Dava, velayet hakkına dayanılarak açılan, evlilik birliği içinde doğan, boşanma sonucu velayeti anneye verilen çocuğun adının değiştirilmesi istemine ilişkindir. Ad ve soyadının değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve tescil olunur. 2525 sayılı Soyadı Kanunu'na göre taşınması zorunlu önad ve soyadı, Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi hükmünün kapsamındadır. Ne var ki; adın haklı sebeple değiştirilmesine ilişkin dava, kişisel durum sicilindeki mevcut kaydın değiştirilmesini ve düzeltilmesini gerektirdiğinden esas itibarıyla "nüfus kaydının düzeltilmesi" niteliğindedir. TMK'nun 339/5. maddesine göre çocuğun adını ana ve babası koyar. Dolayısı ile çocuğun adının değiştirilmesi baba ...'...
B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı, feshin haklı nedene dayandığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci: Mahkemece toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- İşverence yapılan feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur....
Davalı işveren ise davacının işyerinde 25/02/2014 günü Niyazi isimli arkadaşı ile tartıştığını, birbirlerini darp ettiklerini, her ikisinin de bu nedenle savunmalarının alındığını, görgü tanıklarının dinlendiğini, olaya dair tutunak tutulduğunu ve davacının iş akdinin 03/03/2014 tarihli disiplin kurul kararı ile 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-d maddesi gereği haklı nedenle feshedildiğini savunmuştur. Dava dilekçesinde iddia edilen 27/02/2014 tarihli emeklilik nedeniyle iş akdinin sona erdirildiğine dair dilekçe dosyada bulunmamaktadır. Jandarmaya intikal eden bu olaydan sonra 03/03/2014 tarihinde işverence fesih işlemi gerçekleştirilmiştir. Davacının fesihten sonraki emekliliğe dayanan fesih ihtarının sonuca etkisi yoktur. Mahkemenin gerekçesindeki 27/02/2014 tarihli emeklilik dilekçesi dosyada bulunmamaktadır. Davacının 04/03/2014 tarihindeki fesih işlemi, işverenin haklı nedene dayalı feshini ortadan kaldırmaya yöneliktir....
Gerekçe: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının iş sözleşmesinin, davalı işveren tarafından feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı noktasında toplanmaktadır. Dosya içeriğine göre; şoför olarak çalışan davacı işçinin eksiksiz teslim aldığı ürünleri işyerine eksik olarak teslim ettiği gerekçesi ile iş sözleşmesinin işverence haklı nedene dayanarak feshedildiği, davalının şikayeti üzerine davacı işçi hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan ceza davası açıldığı ve bu davanın derdest olduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 165. maddesine göre “Bir davada hüküm verilebilmesi, başka bir davaya, idarî makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgili bir hukukî ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idarî makamın kararına kadar yargılama bekletilebilir”....
Davacının evine hırsız giren işçiler için toplanan yardım parasını yerine ulaştırmaması nedeniyle, iş akdinin haklı nedene dayanılarak feshedildiği, feshe esas olayın işverence Eylül ayında öğrenildiği halde, haklı fesih için 6 iş günlük süre geçtikten sonra 05.11.2018 günü davacının savunmasının alındığı görülmüştür. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller, delillerin dosya kapsamına uygun değerlendirilişi, karar yerinde gösterilen yasal ve yeterli gerekçeye göre, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenlerle, tarafların yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
TMK'nın 27. maddesinde, adın değiştirilmesinin ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebileceği, adın değiştirildiğinin nüfus siciline kayıt ve ilan olunacağı, ad değişmekle kişisel durumun değişmeyeceği bu değişiklikten zarar görenin bunu öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde değiştirme kararının kaldırılmasını dava edebileceği hükme bağlandığından; davacının adını değiştirme talebinin haklı nedene dayandığı ayrıca tanıkların beyanı dikkate alındığında davanın kabulüne karar verilmesi yerine uygun bulunmayan gerekçeyle reddi doğru görülmemiştir....
yerleşik İçtihatlar uyarınca davranılmadığını, Davacının iş sözleşmesi İş Kanunu'nun 25/3. maddesi kapsamında zorlayıcı nedene dayanılarak feshedilmiş olup; işbu feshin Mahkemece haklı veya geçerli neden olarak kabul edilmemesinin yersiz olduğunu, Yargıtay'ın belirttikleri kararındaki yaklaşım biçimi dikkate alındığında; davacının iş sözleşmesinin İş Kanunu'nun 25/III. maddesi uyarınca haklı nedene dayandığını, dolayısıyla huzurdaki davaya konu taleplerinin reddi gerekirken aksi yöndeki hüküm tesisinin hatalı olduğunu, Hiçbir gekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı işçinin işe iadesi halinde, İş Kanunu'nun 21/5....
Salt geçerli bir nedene dayanılarak yapılan fesih, feshin geçersizliğini doğuracağı gibi haklı neden bulunsa bile fesih yazılı yapılmamışsa fesih geçersiz sayılacaktır. Oysa 25. maddeye göre iş sözleşmesinin sendikal bir nedenle feshi iddiasıyla açılan işe iade davasında fesih haklı nedene dayanmaktaysa bunun yazılı yapılmış olup olmaması feshin geçersizliğini doğurmayacaktır. Feshin sendikal nedene dayandığını da işçi ispat etmekle yükümlü olacaktır (25. maddenin 6. fıkrası). 24. maddenin 3. fıkrasında temsilcinin işe iadesine karar verildiğinde feshin geçersiz sayılarak temsilcilik süresini aşmamak kaydıyla fesih tarihi ile kararın kesinleşme tarihi arasındaki ücret ve haklarının ödeneceği öngörülmüştür. İşyeri sendika temsilcisi kararın kesinleşmesinden sonra işe başlamak için başvurmasa dahi geçersiz sayılan fesih tarihi ile kararın kesinleşme tarihi arasındaki ücret ve diğer haklarını alacaktır....
Buna göre davalı işveren fesihte haklı değil geçerli nedene dayandığından Mahkemenin feshin haklı nedene dayandığı yönündeki kabulü isabetsiz isede Ancak davacının davranışlarının işyerinde olumsuzluğa yol açtığı bu nedenle feshin geçerli nedene dayandığı anlaşıldığından davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sonucu itibariyle doğru olan kararın bu değiştirilmiş gerekçeyle ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 14/04/2016 günü oybirliği ile karar verildi....
in iş sözleşmesinin davalı işverence feshedilmediği gibi kendisine uyarı ve kınama cezası verilmediği, bu durumun işverenin sorumluluk ve yaptığı iş bakımından eşit olan çalışanları arasında eşit davranma yükümlüğünün ihlali niteliğinde olduğu, davalı işverenin her ne kadar iş sözleşmesini fesih gerekçesi haklı nedene dayanmış olsa da işverenin eşit davranma yükümlülüğünü ihlal etmiş olması nedeniyle yapılan feshin haklı nedene dayanmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe: İş sözleşmesinin feshinin haklı veya geçerli nedene dayanıp dayanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20/2 maddesi uyarınca “feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir”. İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu, daha sonra, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunu kanıtlayacaktır....