Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Asıl dava, sermaye koyma borcunun olmadığının tespiti, birleşen dava ise ıskata ilişkin yönetim kurulu kararının TTK 391. maddesi gereğince butlanın tespiti davasıdır.Talep, ıskat işleminin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir istemini kapsamaktadır.İlk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiş, bu ara karara karşı, davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK 355. maddesi uyarınca, davacı vekili tarafından ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık yönüyle re'sen yapılmıştır.Davalı şirket yönetim kurulunun 15/09/2020 tarihli kararıyla, şirket ortağı davacının ıskatına (paylara ilişkin haklardan yoksun bırakılmasına) karar verilmiştir....

    ın emsallerine, piyasa teamüllerine, ticari hayatın basiret ve dürüstlük ilkelerine aykırı olarak 20.000.000,00 TL tutarında sermaye veya mal varlığı kaybına uğraması fiilinde Sermaye Piyasası Kanunu'nun 21 ve 110/c maddesinde düzenlenmiş olan suçun maddi ve manevi unsurlarının gerçekleşmesi sebebiyle, suç duyurusunda bulunulmasına, yukarıda yer verilen işlemler sebebiyle sermaye veya mal varlığı azaltılan ...'dan Sermaye Piyasası Kanunu'nun 21/4. maddesi uyarınca, lehine faiz hariç 20.000.000,00 TL menfaat sağlanan ... Tarım ve ... nezdinde aktarılan tutarın üç ay içerisinde tahsil ve takibi için gerekli işlemlerin yapılmasının istenmesine ve ayrıca adı geçenler aleyhine bu miktarın yasal faizi ile birlikte ...'a iadesine yönelik Kurul tarafından iade davası açılmasına karar verildiği de anlaşılmaktadır. ... Tarım'ın halka açık ...'a olan borcuna karşılık olarak, şirket değeri bulunmayan ... payları 20.000.000,00 TL bedel ile ... Tarım lehine ve hesabına, ...'a devredilmiştir....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/772 Esas KARAR NO : 2021/885 DAVA : Ticari Şirket (Sermaye Artırımından Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 24/09/2021 KARAR TARİHİ : 27/09/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Sermaye Artırımından Kaynaklanan) davasının dosya üzerinde yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tespit isteyen vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin merkez adresi ....... Mahallesi ...... Cad. No:........../...... adresi olduğunu, şirketin esas sermaye sistemine tabi halka açık olmayan bir anonim şirket olduğunu, ......... Mağazacılık A.Ş.şirketi sermaye arttırımına gidecek olup, müvekkili şirketin ...... Mahallesi ...... Cad. No:.... .../.... adresinde bulunan ...... ili, ..... ilçesi, ... Mahallesi, ... ada, .... parsel sayılı Bahçeli kargir bina niteliğindeki taşınmazı ayni sermaye olarak ..........

        arttırılan sermayeye iştirak eden harici ortakların ödediği bedellerinin tespitini, satışı yapılan 148 adet payın ne kadarının hangi hissedar tarafından satın alındığının ve şirket sermaye koyma borcu kapsamında ödenip ödenmediğinin tespit edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır (19. md.). Her tacir, ticari işletmenin açıldığı günden itibaren onbeş gün içinde, ticari işletmesini ve seçtiği ticaret unvanını, işletme merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve ilan ettirir (40. md.). Anonim, limited ve kooperatif şirketler, işletme konusu gösterilmek ve 46'ncı madde hükmü saklı kalmak şartıyla, ticaret unvanlarını serbestçe seçebilirler. Ticaret unvanlarında, “anonim şirket”, “limited şirket” ve “kooperatif” kelimelerinin bulunması şarttır (43. md.). Ticaret şirketleri; kollektif, komandit, anonim, limited ve kooperatif şirketlerden ibarettir (124. md.). Bu Kanun'a göre Kooperatif ortaklık kooperatif şirkete eş anlamlı terimdir (1531. md.). 128. maddeye göre taşınmaz mülkiyeti dahi sermaye olarak konulabilir. Ticaret şirketlerinin birleşmelerine, bölünmelerine ve tür değiştirmelerine ilişkin olarak TTK 134 ilâ 194 üncü maddeler uygulanır....

            ŞİRKETİN SERMAYE ARTIRIMINA İLİŞKİN GENEL KURUL KARARININ İPTALİ 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 20 ] 6762 S....

              AHM'ye sunmuş olduğu cevap dilekçesi ve mahkememizdeki yargılama aşamasındaki beyanlarında özetle; müvekkili şirket tarafından davalı şirket ile dava dışı şirket ortakları olan ..... ve ...... aleyhine tasarrufun iptali davası açtıklarını, söz konusu davanın sürüncemede bırakılması için müvekkili şirket aleyhine sermaye arttırımına ilişkin kararın gerçeği yansıtmadığından bahisle iptal davası açtıklarını, söz konusu sermaye arttırımına ilişkin karar ile iş bu kararın iptalinin müvekkili şirketle hiçbir ilgisi bulunmadığını, bu nedenlerle müvekkili şirket aleyhine açılan davanın öncelikle pasif husumet nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir. Küçükçekmece .... AHM .... esas ...... karar sayılı ilamıyla, daha önce asıl davadan tefrik edilen sermaye artışından muvazaa konulu dava yönünden görevsizlik kararı vermiş, iş bu kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine İBAM ......HD ........

                Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, gerek mahkemece alınan iki ayrı raporda, gerekse başka dosya için düzenlenen raporların tamamında şirketin mali yapısı itibariyle sermayesinin artırılmasının zorunluluk arz ettiği hususunun belirlendiği, her ne kadar 11.06.2018 tarihli raporda şirketin ticari defter ve kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı, ortakların borçlar hesabının da gerçeği yansıtmadığından bahisle sermaye artırımının bu hesaptan yapılmasının uygun olmadığı belirtilmiş ise de, söz konusu tespitlerin ancak şirket yöneticilerinin sorumluluğu kapsamında dava konusu yapılacağı, şirketin mevcut mali yapısı ve sermayesi dikkate alındığında dava konusu yapılan genel kurulda alınan sermaye artırımına ilişkin kararın şirket yönünden zorunluluk arz ettiği, davacı ortağı zor durumda bırakmak ve kötüniyetli olarak sermaye artırımı kararı alındığı hususunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                  ın adi ortaklık şeklinde işletilecek olan restoranta 200.000,00 TL sermaye koyma taahhüdünde bulunduğu görülmektedir. Türk Hukuku'nda adi ortaklık ilişkisinde ortaklardan birinin sermaye koyma borcunu yerine getirmemesi halinde ne gibi bir müeyyidenin uygulanacağı hakkında yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Yargıtay, adi ortaklık sözleşmesinin karşılıklı borç yükleyen bir sözleşme olmadığını ve bu nedenle karşılıklı borç içeren sözleşmelere ilişkin ödemezlik def'i (TBK m.96) ile karşılıklı borç içeren sözleşmelere ilişkin temerrüt hükümlerinin (TBK m.118 v.b, 123 v.b) adi ortaklık sözleşmesine uygulanamayacağı, ancak haklı sebeplerden dolayı ortaklığın feshinin (TBK m.639, bent7) talep edilebileceği kabul edilmektedir. (Prof. Dr. Hasan Pulaşlı, Şirketler Hukuku Genel Esaslar, Ankara, 2020, Adalet Yayınevi, Tamamen Güncellenmiş Ve Genişletilmiş 6....

                    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/447 Esas KARAR NO : 2023/564 DAVA : Ticari Şirket (Sermaye Artırımından Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 07/07/2023 KARAR TARİHİ : 18/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Sermaye Artırımından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi ... ada ... parsel sayılı taşınmazda (...) ... bölüm numaralı ... mesken vasıflı taşınmazın değer tespitinin uzman bilirkişilerce yapılmasını talep etmiştir. ... tarihli bilirkişi raporunda; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi ... ada ... parsel sayılı taşınmazda (...) ... bölüm numaralı ... mesken vasıflı taşınmazın değerinin, ... TL olabileceği, Taşınmaz tapu kaydı üzerinde kısıtlama, tedbir vs. bulunmadığı, buna bağlı olarak nakden değerlendirilebilen ve devrolunabilen nitelikte olduğu görüş ve kanaatine olduklarını beyan etmişlerdir....

                      UYAP Entegrasyonu