Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/04/2021 NUMARASI : 2020/46 ESAS, 2021/212 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil hakkında kredi kartı alacağından bahisle takip başlatıldığını, takipten 18/06/2020 tarihinde haberdar olduğunu, icra dosyasında yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, bu nedenle iptali gerektiğini söyleyerek usulsüz tebligatın iptaline, 18/06/2020 tarihinin tebliğ tarihi sayılmasına, 24/06/2020 tarihli ödeme emrine yönelik itirazlarının işleme konularak takibin durdurulmasına, hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Borçlu davacı, icra mahkemesine başvurusunda, örnek 10 ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini ileri sürerek yaptıkları usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile Mahkeme kesinleşmiş kararı ile ödeme emrinin ve 103 davetiyesi tebliğ işlemlerinin iptal edilmesi nedeniyle icra müdürlüğünün hacizlerin kaldırılması taleplerinin reddine ilişkin 07/07/2018 tarihli kararının usulsüz olduğunu ileri sürerek iptali ile hacizlerin kaldırılmasını istemiştir. Takip dosya örneğinin incelenmesinde İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/829 D.İş sayılı ihtiyati haciz kararı üzerine, ihtiyati haciz kararının infazı ile birlikte kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile ilamsız icra takibine giriştikleri, haciz işlemleri gerçekleştirildiği, takibin devamı esnasında davacıya 16/10/2017 tarihinde tebliğ edilen örnek no 10 ödeme emri tebliğ işleminin İstanbul 8....

dosyasına da itirazını yaptığını, icra dairesince davacının adresine gönderilen tebligatın usulsüz olması nedeni ile memur muamelesini şikayet ve usulsüz tebligatın tebliğ tarihinin müvekkilinin öğrenme tarihi olan 07/06/2021 tarihi olarak düzeltilmesine, takibin durdurulmasına, hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Haciz ihbarnamelerinin de usulsüz bir şekilde tebliğ edildiğini, tüzel kişiliğe haiz olan müvekkili şirkete haciz ihbarnamesinin usulsüz şekilde yapıldığını, müvekkiline yapılan usulsüz tebligat sebebiyle haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin öğrendikleri tarih olan 24.08.2020 olarak kabul edilmesine ve itirazlarının kabulüne, yapılan haciz işleminin ve haciz kararının iptaline, borca, ferilerine, faiz türü( kanuna aykırı olması durumunda ) ve faiz oranlarına itirazlarının kabulüne, müvekkilinin karşı tarafa ve asıl borçluya hiçbir borcu olmaması sebebiyle takibin iptaline karar verilmesi gerektiğini beyan ederek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, davacı şirkete gönderilen haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ şikayetinin yanında, borca itiraz istemine ilişkindir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı -borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle;müvekkil şirkete ödeme emrinin usulsüz olraak tebliğ edildiğini, usulsüz tebligatın iptali için yerel mahkemede dava açıldığını, ancak mahkeme tarafından borca itirazda bulunulmuşcasına takibin türü gereği İİK 62 maddesi uyarınca her türlü itirazın icra dairesine yapılacağı gerekçesi ile davanın reddedildiğini, mahkeme kararının hatalı olduğunu beyanla, mahkemece verilen kararın kaldırılarak usulsüz tebligattan ötürü müvekkil şirkete gönderilen ödeme emrinin iptali ile davanın kabulüne, mevcut ve yapılacak olan hacizlerin fekkine karar verilmesini istemiştir....

Dairemizce yapılan değerlendirmede; Dava, usulsüz tebligat şikayeti, İİK'nun 89/1,2,3 haciz ihbarnamelerinin iptali, hacizlerin kaldırılması, alacaklı vekiline verilen yetkilerin iptali ve takibin iptali istemine ilişkindir. Yargıtay İçtihatı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun içtihatı birleştirme kararı ve Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatlarına göre 7201 sayılı TK'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. Maddesinin 1. Fıkrasına göre tebligat muhatabın bilinen en son adresine yapılır. 6099 sayılı yasanın 3. Maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. Fıkrasına göre ise bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adres olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır. TK.'...

İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;İcra dosyasına davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın taraflarına tebliğ edilmemiş olduğunu , itirazın iptali davalılarında 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğinin kabul edilebilmesi için yapılan itirazın alacaklıya tebliğ edilmesinin zorunlu olduğunu , dosya kapsamında bulunan Yargıtay 3.Hukuk Dairesi 2019/4064 esas 2020/85 karar sayılı kararına konu olan olayda davacı alacaklı İcra Hukuk Mahkemesinde itirazın kaldırılması davası açması sonrasında sonradan genel mahkemelerde açtığı itirazın iptali davası için sürenin icra hukuk mahkemesinde itirazın kaldırılması davası açtığı süreden başlaması gerektiği belirtildiğini , somut olayda ise itirazın kaldırılması davası bulunmayıp tebligat usulsüzlüğü şikayeti olduğunu bu nedenle sürenin itirazın tebliğinden itibaren başlatılması gerektiğinden bahisle usul ve yasaya aykırı eksik inceleme ve delillerin yanlış değerlendirilmesi sonucunda verilen yerel mahkeme kararının...

İcra Dairesi'nin 2017/38083 esas ve 2017/38106 esas sayılı takip dosyalarından gönderilen ödeme emri ve 103 davetiyelerinin usulsüz tebliğ edildiği belirterek usulsüz tebliğ şikayetinde bulunduğu ve ayrıca her iki takip dosyasından haczedilen taşınmaza yönelik İİK'nın 82/12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince davacının 103 davetiyelerinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayeti bakımından olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmadan, sadece ödeme emirlerinin usulsüz tebliğine yönelik şikayet incelenerek sonuca gidildiği, takip dosyaları içeriğinden alacaklının, ödeme emirlerinin tebliğinden ve şikayete konu taşınmaza haciz konulduktan sonra her iki takip dosyasında da 18/01/2018 tarihinde borçluya 103 davetiyelerinin tebliğ edilmesini talep ettiği, icra müdürlüğünce 103 davet yazılarının hazırlandığı, ne varki takip dosyaları suretleri içerisinde 103 davetiyelerinin tebliğine ilişkin tebligat mazbataları bulunmadığı, yargılama sırasında...

İcra Mahkemesi'nin 2015/856 E. sayılı dosyası ile icra mahkemesine yaptığı başvuruda; yetkiye ve borca itiraz ile İİK'nun 58. maddesi uyarınca bono aslının icra dairesine sunulmadığını ve kambiyo vasfını haiz olmadığını, ödeme emri tebligatının da usulsüz olduğunu ileri sürerek şikayetlerde bulunduğu, ayrıca bu dosya ile birleştirilmesine karar verilen aynı mahkemenin 2015/850 E. sayılı dosyasında hacizlerin kaldırılması ile satışa ilişkin talimatların iptalini talep ettiği, mahkemece, asıl dosya yönünden usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, birleşen dosya yönünden ise şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, mahkemece asıl dosya yönünden usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin 28.10.2015 olarak tespitine karar verilmiş olup, borçlunun diğer iddiaları yönünden bir değerlendirme yapılmadığı görülmektedir....

    Temyiz Sebepleri Davacı borçlu vekili temyiz dilekçesinde; dava ve istinaf dilekçelerinin tekrarı ile kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itiraz nedeniyle takibin iptali isteminden ibarettir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 16. ve 170/a maddesi, Elektronik Tebligat Yönetmeliği 5. maddesi, Tebligat Kanunu 7/a-2 maddesi ve sair ilgili mevzuat. 3....

      UYAP Entegrasyonu