WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öte yandan tebligatın usulsüzlüğünün tespiti halinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi durumunda haciz uygulamasına başlanacağı tarih, mal beyanında bulunma tarihi veya varsa kesinleşmeden önce konulan hacizlerin kaldırılabileceği nedeniyle borçlunun hukuki yararı vardır (HGK'nun 27.06.2001 tarih ve 2001/12-543 E. 2001/560 K.). Bu durumda mahkemece borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu kabul edildiğine göre, tebliğ işlemine yönelik şikayetinin kabulü ile 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, hüküm fıkrasında bu husus gözardı edilerek davanın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Dairemizin 09.06.2015 tarih ve 2015/12150-16065 sayılı kararı ile; tebliğ mazbatasında beyanı alınan komşu isminin tespit edilmediği, komşunun isim ve imzadan imtina etmiş olduğunun şerhedilmesinin tebligatı geçerli hale getirmeyeceği, TK.'nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliğinin 30. maddesine göre tebligatın usulsüz olduğu gerekçesi ile mahkeme kararı bozulmuştur. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde, muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun şikayeti, icra emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayet niteliğinde olup, İİK'nun 16/1. maddesi gereğince bu işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....

      Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Borçlunun kendisine gönderilen tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” niteliğindedir. İİK’nın 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması zorunludur. Bu husus mahkemece re'sen dikkate alınır. Somut olayda, borçluya ödeme emri 17.03.2022 tarihinde Tebligat Kanunu' nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği, mahkeme yapılan incelemede tebligatın usulsüz olduğunun tespit edildiği, borçlunun usulsüz tebliği 29.03.2022 tarihinde öğrendiğini beyan ettiği görülmüştür....

        Öte yandan, haciz ihbarnamesi tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nın 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....

        Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine ait olup, ihalenin feshini isteyen şikayetçinin, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu da, ayrıca ve açıkça ileri sürmediği sürece, bu husus kamu düzeninden olmadığından, mahkemece resen fesih nedeni olarak incelenemez. Şikayetçi borçlunun 18.01.2021 tarihli şikayet dilekçesinin incelenmesinde; şikayetçinin kendisine yapılan satış ilanı tebliğ usulsüzlüğünün ayrıca ve açıkça fesih nedeni olarak ileri sürülmediği, borçlulardan...ya satış ilanının usulsüz olarak tebliğ edildiğinin iddia edildiği anlaşılmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte, borçlunun, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddiasıyla icra mahkemesine şikayette bulunduğu, mahkemece işin esasının incelenerek istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir....

            Usulsüz tebliğe ilişkin şikayetin, İİK.nun 16/1. maddesi uyarınca, borçlunun, tebligatın usulsüzlüğünden haberdar olduğu tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir (HGK. 05.06.1991 tarih ve 1991/12-258 E., 1991/344 K.). Somut olayda, takip dosyasının incelenmesinde, ödeme emrinin, şikayetçi borçluya 10/04/2015 tarihinde tebliğ edildiği, şikayetçi borçlunun icra mahkemesine sunduğu dilekçesinde, usulsüz tebliğ işlemine 15/04/2015 tarihinde muttali olduğunu bildirdiği, icra mahkemesine ise bu tarihten itibaren yasal (7) günlük süreyi geçirdikten sonra 08/05/2015 tarihinde şikayette bulunduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek sonuca gidilmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibariyle doğru kararın onanması gerekmiştir....

              Davacı/hissedar vekili istinaf dilekçesinde; satış ilanın usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle müvekkilinin ihaleye katılamadığını, müvekkilinin ihale tarihini 14/02/2021 tarihinde mahkeme kaleminden öğrendiğini, 18/02/2021 tarihinde de bizzat ihalenin feshi davasını açtığını, davanın satış ilanının usulsüz olarak tebliğ edildiği hususunun öğrenilmesinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde ikame edildiğini, mahkeme kararında satış ilanının müvekkilinin mernis adresine doğrudan TK'nın 21/2. maddesine göre usulsüz tebliğ edildiği tespitine yer verildikten sonra 09/01/2020 tarihinde müvekkiline tebliğ edilen kıymet takdiri raporu ile müvekkilinin satıştan haberdar olduğu gerekçesi ile süreden red karar verildiğini, davanın süresi içerisinde açıldığını müvekkilinin ihaleden 14/02/2021 tarihinde haberdar olduğunu duruşmalarda beyan ettiğini, satış günün ise satış memurluğunca 23/12/2020 tarihli kararla belirlendiğini, dolayısıyla satış günü belirlenmeden 09/01/2020 tarihinde tebliğ edilen...

              Noterliği'nin 25/06/2019 tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarnameye ilişkin tebligatın davalı şirket yetkilisinin tebliğ anında işyerinde bulunmama nedeninin belirtilmemesi nedeniyle Tebligat Kanunu 13. maddesine aykırı şekilde usulsüz tebliğ olduğu anlaşıldığından tebliğ alan şahıs ...'in işyeri çalışanı olup olmadığı hususunda ayrıca araştırma yapılmasına gerek duyulmamıştır. ......

                Noterliği'nin 25/06/2019 tarih ve 24539 yevmiye numaralı ihtarnameye ilişkin tebligatın davalı şirket yetkilisinin tebliğ anında işyerinde bulunmama nedeninin belirtilmemesi nedeniyle Tebligat Kanunu 13. maddesine aykırı şekilde usulsüz tebliğ olduğu anlaşıldığından tebliğ alan şahıs Sultan Çelik'in işyeri çalışanı olup olmadığı hususunda ayrıca araştırma yapılmasına gerek duyulmamıştır. ......

                UYAP Entegrasyonu