Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetine ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesinin 1. fıkrasına göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın tebligat çıkarılan adreste ikamet etmekle birlikte, geçici olarak adreste bulunmadığının ve nedeninin, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin tespiti ile bu tespitin tebliğ evrakına yazılması ve tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir. Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30. maddesi, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevini yüklemiştir....

usulsüz olduğundan icra müdürlüğünün haciz işlemlerini iptal ettiğini, alacaklının şikayeti üzerine Beykoz İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/109 esas - 2017/221 karar sayılı kararı ile senet üzerinde imza olmadığından kambiyo senetlerine mahsus takip yapılamayacağına ve tebligat usulsüz olması nedeniyle şikayetin reddine karar verdiği, bunun üzerine murise ilamsız takiplere özgü ödeme emri gönderildiğini, murisin 1947 doğumlu olduğunu, okuma ve yazması olmadığını, ayrıca ileri düzeyde alzhemier hastası olduğunu, murisin Beykoz'daki adresine yapılan tebligat usulsüz olduğundan ve iptal edilmesinden sonra murisin Giresin Tirebolu'ya gittiğini, burada hastalığının ileri düzeyde olduğunu, kendisine bakıcıların baktığını, her ne kadar kendisine 22/06/2017 tarihinde ilamsız takipte ödeme emri gönderilmiş ve tebliğ edilmiş ise de tebligatın usulsüz olduğunu Tebligat Yönetmeliğinin 37. maddeye aykırı olduğunu, murisin 02/08/2018 tarihinde vefatından sonra takibin mirasçı olan müvekkillerine yöneltilerek...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 30/06/2015 tarih, 2015/15169 Esas - 2015/18431 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlular usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte sari itiraz ve şikayetlerini ileri sürmüşler, mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilerek ödeme emrinin iptaline karar verilmiş, kabul edilen öğrenme tarihine göre süresinde olduğu anlaşılan diğer itiraz ve şikayetler hakkında ise hüküm kurulmamıştır.Tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilip Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebligat tarihi düzeltildiğine göre, düzeltilen tebliğ tarihine göre borçluların sair itiraz ve...

    Dairemizce dosya aslının eksiksiz gönderilmesi talebi üzerine; gönderilen takip dosyasında bahsi geçen belgelerin bulunmadığı, dosya arasında borçlunun talebi üzerine İcra Müdürlüğünce yazılan yazı üzerine alınan 06/07/2018 tarihli PTTT İzmit Dağıtım ve Toplama Merkezinin 43 barkot numaralı tebligatın borçlu vekiline 12/08/2014 tarihinde tebliğ edildiğine ilişkin yazı cevabının bulunduğu görülmüştür. Mahkemece davacının vekiline icra emrinin tebliğ edilmediğine ilişkin şikayeti bulunmasına rağmen, usulüne uygun tebliğ edildiği kabul edilen icra emri tebligat parçası araştırılmamış, evrak üzerinde eksik inceleme ile karar verilmiştir. Usulsüz tebliğe ilişkin şikayete ilişkin yapılan başvuru değerlendirmesi de HMK'nun 26. maddesine aykırı olduğu gibi, dosyadaki bilgi ve belgelerle de örtüşmemektedir....

    İcra Hukuk Mahkemesi 2021/701 Esas sayılı dosya ile usulsüz tebligat şikayetinde bulunulduğunu, mahkemece icra dosyasından yapılan tebligatın usulsüz olduğuna hükmedildiğini, tebligat tarihinin 02/08/2021 olarak düzeltildiğini, akabinde icra takibine yasal süre içerisinde itiraz edildiğini, takibin durdurularak müvekkilinin ve murisin mal varlığına konulan hacizlerin kaldırıldığını, ancak icra müdürlüğü tarafından her ne kadar takibin kesinleşmemesi sebebiyle hacizlerin kaldırılmasına karar verilse de, 31/08/2021 tarihli tensip zaptı ile 30/07/2021 tarihli yetki belgesinin iptali taleplerinin reddedildiğini, mahkemece dava dilekçesi içerisinde ve ekinde sundukları takibin kesinleşmesinden önce yapılan tüm işlemlerin geçersiz olduğuna ilişkin emsal kararların değerlendirilmediğini, şikayetlerinin reddine karar verildiğini, davalı tarafa verilen 30/07/2021 tarihli yetki belgesinin iptaline karar verilmesi gerektiğini, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek ilk...

    No:12/23 Polatlı/ ANKARA" olduğu, belirtilen adrese Tebligat Kanunu'nun 10. maddesi gereğince çıkarılan 1. haciz ihbarnamesinin iade döndüğü, borçlunun Ticaret Sicilde kayıtlı aynı adresine, Tebligat Kanunu'nun 35/4. maddesi gereğince tebliğe çıkarılan 1. haciz ihbarnamesinin 18/02/2019 tarihinde, aynı adrese Tebligat Kanunu'nun 35/4. maddesi gereğince tebliğe çıkarılan 2. haciz ihbarnamesinin 30/03/2019 tarihinde ve aynı adrese Tebligat Kanunu'nun 35/4. maddesi gereğince tebliğe çıkarılan 3. haciz ihbarnamesinin ise 19/04/2019 tarihinde, Tebligat Kanunu 35/4 ve Tebligat Kanunun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 57/4 maddesine uygun olarak tebliğ olunduğu anlaşılmakla, birleşen 2019/198 Esas sayılı dosyasında şikayetçi Aka Tarım ... Ltd. Şti'nin usulsüz tebligat şikayeti yönünden şikayetinin reddine karar verilmiştir. Birleşen 2019/204 Esas sayılı dosyasında; haciz ihbarnamesi borçlusu Aka Tarım ... Ltd....

    Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti, imzaya ve borca itiraz nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile imzaya ve borca itirazın reddine karar verilmiştir. Kararın itiraz eden borçlu vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı itiraz eden borçlu vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Borçlu itiraz dilekçesinde, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, senetteki imzanın davacıya ait olmadığını ve borcunun olmadığını iddia ederek takibin durdurulmasına ve davalının tazminat ve para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II....

      No: 6 Tarsus/ Mersin" adresi olarak değiştirdiği ve bu hususun 14/02/2018 tarihli Türkiye Ticaret Sicil gazetesinde ilan edildiği, ilk tebligatın adres yetersizliği nedeniyle iade edilmesi üzerine bu adres ticaret sicilinde kayıtlı değilse bu adrese 35/4 maddesine göre tebligat yapılması imkanı olmadığı gibi ticaret sicili adresi olmayan bir adrese Tebligat Kanunu'nun 35/4. maddesi gereğince tebligat çıkarılması anılan madde hükmüne aykırı olup, borçlu hakkında yapılmaya çalışılan 11/06/2019 tarihli ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu, şikayetçi borçlu şirkete ödeme emrinin 24/06/2019 tarihinde tebliğ edildiğinin kabulü gerektiği, ödeme emri tebliğ tarihinin 24/06/2019 olarak düzeltilmesine karar verildiğine göre ödeme emri tebliğinin usulsüz olması nedeniyle takip kesinleşmeyeceğinden, bu tarihten önceki hacizlerin hükümsüz kaldığı, ödeme emrinde belirtilen ödeme süresi geçmedikçe, alacaklı tarafça haciz istenemeyeceği gibi bu koşullar oluşmadan önce konulan hacizlerin de...

      e yapılan ödeme emrine ilişkin tebligatın, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince yapıldığı, ancak Tebligat Kanunu'nun 23/8. maddesi uyarınca, tebligatın adres kayıt sistemindeki adrese yapılması durumunda buna ilişkin kaydın tebliğ evrakı üzerine yazılması zorunlu olduğundan ve şikayete konu 25.12.2015 tebliğ tarihli ödeme emri tebliğ evrakında bu kaydın bulunmadığı anlaşıldığından tebliğ işlemi usulsüz olup, başvuru bu hali ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir. Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince; tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Öte yandan, borçlunun kendisine gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince, şikayetin, öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması gereklidir (HGK'nun 05/06/1991 tarih ve 91/12-258 E., 91/344 K. sayılı kararı)....

        bırakıldığını, hukuka aykırı şekilde Tebligat Kanunu m.21/2 uyarınca ödeme emri müvekkile tebliğ edilmiş gibi takip işlemlerinin yapıldığını, yapılan tebligatın açıkça usulsüz olduğunu söyleyerek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, takibin durdurulmasına, kesinleşen takipte müvekkilin haczedilen malları üzerindeki tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu