Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

olmayan, Şeyma Evin isimli bir kişiye tebliğ edildiğini, tebliğ zarfı üzerinde muhatabın işte olması nedeniyle aynı konutta yakını yeğeni Şeyma Evin isimli bir kişiye tebligat yapıldığı şerhinin bulunduğunu öğrendiğini, müvekkilin kendisine usulsüz olarak yapılan tebligattan yani tebligatın usulsüz olduğundan 19/09/2022 tarihinde haberdar olduğunu, müvekkilinin bu güne kadar tebliğin 18/06/2022 tarihinde usulsüz olarak yapıldığını bilmediğini, müvekkiline ödeme emrinin kızı vasıtasıyla 29/06/2022 tarihinde alıştığını aynı gün müvekkilinin itiraz dilekçesi gönderdiğini ancak sonrasında itirazının usulsüz tebligat nedeniyle süresinde kabul edilmediğini öğrendiğini bu nedenle usulsüz tebligatın iptal edilerek ödeme emri ıttıla tarihinin 29/06/2022 olarak düzeltilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya bırakılmasına talep ve dava etmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ'nin 07/11/2022 tarih, 2022/502 Esas ve 2022/623 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA; 2- Usulsüz tebligat şikayetinin KABULÜNE, İstanbul Anadolu 14....

İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline çıkarılan ödeme emrinin 29/12/2013 tarihinde müvekkilin mernis adresi olmayan, kira sözleşmesinde belirlenen adreste TK na aykırı olarak Ahmet Koç isimli kişiye usulsüz tebligat yapıldığını, yenileme emri ve diğer tüm tebligatların TK hükümlerine aykırı olarak usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin mavi kart sahibi olduğunu, Türk Vatandaşlığından çıktığını, Almanya 'da ikamet ettiğini, kısa bir süre için Türkiye'ye geldiğini 06/06/2018 tarihinde Almanya'ya döndüğünü, bu tarihten sonra Türkiye'ye gelmediğini, Almanya'da ikamet etmesi nedeniyle icra takibinden 18/12/2018 tarihinde haberdar olduğunu beyan ederek, takibin durdurulmasını, usulsüz tebligat tebliğ tarihlerinin 18/12/2018 tarihi kabulünü, gecikmiş itirazlarının kabulünü talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/502 Esas sayılı dosyasından açılan usulsüz tebligat şikayeti dosyasının sonucu beklenmeksizin, bu dosya hiç değerlendirilmeksizin, dosya üzerinden yapılan inceleme ile, takip dosyasındaki tebligatların usulüne uygun olduğu belirtilerek, gecikmiş itirazın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece yapılması gereken Bodrum 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/502 Esas sayılı dosyasından açılan usulsüz tebligat şikayeti dosyasının sonucu beklenerek, bu davada verilen karara göre gecikmiş itiraz davasının değerlendirilerek, karar verilmesinden ibarettir....

in 02.04.2012 tarihinde usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca itirazlarını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetçiye yapılan tebligatın usulsüz olduğu tespit edildikten sonra, icra dosyasında şikayetçinin süresinde borca itiraz etmiş olması sebebi ile usulsüz tebligat şikayetini ileri sürmekte hukuki yararı olmadığından davanın reddine karar verildiği görülmektedir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32.maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

    Maddesinde tebliğ yapılacak kişilerin bulunmaması durumunda bu husus tebliğ mazbatasında belirtilmesi gerektiğini, tebligatı alamaya yetkili kişilerin kim olduğu araştırılmadan, yetkili kişilerin bulunmama nedenleri belirtilmeden, tebligatın muhatabı olan tüzel kişinin temsilcisinden sonra gelen bir kimse veya evrak müdürü gibi birisinin olup olmadığı tespit edilmeden yapılan tebligat usulsüz olduğunu, iş bu sebeple Tebligat Kanununun 32. maddesi gereğince ödeme emrine ilişkin olarak yapılan tebligat usulsüz yapıldığından ve müvekkili şirkete gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin 17.09.2021 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi ve icra dosyasına yapılan itirazımızın süresi içerisinde yapıldığının tespit edilmesi,faturaya ilişkin bedele, borca, ferilerine, faiz türü ile işlemiş faiz oranına itirazlarımızın kabulüne karar verilmesi amacıyla iş bu davayı açma zarureti doğduğunu, usulsüz olarak yapılan bu tebliğ sonucu yapılan takibe itiraz edemediğinden hakkında yapılan takip usulsüz...

    SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı açmış olduğu 15.08.2019 tarihli dilekçesiyle usulsüz tebliğ nedeni ile ödeme emrinin tebliği tarihinin davacıların icra dosyasını öğrenme tarihi olan 08.08.2019 tarihi olarak düzeltilmesini ve borca ve tüm ferilerine itiraz süresinde olduğunun kabul edilmesini istediğini, davacının dilekçesinde belirttiği usulsüz tebligat söylemi gerçeği yansıtmadığını, tebligatlar süresi içinde ve usule uygun olarak yapıldığını, borçlu T1'ya yapılan tebligat dosyanın diğer borçlusu Safiye Ekiz tarafından alındığını, Safiye Ekiz aynı zamanda borçlunun yengesi olup aynı adreste birlikte kaldıkları için T1'ya yapılan tebligatı aldığını, aynı adreste birlikte kaldıkları için borçlunun yapılan tebligattan haberi olmaması mümkün olmadığını, borçlu T2'ya yapılan tebligat bizzat borçlunun kendisine tebliğ edilmiş ve imzası alındığını, T2'nın mernis adresine yapılan tebligattan posta memuru bizzat kendi imzasına evrakı teslim ettiğini, mernis adresinde ilgilinin...

    İcra Mahkemesi'nin 27/05/2021 tarih 2021/721 Esas 2021/1003 karar sayılı kararı ile ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun tespiti ile tebliğ tarihinin 19/04/2021 olarak düzeltilmesine ve borca yönelik itirazın icra dairesine yapılması gerektiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, bu karara göre icra dosyasına itiraz dilekçesi sunulduğunu icra dairesi tarafından talebin reddi ile takibin devamına karar verildiğini, yaptıkları başvurunun gecikmiş itiraz talebi olduğunu, tebliğatın usulsüz olduğu 27/05/2021 tarihinde tespit edilmişken 7 günlük itiraz süresinin 19/04/2021 tarihinden başlatılmasının şirketin hak kaybına uğramasına sebep olduğunu, 19/04/2021 tarihinde tebliğatın usulsüz olduğunun taraflarınca bilinmediğini, bu hususun mahkeme kararı ile tespit edildiğini ancak lehlerine olması gerekirken aleyhlerine bir durum doğmasına sebep olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılması ile gecikmiş itiraz talebinin kabulüne, ilamsız icra takibinin...

    Borçlu vekilinin mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanması, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile 7201 sayılı Yasa'nın 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir (HGK'nun 05/10/2001 tarih ve 2001/12-258 esas, 20018344 sayılı kararı). 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öte yandan borçlunun kendisine gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması gereklidir (HGK'nun 05/06/1991 tarih ve 91/12-258 E., 91/344 sayılı kararı)....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Borçluya yapılan bu tebligat, (şeklen) Tebligat Kanunu'nun 16. ve 20. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 25. maddesi uyarınca usulüne uygundur. Ancak Kolluk araştırmasına göre kendisine tebligat yapılan Yusuf Karapıçak'ın tebliğ yapılan tarihte muhatap ile aynı adreste oturmadığı tespit edilmiştir. Bu bakımdan ödeme emrinin muhataba tebliği usulsüzdür. Ancak her ne kadar ödeme emrinin tebliği bu haliyle usulsüz olsa da davacı borçluya 04.11.2019 tarihinde103 davetiyesi tebliğ edilmiştir ve dava dilekçesinde 103 davetiyesine ilişkin usulsüz tebligat şikayetinin bulunmamaktadır. Bu husus Samsun BAM. 4.HD nin 2020/698 E, 2020/750 k s.lı kaldırma ilamı ile de tespit edilmiştir. Bu durumda borçlunun ödeme emrinden en geç 103 davetiye tebliği ile haberdar olduğu kabul edilir. (İstanbul BAM 21.HD. E.: 2021/113 , K: 2021/1727 Karar; İzmir Bam 8....

      UYAP Entegrasyonu