Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece davacı erkek tarafından açılan eylemli ayrılık hukuki sebebine dayalı boşanma davasının ( TMK m. 166/son) yapılan yargılaması sonunda, davanın reddine karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı kadının evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı (TMK m.166/1) boşanma davasının, davacı-karşı davalı erkeğin açtığı ayrılık kararına dayalı (TMK m.172/2) boşanma davası ile birleştirilmesine karar verilmiş, mahkemece davalı-karşı davacı kadının birleşen boşanma davası hakkında olumlu olumsuz hüküm kurulmadan karar verilmiştir. Dava ve birleşen dava birbirinden bağımsız ayrı davalardır ve davaların her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir (HMK m.294-1)....

      Eylemli ayrılık sebebiyle açılan boşanma davası, 4721 sayılı Kanun ile düzenleme altına alınan zina (TMK md. 161), hayata kast (TMK md. 162), pek kötü ve onur kırıcı davranış (TMK md. 162), terk (TMK md. 164) ve anlaşmalı boşanma (TMK md.166/3) davalarında olduğu gibi mutlak boşanma sebeplerindendir. Mutlak boşanma sebeplerinde maddi olayın bir başka ifadeyle boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamış olmasının evlilik birliğini temelinden sarstığı yasal karinesine göre böyle bir sarsılmadan sonra evlilik birliğinin sürdürülmesinin taraflardan beklenilemeyeceği kesin olduğu için evlilik birliğine etkisine bakılmamaktadır. 7....

        KARŞI OY YAZISI Boşanma hükmü kurmaya sebebiyet "VERMEMİŞ" vakıalara dayalı olarak kusur belirlemesi yapılıp buna bağlı olarak tazminat (TMK m. 174) ve yoksulluk nafakasına (TMK m. 175) hükmedilmesine TMK hükümleri izin vermemektedir. Değerli çoğunluktan farklı düşünüyoruz....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle fiili ayrılık başlı başına boşanma sebebi olmayıp, terke dayalı bir boşanma davasının da (TMK md. 164) bulunmadığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 26.05.2015 (Salı)...

            Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). TMK'nın 175.maddesinde boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebileceği hükme bağlanmıştır.TMK'nın 176.maddesine göre yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, nazara alınarak erkeğin kadın yararına tadbir nafakası takdiri ve tarafların tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

            Tüm dosya kapsamından; ilk derece mahkemesince de kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre ayrılığa sebebiyet veren olaylarda davalı erkeğin, davacı kadına nazaran daha fazla kusurlu olduğu, bu itibarla ilk derece mahkemesinin, davalı erkeğin, davacı kadına nazaran daha fazla kusurlu olduğuna ilişkin belirlemesinin isabetli olduğu, ayrılık davası açılınca, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK 186/1. madde), geçimine (TMK 185/3. madde) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK 185/2. madde) ilişkin geçici önlemler kendiliğinden (resen) alınacağından tarafların mali ve sosyal durumları, tedbir nafakasının mahiyeti de gözetildiğinde ortak çocuklar ve kadın lehine hükmedilen nafakaların miktarlarının da uygun olduğu anlaşılmıştır. Sonuç itibariyle; davacının istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK 355. maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK mad. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK mad.229) ve denkleştirmeden (TMK mad.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK mad.219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK mad.231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK mad.236/1)....

            Somut olayda tarafların yeniden biraraya gelme ihtimali bulunmadığından kadın tarafından açılan davanın kabulü suretiyle boşanma kararı verilmesi gerekirken TMK m.170 gereği ayrılık kararı verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 24.05.2018(Prş.)...

              (Muhalif) KARŞI OY YAZISI Davacı koca tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I-II) ile eylemli ayrılık sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. IV) davasının birlikte açıldığı ve davacı kocanın davasının reddine karar verildiği konusunda değerli çoğunluk ile aramızda “görüş birliği” vardır. Çekişme nedir?; A) Davacı kocanın eylemli ayrılık sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. IV) davasının koşulları kanıtlandığı halde davanın reddine karar verilmesi isabetli değildir. Taraflar boşanma konusunda “nefes almadan” peşi sıra boşanma davası açmışlarsa da davaların tamamı reddedilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu