Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte İİK 89/1, 89/2, 89/3 haciz ihbarnamelerine itiraz etmeyen 3. şahsın usulsüz tebligat şikayeti ile hacizlerin kaldırılması talebine ilişkindir. Erdemli İcra Dairesinin 2018/3467 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; şikayetçi 3....

No:41 Ulukışla/Niğde adresinde ikamet ettiği görüldüğünden mahkemenin salt kolluk araştırmasına dayalı tebligat usulsüzlüğüne ilişkin kabulünün isabetli olmadığı görülmüştür. Davalı vekilinin istinaf talebi yönünden yapılan incelemede; Mahkemece davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, takip dosyasında davacıya yapılan ödeme emri tebligatının takibin e-devlet üzerinden öğrenildiği tarih olarak bildirilen 14/02/2022 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmiş ise de, davacının dava dilekçesinde 103 davetiyesi tebliğinin usulsüz olduğuna ilişkin bir iddiada bulunmamasına rağmen, mahkemece 103 davetiyesinin de ödeme emri ile aynı adrese ve aynı tebliğ şerhi ile usulsüz tebliğ edildiği kabul edilerek ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

Davacı borçlu hakkındaki takibin iptaline karar verildiğinden usulsüz tebligat şikayeti ve icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz hakkında karar verilmesinin herhangi bir etkisinin bulunmadığı değerlendirilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesi'nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur. B....

    DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti ve Gecikmiş İtiraz KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Gümüşhane İcra Müdürlüğünün 2021/637 Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibi uyarınca gönderilen ödeme emrinin usule aykırı şekilde tebliğ edildiğini, müvekkilinin tebliğ işleminden 18.05.2021 tarihinde haberdar olduğunu, öte yandan usulsüz tebligat şikayetinin reddi halinde gecikmiş itiraz talebinde bulunduklarını ileri sürerek öncelikle usulsüz tebligat şikayetinin kabulüyle tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine aksi halde gecikmiş itiraz talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    bir ilama da dayanak olduğu gözetilerek ve davalıya yapılmış herhangi bir araç satışının mevzu bahis olmaması ve nitekim icra takibine konu aracın da bilgilerinin davalıca belirtilmemiş olması nedeniyle sayın mahkemenizce takdir edilecek muhtemel borca yetecek kadar tutarda davalının taşınır taşınmaz malları üzerine ihtiyati haciz şerhinin işlenmesini, davacı ile davalı arasında icra takibine dayanak bedel üzerinden bir araç satışı söz konusu olmadığından, davalının davacıdan alacaklı olabileceği herhangi araç satışına konu durum bulunmadığından ve usulsüz tebligat şikayeti neticesinde ödeme emrinin iptal edilmesi ile icra takibinin kesinleşmediği sabit olduğundan Bakırköy ......

      Mahkemece, borçlunun süresinde satış istenmediğinden haczin düştüğü iddiası ve tebligat usulsüzlüğüne yönelik şikayetinin, 10/07/2015 tarihinde, 2015/37 Esas – 157 Karar sayılı dosyası ile reddedildiği, ancak aynı kararda meskeniyet şikayeti yönünden dosyanın tefrik edilerek, iş bu temyiz incelemesine esas kararın verildiği 2015/169 Esasına kaydedildiği esastan incelenmek suretiyle meskeniyet şikayetinin reddine karar verildiği görülmektedir. Dairemizce 2015/37 Esas-2015/157 Karar sayılı dosya getirtilerek incelenmiş olmakla kararın taraf vekillerine tefhim edildiği halde temyiz edilmediği tespit edilmiştir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçluya şikayete konu taşınmaz haczini bildiren tebligat, 14/03/2013 tarihinde yapılmıştır....

        İlk derece mahkemesince; meskeniyet ve taşkın haciz şikayetlerinin hak düşürücü süre nedeniyle reddine, dair karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf (süre tutum )dilekçesinde özetle; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren istinaf dilekçesi sunacağını, süre tutum talebinin kabulüne, mahkeme kararının kaldırılması istemine ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, meskeniyet iddiasına ilişkin haczedilmezlik şikayeti ile taşkın haciz istemine ilişkindir. İİK'nun 4. maddesi gereğince takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Anılan yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir ve mahkemece re'sen gözetilmelidir (HGK. 21.03.2001 Tarih, 2001/12- 235). Yasada, koşulların oluşması halinde İİK'nun 79 ve 360. maddeleri bu husustaki yetkiyle ilgili istisnalardır....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Davacı taraf talep edilen alacak miktarını aşar şekilde müvekkilere ait taşınmazlar ve araçlar üzerine haciz konulduğunu beyanla, kıymet takdiri yapılan 7 adet taşınmaz dışındaki tüm hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. Davacıların iddiası taşkın hacze yönelik olup, taşkın haciz iddiasının da İİK'nun 85/1.fıkrada düzenlendiği,İİK'nun 363/1.maddesi gereğince söz konusu maddeye ilişkin şikayetlerin kesin olduğu anlaşılmakla, İİK 363/1 maddesi gereği davacılar vekilinin istinaf talebinin usulden reddine oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde borçlunun, 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek meskeniyet şikayetinde bulunduğu, mahkemece tebliğ işleminin usulüne uygun olduğundan bahisle meskeniyet şikayetinin süreden reddine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendinde yer alan, haline münasip evin haczedilmezliği şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar....

          Somut olayda, borçlunun usulsüz tebligat şikayeti üzerine takibin durdurulması, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, İİK'nun 361. maddesi koşullarının oluştuğunun kabulü için yeterli olmadığı gibi takibin kesinleşmemiş olması da haciz işlemi sırasında borçlu tarafından ödenen ve alacaklı tarafından tahsil edilen paranın iadesini gerektirmez. O halde, mahkemece şikayetin yukarıda belirtilen nedenlerle kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu