WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, 14.01.2014 günü alınan ihtiyati haciz kararı uyarınca taşınmaz üzerine 15.01.2014 tarihinde haciz konulduğu, tapu idaresi tarafından 20.01.2014 günü haczin işlendiği, borçluya hacze ilişkin herhangi bir tebligat yapılmadığı görülmektedir. Borçlunun, ödeme emri tebliği üzerine, icra mahkemesinde 22.01.2014 tarihinde borca itiraz etmiş olması, takipten ve takip dayanağı belgelerden haberdar olduğunu gösterse de, taşınmazına konulan hacizden de haberdar olduğu sonucunu doğurmaz. Borçlunun, icra dosyasında herhangi bir işlem yapmadığı ve daha önce haczi öğrendiği de ispatlanamadığına göre, beyan ettiği tarihe göre yapmış olduğu meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü gerekir. İİK'nun 82.maddesinin 1.fıkrasının 12.bendi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, yetkiye, borca ve imzaya itiraz olup mahkemece istemin süre yönünden reddine karar verilmiştir. İİK'nın 168/5. maddesi gereğince, borçlunun, borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Somut davada, davacı borçlu şirkete ödeme emrinin 02/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın ise yasal 5 günlük süreden sonra 08/07/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesince davanın süre aşımı nedeni ile reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

    Barosunda kayıtlı adresinin alacaklı şirket adresi olduğunu, uygulanması gereken maddelerin Tebligat Kanunu 12. ve 13. 17. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği 26. maddesi olduğunu, tebligat yapılan vekilin ayrı bir işyeri bulunmadığını, mesleğini davacı şirkete bağlı olarak onun adresinde ifa ettiğini, tebligatın usule uygun olduğunu iddia ederek kararın kaldırılmasını talep etti. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda boçlunun borca itiraz dilekçesinin tebliğine ilişkin tebligat mazbatasında; "... işyeri temsilcisi ... imzasına" evrakın tebliğ edildiği belirtildiği, borca itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline tebliğe çıkartılması yerinde ise de Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi ve yönetmeliğin 26. maddesi gereğince muhatabın ... yerinde bulunup bulunmadığına dair bir açıklamanın tebliğ evrakında yer almadığı ve tebliğin, vekilin sekreteri veya katibine değil, ... Fabrikası işyeri temsilcisi ...'...

      A.Ş şeklinde yazıldığını, gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu, davalının TK 35 maddesine göre tebligat yapılmasını icra müdürlüğünden talep ettiğini, 16.05.2018 tarihli TK 35 tebligatı ile takibin usulsüz şekilde kesinleştiğini, müvekkilinin usulsüz yapılan tebligattan 16.05.2019 tarihinde gayrimenkulleri üzerine haciz konulduğunu öğrenmesi ile haberdar olunduğunu, müvekkilinin alacaklıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, çek üzerindeki imzaya müvekkil şirket yetkililerinin eli mahsulü olmadığını, ciro silsilesinde kopukluk bulunduğunu bildirmiş, usulsüz tebligat nedeniyle ödeme emrinin iptali ile tebliğe 16.05.2019 tarihinde muttali olduklarının tespiti ile usulsüz tebligat talebinin kabulüne, imzaya itiraz ve takibe ve borca yönelik sair itirazların kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini, davalının % 20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Davalı alacaklı Ziraat Bankası vekili tarafından davacı ve dava dışı borçlular hakkında Akşehir İcra Müdürlüğü'nün 2019/207 Esas sayılı dosyasıyla ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatılmış, davacıya çıkartılan icra emri 16/01/2019 tarihinde "Yeniköy Mahallesi Akşehir/Konya" adresinde yakını Ramazan Sakallı imzasına tebliğ edilmiştir. Davacı borçlu alacaklı Ziraat Bankası ve PTT A.Ş aleyhine icra emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle, tebligat usulsüzlüğü ve meskeniyet şikayeti davası açmıştır. Mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayetinin kabulü ile davacıya çıkartılan icra emrinin 21/05/2019 tarihinde tebliğ edildiğinin tespitine karar verilmiştir. Somut olayda; alacaklı Ziraat Bankası vekili tarafından davacı ve dava dışı borçlular hakkında başlatılmıştır....

      İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Bilecik İcra Müdürlüğü'nün 2019/6387 Esas sayılı icra dosyası kapsamında 22/01/2020 tarihinde tapuda gerçekleştirilmiş olan haciz işlemine ilişkin olarak taraflarına 26/11/2021 tarihinde gönderilmiş olan 103 davetiye kağıdında açık bir şekilde usulsüzlük yapıldığını, üzerinden 1 sene geçmiş hacze ait 103 davetiyesi gönderilmiş olup ortada geçerli bir haciz olmadığından borçlu tarafından haczin öğrenilemediğini, müvekkili haczi öğrenememiş olduğundan kanuni itiraz süresinin başlamadığını, haciz tarihi geçmiş olan talebin borçluya davetiye ile gönderilmesinin itiraz süresini başlatmadığını, müvekkilinin ne devam eden hacizden ne de hangi taşınmazın haciz edileceğinden haberdar olamadığını, mahkemenin, tebliğ edilen davetiyenin usulsüz mü, yanlış mı olduğunu araştırmadan şikayeti usulden reddettiğini, 26/11/2021 tarihli davetiye 22/01/2020 tarihli haciz talebine göre gönderilmiş, 05/02/2021 ve 28/01/2022 tarihinde yeniden haciz...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ödeme emrinin usulsüz tebliği nedeni ve hukuki mahiyeti itibariyle 2004 sayılı İİK.nun 16. ve 82/12 bendi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ile yine ilamsız takiplerde başlatılan icra takibine borca itirazına ilişkindir. Davacı borçlunun mahkemesine sunduğu şikayetinde; ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, kefalet limitinin düşük olmasına ragmen daha yüksek alacak üzerinden takip başlatıldığı, mükerrer takip yapıldığı, İİK 82/12. maddesi gereği taşınmazın haczedilemeyeceği yönünde itirazda bulunularak borca, faize, faiz oranına ve ferilerine itiraz etmiştir. Karar, yalnızca davacı vekilince istinaf edilmiş olup, istinaf incelemesi kamu düzeni ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılmış ve ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik mahkeme kabulü inceleme dışı bırakılmıştır....

      nitelikteki evi olduğunu, müvekkili ile karısı ve çocuğu ile birlikte yaşamakta olduğunu, haciz için gerekli şartların oluşmadığından dolayı; söz konusu hacizlere ve usulsüz tebligata süresi içerisinde itiraz ettiklerini beyan ile öncelikle tüm icra dosyalarından satış işlemlerinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararının verilmesini, dava ve şikayetlerinin her iki davacı yönünden kabulüne, tebligat tarihinin 22.03.2022 tarihinin 103 davetiyesinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesini, Bakırköy 10....

      İcra Müdürlüğü'nün 2019/4992 esas sayılı takip dosyasında gönderilen 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin iptalini, haciz ihbarnamesine ve borca itirazı nedeni ile hakkındaki borçlandırıcı işlemlerin ve icra muamelelerinin iptali ile hakkındaki takibin durdurulmasına, 34 XX 935 plaka sayılı aracı üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      İcra Dairesinin 2021/6178 esas sayılı takip dosyasında 20.09.2021 onay tarihli tensip zaptı ile, "borçlunun UETS adresi var iken fiziki olarak yapılan tebligatın usulsüzlüğü nedeniyle borçlu vekilinin itirazının kabulüne, takip kesinleşmediğinden ve ayrıca borçlu vekilince tüm borca itiraz edildiğinden mevcut konulan tüm hacizlerin kaldırılmasına" karar verilerek takibin durdurulduğunu, icra mahkemeleri tarafından yapılacak yargılamaya tabi olan uyuşmazlığa konu usulsüz tebligat hakkında, yasaya ve usule aykırı olarak icra dairesi tarafından inceleme yapılarak karar verildiğini, usulsüz tebligat sebebiyle itiraz süresini kaçıran borçlunun, tebliğden haberdar olduğu tarihten itibaren 7 gün içerisinde, hem ilgili icra müdürlüğünün bulunduğu yer icra hukuk mahkemesine usulsüz tebliğ işlemine karşı İcra ve İflas Kanunu madde 16 gereği şikayette bulunulması, hem de aynı süre içerisinde ilgili icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi verilmesi gerektiğini, ekte sunulmakta olan belgelerle ( ptt tebligat...

      UYAP Entegrasyonu