Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davalı şirketin 10/06/2019 tarihli genel kurul toplantısında gündemin 1- 2. maddesinin görüşülmesi sırasında şirketin özel denetime tabi tutulması talebinin reddine karar verilmiştir. 6102 sayılı TTK’nın 438. maddesi uyarınca azlığın özel denetim talebi genel kurulca reddedilirse 3 ay içerisinde ilgililerce şirket merkezinin bulunduğu yer ticaret mahkemesine başvurmak suretiyle özel denetçi atanmasını istemesi mümkündür. Bu itibarla davacı yanın özel denetime ilişkin talebin reddine yönelik genel kurulun 1- 2 no'lu gündem maddesindeki kararına karşı azlığın iptal davası açmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. (Emsal mahiyette Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 29/06/2021 Tarih ve 2019/4620 Esas 2021/5396 Karar sayılı içtihatı)....

Mahkemece iddia, savunma, hükme dayanak yapılan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre genel kurulun toplantısına yapılan çağrıda usulsüzlük bulunduğunun iddia edilmediği, genel kurulun 1. ve 2. nolu gündem maddesinde alınan kararların oy birliğiyle alındığından bu kararlara karşı iptal davası açma hakkı bulunmadığı, 3. nolu gündem maddesinde bir karar alınmadığı, 5. 6. ve 7. nolu gündem maddelerinde davacıların özel denetçi seçimiyle ilgili muhalefetlerinin bulunmadığı ve kararda yasa, ana sözleşme ve objektif iyi niyet esaslarına aykırılık bulunmadığı, 8. ve 9. nolu gündem maddesinde bir karar alınmadığı, şirket mülkiyetinde bulunan taşınmaz satış işleminin 2010 yılında yapılması nedeniyle dava konusu genel kurul kapsamında bulunmadığı, sonuç olarak iptal talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacılar vekili temyiz etmiştir....

    taleplerinin reddine ilişkin genel kurul kararının iptali ile özel denetçi atanmasına, özel denetçi masrafının davalı şirketçe peşin yatırılmasına karar verilmesini istemiştir....

      Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/02/2015 gün ve 2014/766-2015/146 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Şirket vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: TTK'nın 440/2 maddesi uyarınca, mahkemece şirkete özel denetçi atanması talepleri hakkında verilen kararlar kesindir. HUMK’nın 432/4. maddesine göre, temyizi kabil olmayan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay'da bu konuda karar verebileceğinden, davacılar vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıdaki bentte açıklanan nedenlerle, davalı Şirket vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 11/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        A.Ş. ve diğer pay sahipleri tarafından kurulduğunu, 2012 yılından itibaren davalı konumunda bulunan hakim şirket yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile davaya konu şirket yöneticilerinin kurumsal yönetim ilkesini gözetmeyerek hukuka aykırı işlemler yaptıklarını, bunun sonucunda şirketin özvarlığını 2/3 oranında kaybettiğini, müvekkilinin hakim şirket yönetiminden ayrılmasının akabinde ARTHOR A.Ş.'den hizmet alımını azalttığını ve ARTHOR A.Ş.'nin kârlılığı ve hizmet kapasitesinin sona erdirildiğini, AROBUS A.Ş.'nin ticari defterleri üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesiyle davaya konu ARTHOR A.Ş.'...

          Maddesi gereği müvekkilinin hissedarı olduğu şirketin belgelerini inceleme hakkını keyfi olarak ortadan kaldırıldığını, yoğun talep ve ısrarlar neticesinde birtakım belgelerin incelenmek üzere taraflarına verildiğini, taraflarına sunulan içeriği kısıtlı belgelerin gerçek şirket kayıtları ile karşılaştırması yapılamadığını, 2016 yılı faaliyet ve denetim raporlarında şirketi işleyişinde usulsüzlükler ve eksiklikler tespit edildiğini, 2 numaralı gündem maddesinin, taraflarınca incelenen kısıtlı belgeleri ile yapılan tespitlerin mezkur genel kurulda dile getirildiğini, şirkete özel denetçi tayini talebi olduğunu, ancak ......

            Buna ilişkin olarak pay sahibinin bilgi alma ve inceleme hakkının içeriği ve kapsamı, bunun yerine getirilmemesi halinde, pay sahibinin hakları TTK madde 437-444. maddelerde yer almış, bilgi alma inceleme hakları ihlal edilen pay sahibinin mahkemeden bilgi alma ve inceleme hakkının kullanabileceği, genel kurulda özel denetçi talep edebileceği, özel denetim genel kurulda reddedilirse, mahkemeden özel denetçi talep edebileceği öngörülmüştür. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacının şirketin kuruluşundan itibaren, bilgi alma ve inceleme hakkının ihlal edildiğine dair genel kurula veya mahkemeye bir başvurusu da bulunmamaktadır....

              Davalı vekili; davacının 17.02.2014 günlü toplantıyı ertelettiğini, TTK m. 420/2 hükmünde öngörülen ikinci kez erteletmenin koşullarının oluşmadığını, 24.03.2014 tarihli toplantıda alınan kararların hukuka uygun olduğunu, 1 milyon TL kâr dağıtım kararı alındığını, gerisinin şirket bünyesinde bırakıldığını, şirkete özel denetçi atanması talebinin yerinde olmadığını, davacıların gereken her türlü bilgiye sahip olduğunu, ilk toplantıyı erteletmesine rağmen şirket hesaplarını incelemek için gelmediğini savunarak davanın reddini istemiş, Genel Kurul Kararının 6. maddesinin (kâr dağıtımı) iptali talebi konusunda kendilerinin de kabul beyanının olduğunu, dolayısıyla bunun iptalini istediklerini beyan etmiştir....

                Anılan yasal düzenlemeler karşısında, Asliye Ticaret Mahkemelerinin özel mahkeme niteliğinde bulunduğu, bu niteliği gereği görev alanının 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre belirleneceği ve genel mahkemeler ile arasındaki ilişkinin önceki kanunun aksine görev ilişkisi olduğu açıktır. Asliye Ticaret Mahkemelerinin çekişmeli yargıdaki görev alanının TTK’nda ve diğer özel kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen davalarla sınırlı olduğu kuşkusuzdur. Öte yandan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 6335 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesinde ticari davaların; mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrıldığı anlaşılmaktadır. Mutlak ticari davalar, tarafların sıfatına veya bir ticari işletme ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın kanun gereği ticari sayılan davalar olup TTK’nun 4/1. maddesinin b, c, d, e, f fıkralarında ve özel kanunlarda düzenlenmiştir....

                bu nedenlerle şirkete özel denetçi atanmasını ,bilgi edinme hakkının kullandırılmasını ihtiyati tedbir yolu ile şirkete kayyım tayin edilmesini talep etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu