WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

No:50, Çayırova/Kocaeli" olduğu, borçlu şirketin adres kayıt sistemindeki adresine 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2.maddesi gereğince tebligat yapılması gerekirken usul ve yasaya aykırı olarak Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebligatın yapıldığı, bu itibarla davacıya yapılan icra emri tebligatının usulsüz olduğu, davacının usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin dava tarihi 23/09/2019 olduğu kabul edilerek davanın kabulüne, öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine" dair karar verilmiştir....

Davalı tarafça verilen temyiz dilekçesinin tebliği için davacı vekiline çıkartılan tebligat, muhatabın o yerde bulunmadığına dair bir kayıt yazılmaksızın sekreterine tebliğ edilmiştir. Bu nedenle yapılan tebligat usulsüz olduğundan, temyiz dilekçesinin davacı vekiline tebliğ edilerek temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 14.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Davalılardan ...’a hükmün, tespit edilen mernis adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre tebliğ edildiği kabul edilerek dosya Dairemize gönderilmiştir. Ancak tebligatta evrakın muhatabın mernis adresinde kapısına yapıştırıldığına ilişkin meşruat yazılmamıştır. Bu şekilde yapılmış bir tebligat usulsüzdür....

      Bu nedenle yapılan tebligat usulsüz olduğundan; ilamın davalı vekiline usulünce tebliğ edilmesi ve temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 14.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Davalılar vekili 21.10.2016 tarihli dilekçeyle, gerekçeli karar tebliğinin usulsüz olduğunu, zira Adem Ocak isminde bir çalışanı bulunmadığını, SGK kayıtlarına göre çalışan elemanının yalnızca Avukat Selen Mutlu olup, tebligat yapılan Adem Ocak’ın ise başka bir avukat çalışanı olduğunu ileri sürerek kesinleşme şerhinin kaldırılmasını ve gerekçeli kararın yeniden usulüne uygun şekilde tarafına tebliğini istemiştir. Mahkemece, karar tebliğinin usulüne uygun olduğu gerekçesiyle 24.10.2016 tarihli ek karar ile davalılar vekilinin talebinin reddine karar verilmiştir. Ne var ki; davalılar vekilinin ibraz ettiği belgelerden tebligat yapılan Adem Ocak’ın davalılar vekilinin çalışanı olmadığı, adı geçenin davalılar vekilinin çalışanı olduğu yönünde bir delil de bulunmadığı, davalılar vekiline yapılan gerekçeli karar tebliğinin usulsüz olduğu anlaşılmaktadır....

          Maddesi ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30/1. maddesine gereğince bilgisi alınan kişinin komşu, yönetici yada kapıcı olup olmadığı tespit edilmeksizin yapıldığı için bu hali ile tebligat işlemi usulsüz olduğu anlaşılmakla usulsüz tebligat şikayetinin kabülü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğ tarihinin 21.01.2021 olarak düzeltilmesine, düzeltilen tebliğ tarihine göre takip kesinleşmeden icra müdürlüğünce şikayet eden borçlunun banka hesaplarına konulmuş hacizler olduğu anlaşılmakla 21.01.2021 tarihinden önce takip dosyasında konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuran İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı/ borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

            Hukuk Dairesince ".... ortaklığın giderilmesi istemli davada davacıya yapılan tebligatların usulsüz olduğu belirtilerek, ortaklığın giderilmesine ilişkin hükmün temyizi için davacılara imkan verilmesi, temyiz edildiği takdirde sonucunun beklenmesi ve sonrasında bir karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle istinaf isteminin kabulüne karar verildiğini, ilk derece mahkemesinin 12.07.2017 tarihli ara kararı ile kendilerine ortaklığın giderilmesi dosyasının temyiz edilmesi için süre verildiğini, tapu iptali ve tescil davasında yapılan araştırma sonucunda eldeki dosyada dava dilekçesi ve gerekçeli kararının tebliğ edildiği tarihlerde müvekkilinin usulsüz tebliğlerin yapıldığı Caferbey Köyünde ikamet etmediğinin emniyet araştırması ve muhtarlık kayıtları ile tespit edildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanununun; “Usulüne aykırı tebliğin hükmü” kenar başlıklı 32. maddesinde ise, “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş...

              gibi çekleri takibe koymaya yetkisinin de olmadığını belirterek usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile öğrenme tarihi olan 28/01/2020 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine, icra takibinin ve ödeme emrinin iptaline, davalının asıl alacak üzerinden %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

              borçlunun işyeri adresine çıkartıldığı ve sekreter Ceren Elmas imzasına tebliğ edildiğinin görüldüğü, tebliğ işlemleri bu hali ile Tebligat Kanunu'nun 17. maddesine göre yapılmış ise de; tebliğ anında muhatabın orada bulunmadığı hususu tespit edilmeden doğrudan çalışan olduğu belirtilen kişiye yapılmış olduğundan tebligat, anılan madde hükmüne aykırı olmakla usulsüz olduğundan, usulsüz tebliğ şikayetinin kabul edilerek borçlunun tebliğe muttali olduğunu beyan ettiği tarihin (22/12/2014) tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine ve kabul edilecek tebliğ tarihine göre yetkiye ve borca itirazlarının esası yönünden inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle mahkeme kararının bozulduğu anlaşılmıştır....

                tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu vekili, müvekkili aleyhine başlatılan ilamlı takipten 07/03/2016 tarihinde haberdar olduklarını, takibin usulsüz tebligat sonucu kesinleştirildiğini, icra emrinin tebliğ edildiği.......... müvekkiline vekillik yapmadığını, adı geçen Avukata yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, ayrıca icra takibinde alacaklı olarak görüne.............tüzel kişiliği olmadığını belirterek takibin iptali ile hacizlerin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece tebligat yapılan Avukatın adının ilamda yazılı olmadığı gibi vekil olarak da görev yaptığına ilişkin bir bilgi bulunmadığı dolayısıyla icra emri tebligatının usulsüz olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne karar verilmiş, hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamı incelendiğnde;...........30.06.2015 tarihli yazı cevabına göre takibe dayanak ...................

                  UYAP Entegrasyonu