Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A R A R Borçlu vekili ödeme iddiaları yanında icra emrinin vekile tebliğ edilmesi gerekirken asile tebliğ edildiğini, takibin kesinleştilerek taşınmaz ve araç haczi yapıldığını, bu nedenle takibin iptali ile haciz işlemlerinin kaldırılmasını talep etmiş, 25.11.2013 havale tarihli dilekçesin de ise, taleplerinin takip kesinleşmeden verilen haciz kararına ilişkin İcra Müdürlüğü işlemine yönelik şikayet olduğunu, takibin iptali, menfi tespit vs haklarını saklı tuttuğunu bildirerek yasaya aykırı olan hacizlerin kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece;...Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2001/258-2002/36 E. .... sayılı ilamına ilişkin takipte borçlu vekiline tebligat yapılmadığı, takip kesinleşmeden verilen haciz kararının iptali gerektiği gerekçeleriyle, takibin iptaline ve haczin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm alacaklı tarafından temyiz edilmiştir. HMK'nın 26. maddesi " hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez....

    İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Keşan İcra Müdürlüğünün 2019/5233 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin ismi T1 olduğu halde takipte ve ödeme emrinde T1 olarak yazdığını, tebligatın da T1 olarak çıkartıldığını, daha sonraki bir tarihte müvekkilinin kimlik kaydının dosyaya girdiğini, TK 21.md kapsamında yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, takipten 15/02/2021 tarihinde haberdar olduklarını, müvekkilinin taşınmazlarına haciz konulduğunu, mevcut hacizlerin kaldırılması gerektiğini, takibe ilişkin itirazlarının kabulü ile icra takibinin ve ödeme emrinin iptaline, ödeme emri tebliğ tarihinin 15/02/2021 olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti ve hacizlerin kaldırılması talebinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararın alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

      edilmiş olmasına rağmen hacizlerin kaldırılmamasının ve takibin durdurulması yönünde hüküm kurulmamasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; mahkemece yapılan değerlendirmeler sonucunda; davanın kısmen kabulü ile İskenderun İcra Dairesinin 2019/15840 Esasa sayılı dosyasından davacı borçluya yapılan 02/05/2019 tarihli ödeme emri tebliğ işleminin muhatabın tevziat saatinden sonra adresine dönüp dönmeyeceğinin araştırılarak tevsik edilmediğinden usulsüz olduğunun tespiti ile ödeme emri tebliğ tarihinin 01/08/2019 olarak düzeltilmesine, Takibin durdurulması, hacizlerin kaldırılması ve takibin iptali isteğinin takibin şekline göre icra dairesine bildirilmesi gerektiğinden bu yöne ilişkin itirazların reddine" karar verilmiştir....

      Ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmiş olması takibin iptali nedeni olamaz. Yukarıda da belirtildiği üzere bu durumda tebliğ tarihinin öğrenme tarihine göre düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekir. O halde mahkemenin karar gerekçesinde de kabul edildiği üzere, borçluya çıkarılan ödeme emri tebligatı usulsüz olduğundan, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun tebligatı öğrendiği tarihin tebliğ tarihi olarak esas alınması suretiyle, takibin kesinleştiği tarihin tespit edilmesi, düzeltilen tebliğ tarihine göre takibin kesinleşmesinden önce haciz konulmuş ise anılan haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık; bonoyu dayalı kambiyo takibinde, ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetine, borca ve fer'ilere itiraza, ayrıca takibin kesinleşmesinden sonraki zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. A) DAVACI TARAFIN ÖDEME EMRİNİN USULSÜZ TEBLİĞİ ŞİKAYETİ İLE BORCA VE FER'İLERE İLİŞKİN İTİRAZI YÖNÜNDEN YAPILAN İSTİNAF İNCELEMESİNDE; Bu yöndeki şikayet, süresiz nitelikte olmayıp, öğrenme tarihinden itibaren, İİK. 'nun 16. Maddesi uyarınca yasal 7 günlük süre içerisinde şikayette bulunulması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece resen nazara alınması gerekir....

        , TK 14. maddesi hükmünün uygulanabilmesi için tebligat yapılacak kimsenin, tebligatın yapılacağı zaman diliminde asker kişi sıfatını haiz olması şart ve yeterli olduğunu, asker kişinin yakınlarına yapılacak bir tebligatın TK 14. maddesi hükmü karşısında geçersiz olacağını, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkil olan borçlunun mal varlığına ve banka hesaplarına konulmuş olan hacizlerin kaldırılması gerektiğini, ihtiyati haciz kesinleşmemiş olduğunu belirterek, müvekkili adına çıkartılan ödeme emrinin iptalini, hacizlerin kaldırılması ile iade edilmiş ise teminatın dosyaya yeniden yatırılmasını talep etmiştir....

        Davacı borçlu öğrenme tarihini 27.11.2018 olarak belirtmiş olup, davalı tarafından bunun aksi ispatlanamadığı gibi dosya kapsamında bu tarihten önce öğrendiğine ilişkin bir bilgi ve belge de bulunamamıştır. Bu sebeple ödeme emrini öğrenme tarihinin 27.11.2018 olarak tespit edilmesi gerekmiştir. Yapılan tebligat usulsüz olup, usulsüz tebliğe dayalı olarak takibin kesinleştirilmesi ve haciz uygulanması hatalıdır. Bu sebeple 27.11.2018 tarihinden önceki hacizlerin dayanağı ortadan kalkmış olup, bu hacizlerin de kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Davacı takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiş ise de ilamsız takiplerde icra müdürlüğüne süresinde yapılan borca itiraz üzerine takip kendiliğinden duracağından, dairemizce bu konuda karar verilmesine yer olmadığı anlaşılmıştır....

        Davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; Davacı tarafça, ödeme emri tebliğinin usulsüz olması sebebiyle ödeme emri tebliğinin iptali ile ödeme emri tebliğ tarihinin 19/10/2020 olduğunun tespitine, takibin usule aykırı olarak kesinleştirilmesi sebebiyle haksız hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir. Her ne kadar dava dilekçesinde borca itirazlardan bahsedilmiş ise de, borca itiraza dayalı bir talep (itirazın kabulü, takibin iptali ya da takibin durdurulması gibi) söz konusu değildir. Taraflarca, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğuna ve ödeme emri tebliğ tarihinin 19/10/2020 tarihi olduğuna dair karara karşı istinaf kanun yoluna başvuru yapılmamış olduğundan, kararın bu kısmı kesinleşmiştir. Buna göre ödeme emri tebliğ tarihi 19/10/2020 tarihi olup, davacı borçlu tarafından icra dosyasına aynı gün itiraz dilekçesi sunulmuştur. Bu haliyle davacı yönünden icra takibi kesinleşmemiştir....

        UYAP Entegrasyonu