Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava ve istinaf talep dilekçelerini tekrarla, davacı ile tebliğ olunan kişinin aynı konutta oturmadığı, tebliğin usulsüz olduğu iddiasını beyan etti. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayeti ile ödeme emri tebliğinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu 16. madde ile Tebligat Tüzüğü 22. Madde 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davacı yanın usulsüz tebligat şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine, sair itirazlarında süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....
Ancak davalı şirket vekilinin 08.12.2014 tarihli itiraz dilekçesi ile borca itiraz edildiği halde tebligatın usulsüzlüğünden bahsedilmediği gibi bu yönde icra mahkemesine şikayet başvurusunun da bulunduğundan bahsedilmemiştir. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabın tebligatı öğrenmesi halinde usulsüz tebligatın geçerli hale geleceğine amirdir. Davalı tarafın tebliğe haberdar olmasına rağmen bu yönde şikayet başvurusunun olmaması nedeniyle tebligat mazbatası üstündeki tarihin iflas ödeme emri tebliğ tarihi olarak kabulü gerekir. Dolayısı ile davalı tarafın vaki itirazının süresinde olmadığından hukuki sonuç doğurmayacağı ve iflas takibininkesinleştiğinin kabul edilmesi gerekirken, yerel mahkemece takibin kesinleşmediği gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmesi isabetsizdir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayetinin yanında sair itirazlara ilişkindir. Bursa 12. İcra Müdürlüğü'nün 2020/244 esas sayılı dosyasında, davalı-alacaklı tarafından davacı-borçlu hakkında taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacı-borçlu şirkete 17/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Borçlu şirketin tebligat adresinin, ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı bulunması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir....
Usulüne uygun tebligat bulunmaması halinde, HMK'nun 33. maddesi gereği, hukuki tavsif hakime ait olacağından, borçlunun dilekçesinde gecikmiş itiraz isteminde bulunması ile bağlı kalınmaksızın, tebligatın usulsüzlüğü ve Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereği, tebliğ tarihinin belirlenmesi yoluna gidilmelidir (HGK 5.6.1991 tarih ve 1991/12- 258E.-1991/344 K). Tebligat Kanunu'nun 10. maddesine göre "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. "Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik'in 16.maddesine göre "Tebligat, öncelikle tebliğ yapılacak şahsın bilinen en son adresinde yapılır. Bilinen en son adresin tespitinde, tebliğ isteyenin beyanı, muhatabın veya diğer ilgililerin bildirimleri ya da mevcut belgeler esas alınır." Tebligat Kanunu’nun 35/4. maddesi uyarınca daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; Mahkemesince; davacının usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımından reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; usulsüz tebliğe ilişkin açık taleplerine rağmen şikayet yasa yolu başvurusunu ve davayı reddeden yerel mahkemenin, delillerin takdirinde hataya düştüğünü, yerel mahkemenin 15 Mart 2022 günlü kararının istinaf yasa yolu ile esastan incelemesine ve kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık; genel haciz yolu ile usulsüz tebligat şikayetidir. Sakarya 3....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/12/2020 NUMARASI : 2020/626 ESAS 2020/684 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Mersin 1.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 30/12/2020 tarih 2020/626 Esas 2020/684 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davalı vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA: Davacı borçlu T1 vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 4.İcra Müdürlüğünün 2020/6678 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi yapıldığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin takibe ve ödeme emrine muttali olduğu 25/12/2020 tarihinde ödeme emrine karşı itiraz ettiğini ancak icra müdürlüğünce itirazın süresinde olmadığından reddine ve takibin devamına karar verildiğini, davalı tarafından, müvekkilinin mernis adresine tebligat gönderilmesini talep edildiğini ancak, icra dosyasında TK 21/1 maddesine göre gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu, TK 21/1 maddesinde öngörülen yol ve yöntemlere uyulmadan 21/2'ye göre tebligat...
Ne var ki, şikayetçi borçlunun şikayet dilekçesinde, tebligat adresinde faaliyet gösterdiğini iddia ettiği ve icra dosyası içerisinde mevcut 14/07/2020 tarihli haciz tutanağına göre davacı borçlu şirketin tebliğ adresinde faal olduğu, haciz işleminin bu adreste çalışan huzurunda uygulandığı sabit olup , şirket adreste faal olmasına rağmen şirketin adreste tanınmadığı yazılarak ilk çıkarılan tebligatın iade edilmesinin usulsüz olduğu, usulsüz tebligat esas alınarak davacıya TK. 35. maddeye göre tebliğ yapılmasının da usulsüz olduğu, davacının takipten beyan ettiği haciz tarihi olan 14/07/2020 tarihinden daha önceki bir tarihte haberdar olduğu hususunda delil bulunmadığı anlaşılmakla davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına , usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile, İSTANBUL 19....
Satış ilanının vekil yerine asile tebliği usulsüz olup, bu husus başlı başına ihalenin feshi sebebidir. Ayrıca; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32.maddesi gereğince tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir." Bu maddenin uygulanabilmesi için, muhataba usulsüz de olsa yapılmış bir tebligat olmalıdır. Herhangi bir tebligat yapılmamış veya tebligat çıkarılmasına rağmen tebliğ edilmeden iade edilmiş ise, anılan madde hükmü uygulanmaz. Borçlu vekili, takip dosyasından 5.5.2011 tarihinde fotokopi istemiş ise de, satış ilanı borçlu vekiline tebliğe çıkarılmadığından ve usulsüz de olsa bir tebliğ işlemi olmadığından, somut olayda Tebligat Kanunu'nun 32.maddesinin uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Dolayısıyla şikayetçi borçlunun ihale tarihinden önce satışı öğrenmiş olması, İİK.nun 127.maddesinde öngörülen satış ilanı tebliği koşulunun yerini getirildiği sonucunu doğurmaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte borçlu icra mahkemesine başvurarak, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayet ile bononun tahrifata uğradığından bahisle borca itiraz ettiği, mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti yönünden istemin kabulüne, tahrifat iddiasının yanında ayrıca faiz hususu da incelenerek bu konuda da karar verildiği görülmüştür. 6100 sayılı HMK.'...