Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davacının maddi bir zararının varlığının muhtemel bulunduğu, davacı tarafın, davalı aleyhine dava açmakta haklı olup olmadığının yargılamayı gerektirdiği ancak ihtiyati haciz için davaya ilişkin tüm koşulların gerçekleşmesinin beklenmesinin dava ile elde edilecek sonuçların alınamamasına yol açabileceği, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında tazmin yükümlülüğünün olay tarihi itibariyle muaccel hale geldiği, mevcut durum itibariyle geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmiş olup, dava dilekçesine ekli belgelere göre bir miktar tazminat alacağının doğabileceğinin kabul ihtimal ve ispat dahilinde olduğundan, maddi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi nedeniyle davacı vekilinin maddi tazminata yönelik ihtiyati haciz talebinin (talep edilen maddi tazminat üzerinden) %10 teminat alınmak kaydıyla, ihtiyati haciz konulması gerektiği anlaşılmakla, ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/1...

Davacılar vekili tarafından süresi içerisinde sunulan istinaf dilekçesinde; mahkemece hatalı değerlendirme yapılarak verilen ihtiyati haciz talebinin reddi kararının yerinde olmadığını, zira kazada murisin kusuru bulunmadığını, yaklaşık ispat kuralının gerçekleştiğini, kusurun davalılarda olduğunu, adli yardım talepli olarak dava açıldığından teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini ve kaza yapan araç üzerine davalıdır şerhi konulmasını gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. HMK 355 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde, Dava trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasıdır. Bilindiği gibi İhtiyati Haciz talep edebilme koşulları İİK’nın 257. maddesinde gösterilmiş olup maddede hem vadesi gelen hem de henüz vadesi gelmemiş para alacakları için ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir....

    Hukuk Dairesinin 20.01.2021 tarihli ve 2021/10 Esas, 2021/51 Karar sayılı kararında; trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemiyle açılan davada, ilk derece mahkemesince davacıların ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği, somut uyuşmazlıkta davacı vekilinin trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminatın haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale geldiği, buradaki muacceliyet kavramının, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamında olduğu, dosyada bulunan bilgi ve belgeler de nazara alındığında haksız fiil tarihi itibariyle davacıların maddi ve manevi tazminat alacaklarının muaccel hale geldiği, ihtiyati haciz niteliğinde ihtiyati haciz talep edilen davanın ilk açıldığı aşamada zararın miktarının kesin olarak belirlenmesini beklemenin hakkaniyetle bağdaşmayacağı, dosyada bulunan ATK İstanbul Trafik İhtisas Dairesinin raporu, ceza mahkemesinin gerekçeli kararı...

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İhtiyati haciz talep eden davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/587 Esas sayılı dosyasından ihtiyati haciz talep ettiklerini, taleplerinin mahkemesince 07/10/2019 tarihli ara karar ile reddedildiğini, Yargıtay yerleşik kararlarına göre ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davalarında ihtiyati tedbir kararının reddedilmesi durumunda ihtiyati haciz talebinin kabulünün gerektiğini, İİK'nun 257 maddesi gereği mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken talebin tümden reddine karar verilmesi nedeni ile verilen ara kararın bozulması gerektiğini, tüm bu nedenlerle istinaf kanun yolu başvurularının kabulü ile Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/587 Esas sayılı ara kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Talep; trafik kazasından dolayı istenilen maddi ve manevi tazminat sebebiyle ihtiyati haciz istemine ilişkindir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ: 19/10/2022 DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan) KARAR TARİHİ: 26/01/2023 Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacılar vekili daha sonra verdiği dilekçe ile ihtiyati haciz talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 19/10/2022 tarihli ara kararı ile talebin reddine karar verilmiştir. Bu ara karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu, HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere, İlk Derece Mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen kararın, yasaya ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır....

          Bununla birlikte hemen belirtmek gerekirki, manevi tazminat miktarının takdirinin hâkime ait olduğu, hâkimin yargılama sonunda hak ve nesafete uygun karar vereceği, böylece bu aşamada talep edilen miktarın tamamı yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesinin doğru olmayacağı değerlendirilerek, mahkemece uygun görülecek miktar yönünden, yine aynı Kanunun 259'uncu maddesi uyarınca takdir edilecek teminat mukabilinde ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiği düşünülmüş, bu itibarla davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin maddi tazminat davası yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamakla birlikte, manevi tazminat davası yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken yazılı biçimde reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....

            Bununla birlikte hemen belirtmek gerekirki, manevi tazminat miktarının takdirinin hâkime ait olduğu, hâkimin yargılama sonunda hak ve nesafete uygun karar vereceği, böylece bu aşamada talep edilen miktarın tamamı yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesinin doğru olmayacağı değerlendirilerek, mahkemece uygun görülecek miktar yönünden, yine aynı Kanunun 259'uncu maddesi uyarınca takdir edilecek teminat mukabilinde ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiği düşünülmüş, bu itibarla davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin maddi tazminat davası yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamakla birlikte, manevi tazminat davası yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken yazılı biçimde reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....

            ihtiyati haciz ve/veya ihtiyati tedbir kararı verilmesine, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir....

            HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle 1- ) Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile,Mardin 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) 22/03/2023 ara karar tarihli, 2022/1320 Esas sayılı ara kararının KALDIRILARAK 6100 sayılı Kanunun 353/1- b.2 maddesi uyarınca ihtiyati haciz talebi hakkında yeniden karar verilmesine, bu suretle: Davacı tarafın ihtiyati haciz talebinin kabulü ile; takdiren 41.000,00 TL maddi - manevi tazminat talebi yönünden; davacının İ.İ.K.’nın 257/1.maddesindeki koşullara uygun ihtiyati haciz talebinin kısmen KABULÜ ile; takdiren 41.000,00 TL'nin % 15'i oranında nakdi teminat veya kesin ve süresiz banka teminat mektubu sunulması halinde borçlu /davalılar T5 ve T4 41.000,00 TL borca yeter miktarda menkul ve gayrimenkullerine İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, 2- )Davacının, ihtiyati haciz kararının tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde ilk derece mahkemesinin yargı çevresindeki icra dairesinden teminatı yatırmak suretiyle...

            İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından, davacıların haksız fiil neticesinde zarar gördüklerini, bu nedenle meydana gelen zararlarının teminat altına alınması için ihtiyati haciz talep edildiğini, ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmesinin yerinde olmadığını, kararın kaldırılması talep edilmiş ise de; Mahkemece ihtiyati haciz talebi dayanağının trafik kazasından ötürü tazminat olduğu, dosya kapsamında yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği, tarafların kusur durumlarının henüz belirlenmediği, ayrıca alacak miktarının belirlenebilmesi için de yargılama yapılması gerektiği, davalının tazminattan sorumlu olup olmayacağı ya da ne kadarlık kısmından sorumlu olacağının belirli olmadığından reddine karar verildiği, davanın trafik kazası sonucunda davacının uğradığı manevi zarardan dolayı maddi ve manevi tazminat davası olduğu, trafik kazasının dosya içerisinde mevcut bilgi ve belgelere göre sabit olduğu, kaza sonucu davacının zarara uğradığının da sabit olduğu, kaza ile manevi...

            UYAP Entegrasyonu