tebligat hükmünde olsa da, tebliğ tarihinin 18/12/2014 olarak kayıtlı olması nedeniyle bu tarihe göre yapılan itirazlarının süresinde olduğunu, daha sonra dosya muhteviyatı incelendiğinde borçlular ile birlikte oturmayan ve tanınmayan bir şahıs tarafından tebligatların alındığının öğrenildiğini, öğrenme tarihi 23/12/2014 olduğundan bu tarihin esas alınması gerektiğini belirtmiştir. Alacaklı vekili de cevap dilekçesinde, benzer şekilde dosyada işlem yapmak istediklerinde icra dosyasının bulunamadığı hususunu doğrulamıştır....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından Araklı İcra Müdürlüğünün 2020/205 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili aleyhine icra takibi yapıldığını, takipte ödeme emrinin tebligat kanununun 21/2. maddesi uyarınca tebliğ edildiğini, ancak söz konusu tebligatın ihbarnamenin kapıya yapıştırılmaması nedeniyle usulsüz olduğunu, öte yandan ödeme emrinin takip talebine aykırı olacak şekilde düzenlenmesi nedeniyle iptalinin gerektiğini ileri sürerek tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 08.06.2021 olarak düzeltilmesine ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia ve dosya kapsamına göre; "Talep, usulsüz tebligata yönelik memur işlemi şikayeti, usulsüz tebligat nedeniyle takip henüz kesinleşmediğinden hacizlerin kaldırılması gerektiği ve takibe aykırı şekilde ödeme emri hazırlandığından bahisle ödeme emrinin iptali istemi noktalarındadır....
Bunun üzerine mahkemece sicil kaydında davalı adresi Bağcılar olmasına rağmen Esenler adresine TK'nın 35. maddesine göre gönderilmiş, bu tebligat da aynı açıklama ile iade edilmiştir. Bunun üzerine yeniden aynı yanlış adrese tebligat gönderilmiş, bu kez TK'nın 35. maddesine göre tebligat yapılmıştır. Mahkemece 07.10.2020 tarihli duruşmada davalının yokluğunda tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmesine rağmen, davalı tarafa ticari defter ibrazı hususunda tebligat yapılmamış, bilirkişi raporu da aynı adrese TK'nın 35. maddesine göre gönderilerek davalıya tebliğ edilememiş, buna rağmen doğru adrese tebligat çıkarılmayarak davalının yokluğunda karar verilmiştir. Mahkemece TK'nın 35. maddesine göre tebligat yapılan adres, davalının bilinen adresi olmadığı gibi ticaret sicilinde kayıtlı olan adres de değildir....