Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sigorta şirketinin menfi yanıtına karşı, davacı banka lehtar olduğu sigorta poliçesindeki hakları talep ettiğinde, sigorta şirketinin ona karşı ileri sürebileceği bir defi ve itiraz hakkı bulunmamaktadır. Davalıların murisi, bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere hayat sigortası yaptırmıştır. Sigorta poliçesinde, tüketici sigortalı, banka lehtar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirkedir. Poliçenin dain ve mürtehini bankadır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, bankanın poliçe teminatı kapsamında kalan bakiye kredi alacağını, öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekir. Sigorta şirketi, lehtar konumunda olduğundan bankaya karşı tüketicinin sağlık sorunları olduğunu, örneğin, kalp hastası veya kanser hastalığını gizlediğini de ileri süremez. Çünkü, sigorta poliçesini düzenleyen, sigorta şirketinin kendisi veya yetkili acentesidir....

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Tazminat (Hayat Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 2....

TTK'nın 1472. maddesi uyarınca sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve dava, tazmin ettiği bedel nisbetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı dava, aslında bir tazminat davası olup, aynı zamanda şahsî nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsî ve rücûu ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı da cüz'î haleftir....

    Hayat sigortası sözleşmelerinin, niteliği gereği sigortalı tarafın mesleği ne olursa olsun (tacir, esnaf, işçi, memur vs.) gerçek kişi ve tüketici olması dışında bir seçenek yoktur. 6502 sayılı yasanın 73/1. maddesindeki düzenlemede belirtildiği üzere, murisin tüketici konumunda olup davacılar da irs ilişkisine dayanarak dava açtıklarından ve davalı sigorta şirketi ile aralarında akdedilen sigorta sözleşmesi de bir tüketici işlemi olmasından dolayı, tüketici işleminden kaynaklanan bu uyuşmazlığa bakma görevi anılan kanunun 3, 73/1 ve 83/2. maddeleri uyarınca tüketici mahkemesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 5. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 03/05/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....

      Davalı vekili, poliçe lehdarının dava dışı... olması nedeni ile davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını ; esasa ilişkin ise, 30.08.2012 tarihinde ölen sigortalı ... ile 21.03.2012 tarihinde hayat sigorta poliçesi yapıldığını, bu sırada sigortalının hastalık geçirmediğini belirtip sözleşmeyi imzaladığını, dolayısıyla hastalıklarını bildirmediğinden davacının cayma hakkının bulunduğunu ve cayma hakkınında süresinde yapıldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kabulü ile 21.000,00-TL sigorta tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek değişik oranlardaki yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1)Dava, hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminatın tahsili istemine ilişkindir....

        Dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacının murisi ile davalı arasında imzalı hayat sigorta poliçesinin 1 yıl vadeli olarak düzenlendiği ve vefat tazminatı teminatının 10.500,00 TL. olduğu; anılan teminatın, 30.03.2012 tarihinde vefat eden ... ile Akbank T.A.Ş. ... Şubesi arasında 24.02.2011 tarihli ve 10.000,00 TL ana para limitli "Tüketici Kredisi Sözleşmesi" imzalanarak eşit taksitlerle ödenmek üzere tüketici ihtiyaç kredisi kullandırıldığı, bu kredinin kullanım anında davalı banka şubesinin "acenta" sıfatıyla işlemlerini yaptığı ... Emeklilik Ve ... A.Ş.‘ye "kredi hayat sigortası" yaptırılarak banka lehine kredinin teminat altına alındığı, kredinin geri ödeme devresinde 30.03.2012 tarihinde kredi borçlusu ......

          Kural olarak kredi sözleşmesinde sigorta yaptırma yükümü müşteriye verilmiş olup banka ise sözleşmenin müzakere safhasında bu yükümlülüğün sonuçlarını ve getirisini tüketiciye anlatmak zorundadır. Esasen kredi borcunu teminat altına alan hayat sigortasının yaptırılmasında hem tüketicinin hem de bankanın menfaati vardır. Bu konuya olayda uygulama yeri olmayan 6502 sayılı TKHK özel bir önem vermiş olup artık kredi verilmesi sigorta yaptırılması şartına bağlanması yasaklanmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan maddi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay 17....

              Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun'un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır....

                Davacılar, davalı bankanın kredi verilmesi ve devamında hayat sigortası yaptırmamakla kusurlu davranması nedeniyle borçtan sorumlu tutulamayacaklarını ileri sürmüş, davalı ise sigorta yaptırmanın tüketicinin tercih ve yükümlülüğü olduğunu, kendilerine yüklenebilecek sorumluluk bulunmadığını savunmuşlardır. 31 Mayıs 2007 tarihinde 26538 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Konut Finansmanı Kuruluşlarınca Verilecek Sözleşme Öncesi Bilgi Formu Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik kapsamında yer alan hükümlere göre, hayat sigortası isteğe bağlı olarak yapılır. İhtiyari hayat sigortası, konut kredilerinde kredi kullanan tüketici için garanti teşkil ettiği kadar, ödemelerin sözleşmeye uygun tamamlanması beklentisi içinde olan kredi veren kuruluşların da menfaatinedir....

                  UYAP Entegrasyonu