Asliye Hukuk mahkemesi kararında mülkiyet hissesine ilişkin karar kesinleştiğini, bu gayrimenkul üzerinde 1/5 miras nedeni ile hissedar olduğu ve gayrimenkuldeki müvekkil hissesi satışa çıkarıldığında dosya alacağını karşılayacağını, mevcut halde müvekkilin ikamet ettiği İstanbul İli Büyükçekmece İlçesi Mimarsinan Köyü Çöplüce Yolu Mevkii 369 Ada 1 Parsel Kat 2 Bağımsız bölüm no : 16 mesken olup İİK na göre müvekkilin haline münasip gayrimenkul haczedildiğini, gayrimenkulün müvekkilin ikamet ettiği haline münasip evi olduğunu, hissedarı olduğu gayrimenkuldeki hissesi haczedilip satılması gerektiğini, itiraz ve şikayet nedenlerinin ile öncelikle tedbiren satışın durdurulmasını ve karar ile haczin ve ve bu dosyadan kaynaklı tüm tahditlerin kaldırılması ve iptali ile yargılama masrafları ve ücret-i vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Mahkemece davacı T1 çıkartılan ödeme emri tebliğ alan Süleyman Işın'ın T1 ile birlikte oturup oturmadığı yönünde dairemiz kaldırma kararı gereğince işlem yapıldığı, emniyet tarafından yapılan araştırmaya göre tebligatı alan Süleyman Işın'ın davacı T1 ile birlikte oturmadığının tespit edildiği, bu haliyle davacı T1 çıkartılan ödeme emrinin davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği, davacı T3 çıkartılan ödeme emrinin ise TK'nun 21/1 maddesine göre yapıldığı, tebliğ zarfında bina sakinlerinden soruldu şeklinde ibarenin olduğu, TK'nun 21/1 maddesi gereğince haber alınan komşu ile haber verilen komşunun isim ve soyadının tebligat zarfı üzerinde yazılı olmadığı, bu haliyle tebligatın usulüne uygun olmadığı, incelenen icra dosyasına göre de takibin genel haciz yolu ile yapılan ilamsız takip olup, usulsüz tebligat şikayetleri dışındaki itirazların icra müdürlüğüne yapılması gerektiğinden mahkemece bu hususta karar verilmesine yönelik kararı da yerinde olduğu...
dosyası ile genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, İcra Müdürlüğünce gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu, tebliğ mazbatasının "Aynı iş yerinde çalıştığını beyan eden" Ahmet Ateş isimli şahsa imzası karşılığında tebliğ edildiğini ancak Ahmet Ateş isimli şahsın müvekkili borçlu davacı ile hiçbir alakası bulunmadığını, Ahmet Ateş'in şirket yetkilisi olmadığını ve borçlu şirket bünyesinde çalışmadığını ve bu şahsı tanımadıklarını, tebligatın usulsüz yapılması neticesinde borçtan haberdar olamadıklarını ve borca itiraz edemediklerini, müvekkilinin araçlarına haciz ve yakalama konulduğunu, ayrıca banka hesaplarına hacizler konulduğunu, icra takibinden bu hacizler neticesinde 26/08/2022 tarihinde haberdar olduklarını belirterek şikayetin kabulü ile öğrenme tarihi olan 26/08/2022 tarihinin ödeme emri tebliğ tarihi sayılmasını, icra takibinin durdurulmasına ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafından davacı şirket hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde bulunulduğu, davacı şirket yetkilisi Sezai Torun tarafından gecikmiş itirazda ve birleşen dosya ile ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile şikayette bulunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, gecikmiş itirazın reddine karar verildiği davalı alacaklı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacı şirket yetkilisi Sezai Torun'un borçlu şirkette %50 oranında hissedar olduğu, şirketin Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan 14/08/2012 tarihli karara göre şirket temsilcileri tarafından müşterek imza ile temsil edileceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır. Davacı şirket temsilcisine Bakırköy 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, sair itirazları ile birlikte, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz yapıldığını, ikamet adresinin ... olması nedeniyle ... İcra Dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte yetkiye ve borca itirazın reddine karar verildiği görülmektedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre davalı tarafından davacı hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğu ,davacı tarafından imzaya ve borca itirazda bulunulduğu ,belgenin tasdikli suretinin gönderilmediği iddiası ile şikayette bulunulduğu ,ilk derece mahkemesi tarafından davanın süreden reddine karar verildiği davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacı vekili dava dilekçesinde takipten tebligatla haberdar olunduğunu beyan etmiş, tebligatın usulsüz olduğuna ilişkin iddia ve şikayette bulunulmamış istinaf dilekçesinde ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu ileri sürülmüştür....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Kayseri Genel İcra Dairesinin 2021/34917 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığı, örnek 7 ödeme emrinin tebliğ edildiği, davacının usulsüz tebligat ve borca itiraza ilişkin iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır....
Tebligat Kanunu'nun 11 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılması zorunludur....
nün 2017/17137 esas sayılı dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin eşi Havva Horuz adına kayıtlı bulunan ve tarafların aile konutu olarak kullandığı Düzce İli, Merkez İlçesi, Yeni Karaköy Köyü, G26 A23B pafta numaralı, 358 parselde kayıtlı bulunan taşınmaz üzerine haciz konulduğunu, söz konusu icra takibinden ve taşınmaz üzerine konulan haciz işlemlerinden müvekkilinin bilgisi bulunmadığını, dosyada taraf sıfatları bulunmamasına ve dosya safahati boyunca hiçbir işlemden bilgi sahibi olmamalarına rağmen icra müdürlüğünce re'sen taraflarına 18/10/2021 tarihinde satış ilanının tebliğ edilmesiyle müvekkilin durumdan haberdar olduğunu, bu nedenle yasal süresi içerisinde icra dosyasındaki borca ve aile konutu üzerine konulan hacze itiraz etme gereği hasıl olduğunu, taşınmazın aile konutu vasfında olduğu Düzce Aile Mahkemesi'nin 2019/643 Esas-2020/466 Karar sayılı dosyası ile sabit olduğunu, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 82/12 maddesinde...
İcra Müdürlüğü 2020/23562 sayılı dosyası ile takip başlatıldığı ve taraflar arasında buna ilişkin görüşmeler, mahkemeler ve anlaşmazlıklar yaşandığını, dolayısıyla borçlu şirkete açılmış olan icra dosyalarından ve borçlardan muttali durumda olduğunu, İİK madde 16 amir hükmü gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 gün içerisinde yapılması gerektiği düzenlenmiş olup ki davacı borçlu şirketin zaten borca ve icra dosyasına muttali durumda olduğu da göz önünde bulundurulduğunda ve yine şirketin kep adresine yapılan tebligat ile de bilgi sahibi olduğu hususu değerlendirildiğinde şikayet süresi içerisinde yapılmadığını, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takiplerde borçlunun ödeme emrinin kendisine tebliğinde itibaren 5 gün içerisinde takibi yapan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesine dilekçe ile başvurarak imzaya veya borca itiraz hakkını kullanabildiğini, Bakırköy 5....