Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesine göre yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu yönündeki gerekçe ile usulsüz tebligat şikayeti yönünden davanın reddine, Zaman aşımı itirazı yönünden yapılan değerlendirmede; Takip dosyası üzerinde yapılan incelemede, 10 yıllık zaman aşımı süresinin henüz dolmadığı yönündeki gerekçe ile zaman aşımı itirazı yönünden davanın reddine, Davacı borçlu hakkında örnek 7 ilamsız icra takibi başlatıldığı, bu tür takiplere karşı itirazların icra müdürlüğüne yapılması gerektiği, somut olayda da davacı şirket tarafından icra dosyasına usulsüz tebligat ve borca itiraz konulu itirazlarda bulunulduğu, takibin kesinleştiği, usulsüz tebligat yönünden inceleme yetkileri bulunmadığı gerekçesi ile talebin reddine karar verildiği, mahkemece de usulsüz tebligat şikayeti yönünden davanın reddine karar verildiği yönündeki gerekçeler ile davacının borca itiraz talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmüştür....

No:1/1 Lüleburgaz/Kırklareli" adresine normal tebligat çıkarıldığı ve muhatabın adresten taşındığı ve yeni adresinin belirlenemediği şerhi ile iade edilmesi üzerine bu kez alacaklı vekilinin talebi ile aynı adrese Tebligat Kanunu’nun 35/4.maddesine göre gönderilen ödeme emrinin 13/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/4. maddesinin açık düzenlemesi ve gerekçesi karşısında, borçlunun ticaret sicilinde kayıtlı bulunan adresinin, bilinen en son adresi olduğu, şikayetçi borçlu şirket tarafından da bu adresin Ticaret sicilinde kayıtlı olan adres olmadığı yönünde bir iddianın olmadığı, şirketin adresinin tebliğ evrakına doğru şekilde yazılmış olduğu ve tebligatın muhatabın kapısına yapıştırılmak suretiyle yapıldığı, bu haliyle Tebligat Kanunu’nun 35/4. maddesi uyarınca, 13/07/2020 tarihinde yapılan ödeme emri tebliğ işlemi usulüne uygun olmakla, borçlunun usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır....

Taraflar arasındaki kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ödeme emri tebligat usulsüzlüğü, kambiyo vasfına yönelik şikayet ile borca ve faize itiraz üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince borçlu şahıslar yönünden usulsüz tebligat şikayetinin reddi ile süresinde olmayan şikayet ve itirazın reddine; borçlu şirket yönünden şikayet ve itirazın reddine karar verilmiştir. Kararın borçlular tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince borçluların istinaf isteminin esastan reddine, mahkeme kararının kamu düzeni nedeniyle re'sen kaldırılmasına, istemin süreden reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlular tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

    Mahkemece;"Davacının usulsüz tebligat şikayetinin reddine, davacının yetkiye-zamanaşımına ve borca itiraza yönelik davasının süreden reddine, davacının senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayetin süreden reddine,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....

    Her ne kadar borçlu asil tarafından kıymet takdirine itiraz edilse de vekil ile takip edilen işlerde yukarıda belirtilen yasa maddeleri gereğince vekile tebligat yapılması zorunlu olduğundan ve kıymet takdiri raporu vekile tebliğ edilmediğinden usulsüz olup, asile yapılan tebligat sonucu itiraz ve şikayetler yönünden yasal süreler işlemeye başlamaz..." belirtildiği üzere vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Giresun İcra Müdürlüğü 2018/6710 Esas sayılı dosyasında kıymet takdir raporu da borçlu T1 vekiline tebliğ edildiği, süresi içerinde borçlu T1 tarafından kıymet takdirine itiraz edildiği, dosyada borçlu T1 vekilinin görevinin devam etmediğine dair bilgi ve belge olmadığı, nitekim 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. ve Tebligat Kanunu'nun Uygunlanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur....

    İcra Müdürlüğünün 2019/13180 Esas sayılı dosyasından müvekkiline ödeme emri gönderildiğini 01/10/2019 tarihinde öğrenmeleri üzerine 02/10/2019 tarihinde icra dosyasına itiraz dilekçesi gönderildiğini, müvekkiline gönderilen ödeme emrine ilişkin tebliğ mazbatasında, "şirket yetkilisinin işyeri dışında olduğunu beyan eden aynı adreste daimi çalışan" şerhi ve "Mücahit Öztürk" imzasının yer aldığını, müvekkilinin Mücahit Öztürk adına bir çalışanı olmadığını, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu belirterek, usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulü ile takibin devamına ilişkin işlemin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

    Söz konusu tebligat 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21 maddesine göre adresin bağlı bulunduğu mahalle muhtarına tebliğ edilerek 2 nolu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırılıp Komşu isim vermeyen Bayan haber verilmiştir." açıklaması ile tebligat işlemlerinin yapıldığı görülmüştür....

    Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; seçilen takip şekline göre, borçlunun, icra dairesine itiraz etmesinden ayrı olarak usulsüz tebligat şikayeti hususunda İcra Mahkemesine başvurması gereklidir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Nitekim Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2020/5677 E. 2020/8153 K....

    Davacı borçluya daha sonrasında ödeme emrinin tebliği için çıkartılan tebliğ zarfı üzerine, tebligatı çıkaran icra müdürlüğünce, Tebligat Yönetmeliği'nin 16/2. maddesine uygun olarak şerh verilmediği, tebliğ zarfı üzerinde adres hanesine yazılan "Mernis Adresi" ibaresine dayanılarak, tebliğ memuru tarafından, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre yapılan tebligatın usule aykırı olduğu ve bu haliyle tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmış ve usulsüz tebligata ilişkin şikayetin kabulüne, şikayetçi borçlu usulsüz tebligat işleminden 05/05/2016 tarihinde haberdar olduğunu bildirdiğinden ve bu tarihten önce ıttılaya ilişkin belge bulunmadığından davacı borçlu'ya yapıaln ödeme emrinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 05.05.2016 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmiştir....

    tebligat şikayetinin reddine karar verilmiştir....

    UYAP Entegrasyonu