Dava ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin icra takip dosyasını öğrenme tarihi olan 24/09/2021 tarihi olarak düzeltilmesi istemine ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun “Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat” başlıklı 16. maddesine göre “Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır.” Tebliğ tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Tebligat Tüzüğünün 22/1. maddesinde ise “Kendisine tebligat yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ, ailesi efradından veya hizmetçi ve uşak gibi müstahdemlerden birine yapılır.” hükmüne yer verilmiştir....
Tebligat Kanunu’nun 35. maddesi ve Tebligat Yönetmeliği'nin 57. maddesi gereğince ticaret siciline bildirilen adrese TK' nun 35. madde gereğince tebligat yapılabilmesi için söz konusu adrese öncelikle normal usullere göre tebligat çıkartılıp bilâ tebliğ dönmesi halinde 35. maddedeki tebliğ prosedürünün işletilmesi gerekir. Somut olayda, borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı “... Sitesi ... Sk. A Blok No: 18 ...” adresine çıkarılan satış ilanı tebligatının, Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereğince 07.9.2015 tarihinde tebliğ edildiği, ancak borçlu şirkete bu tebligattan önce çıkartılmış ve iade edilmiş bir tebligat bulunmadığı anlaşıldığından TK'nun 35/4. maddesine göre yapılan tebligatın usulsüz olduğunun kabulü gerekir. Bununla birlikte, borçlu şirkete 02.9.2015 tarihinde de, "Şirket yetkilisi ... imzasına tebliğ" şerhi ile satış ilanı tebliğ edilmiş ise de; borçlunun şikayet dilekçesinde, bu tebligattaki yetkili imzasına itiraz ettiği anlaşılmıştır....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı/ borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket aleyhine Küçükçekmece 4.İcra Müdürlüğünün 2021/11304 esas sayılı dosyasından takip başlatıldığını, müvekkil şirkete ödeme emri gönderildiğini, tebligatın adreste tevziat saatlerinde muhatap bulunmadığından bahisle tebligat kanununa aykırı olarak muhtara bırakılarak kesinleştiğini, tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkilinin takipten haberdar olamadığını, yasal süresi içinde borca itiraz edemediğini, takibe konu kira sözleşmesindeki adresin tebligat adresinden farklı olduğunu ileri sürerek, usulsüz tebligat nedeniyle ıttıla tarihi olan 18/08/2021 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulünü talep etmiştir....
Ayrıca Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesinde; "Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır, ayrıca başkaca adres araştırması yapılmaz. 79. maddenin ikinci fıkrasına göre renkli bastırılan tebligat zarfında, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese tebligat yapılacağına dair meşruhata yer verilir" hükmü yer almaktadır. Bu yönetmeliğe göre; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna ve bu adrese tebligat yapılacağına dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunludur....
Tebligat, Muhittin mahalle muhtarı imzasına ............. tarihinde teslim edilmiş olup 2 nolu haber kağıdı kapısına yapıştırılmıştır. Ayrıca en yakın komşu Kadir Yalçın haber verilmiştir.” şerhiyle tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Tebligat parçasında, muhatabın adresinden geçici olarak ayrıldığı ve tevziat saatlerinden sonra geleceği “tevsik edilmeden” yapılan ödeme emri tebliği Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre usulsüzdür. Bu bahiste borçlunun tebliğ işleminin usulsüz olduğuna ilişkin şikayeti haklı bulunmakla şikayetin kabulüne, Çorlu 4....
İcra Müdürlüğünün 2021/1520 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davacı borçluya yapılan ödeme emri tebligatının TK'nun 21. maddesindeki usule uygun şekilde yapıldığından, usulsüz tebligat şikayetinin reddine, davacının sair tüm itirazlarının süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü şikayeti ile borca itiraz davasına ilişkindir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin kendisi hakkında iki ayrı takip yapıldığını e-devletten öğrendiğini, müvekkilinin usulsüz tebliğ nedeniyle mağdur olduğunu, tebligat gönderilen adresin müvekkilinin eski adresi olduğunu, müvekkilinin halen ailesi ile birlikte başka bir adreste oturduğunu, müvekkilinin kendisine tebligat yapılmadan dosyadan haberdar olması üzerine imzaya ve borca itiraz ettiği halde Mahkemece davanın süre yönünden reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, tebliğin usulsüz olduğunu, takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, borcunun da bulunmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. İİK'nın 168/4- 5. maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
08:00 akşam 18:00 olduğunu, hafta içi çalışma saatleri içerisinde müvekkili şirket adresinin kapalı olması gibi bir durumun mümkün olmadığını, direkt olarak muhtara tebliğ edilmesinin yapılan tebligatı usulsüz hale getirdiğini, yapılan bu usulsüz tebligat nedeniyle müvekkili şirketin itiraz süresini kaçırdığını, şirket adına icra takibi başlatılması ve akabinde şirket adına kayıtlı 34 XX 148, 34 XX 548, 34 XX 237, 34 XX 245, 34 XX 836 plakalı araçlar üzerine haciz konulmasının müvekkili şirketin ticari itibarını zedelediğini beyan ederek, usulsüz yapılan tebligatın iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Maddesi uyarınca tebligat tarihi olarak KABULÜNE, İşlemlerin İcra Dairesince yerine getirilmesine, Usulsüz tebliğ kabulü ile süresinde verilen YETKİ İTİRAZININ KABULÜNE -HMK 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflarca talep edilmesi halinde takip dosyasının davacı yönünden yetkili DİYARBAKIR İCRA MÜDÜRLÜĞÜNE gönderilmesine, -Süresi içerisinde talep edilmemesi halinde HMK 20 maddesi uyarınca itiraz açısından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın resen ele alınmasına, -Yetki itirazı kabul edilmekle, davacının sair itirazların bu aşamada inceleme dışı tutulmasına, " dair karar verildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğü'ne ait 2019/19313 Esas sayılı dosyadan borçlu şirkete 13.06.2019 tarihinde tebliğ edilen ödeme emri tebligatının tüzel kişi temsilcisinin tebliğ anında adresinde bulunmaması nedeniyle muhatap ile aynı işyerinde çalıştığını beyan eden daimi işçisi Arif Şenkal imzasına tebliğ edildiği, şirket yetkilisine yapılamamış ise sıralı kişilere yapılamayan tebligatın tebliğ memurunca bunun nedenlerinin açıkça ve ayrıntılı olarak tebligat mazbatasında tutanakla tespit edilmediği görülmüş olup, davacı borçlu şirketin 08.08.2019 tarihinde takip dosyasına itiraz dilekçesi sunduğu, ödeme emrinden daha önce haberdar olduğuna ilişkin bilginin bulunmadığı, 08.08.2019 itiraz tarihi itibarıyla usulsüz tebligat şikayetinin süresinde olduğu, tebligatın usulsüz olması nedeniyle borçlunun usulsüz tebligat şikayetinin kabulü kararında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı, davalı alacaklının ilk derece mahkemesinde cevap dilekçesi...