DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; şirket kayıtları, Yargıtay kararları, ticaret sicil müdürlüğü kayıtları, vergi kayıtları, tanık beyanları, gerekirse bilirkişi incelemesi ve raporu, İzmir ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası ve sair hukuki her türlü delile dayandığı görülmüştür. Davalı vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; ticaret sicil kayıtları ve sair her türlü yasal delile dayandığı görülmüştür. ... Turizm İnşaat Petrol Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'ne ait sicil dosyasının gönderildiği, şirketin ... Müdürlüğü ... sicil nosu ile kayıtlı iken, 04/11/2015 tarihinde resen terkin edildiği görülmüştür. İzmir ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dava dosyasının tetkikinde; davacı ...'ün, davalılar ..., .... Elektrik İnş. Taah. Tic. Ve San. Ltd. Şti, ... ve ... ... Gıda AŞ aleyhine tasarrufun iptali istemi ile dava açıldığı, davanın derdest olduğu görülmüştür....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyasından verilen 28/03/2023 tarihli ara kararı ile müvekkili şirkete borçlu TASİYE HALİNDE... PVC AKSESUARLARI SANAYİ VE TİC. LTD.ŞTİ. hakkında İhya Davası ikame etmek üzere süre verilmesine ve İhya Davasının bekletici mesele yapılmasına karar verildiğini, anılan ara karar gereğince huzurdaki dava ikame edildiğini, aleyhine icra takibine geçilen ve haksız itirazları neticesinde hakkında İtirazın İptali Davası ikame edilen, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü nezdinde ... sicil numarası ile kayıtlı şirketin tasfiye sürecine girdiğinin 12/12/2018 tarihli 9222 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi'nde, işbu şirketin Ticaret Kanunu'na uygun olarak terkin edildiğinin ise, 09/07/2019 tarihli 9865 Sayılı Ticaret Sicil Gazetesi'nde ilan edilmiş olduğunu, belirterek, davanın kabulü ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü nezdinde ...-0 sicil numarası ile kayıtlı bulunan TASFİYE HALİNDE... PVC AKSESUARLARI SANAYİ VE TİC. LTD.ŞTİ.'...
İlk Derece Mahkemesince, davacının şube müdürü olarak atanmasına ilişkin 01.08.2007 tarihli yönetim kurulu kararı incelendiğinde atama kararında Hüseyin Akın Yılmaz, İnönü Yılmaz ve Avni Doğan Albayrak'ın imzalarının bulunduğu, davacının imzasının bulunmadığı; Ticaret Sicil Müdürlüğü, Noterlikler ve Vergi Dairesi müdürlüklerinin cevabi müzekkerelerinden davacının şube müdürü olarak bir işlemine rastlanmadığı, şube müdürü olarak davacının onayı bulunmadığından şube müdürü olarak davacının atanmasının hukuki dayanağının bulunmadığı; davacının atanmasının Otel Müdürü olmasına ilişkin olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, davacının Arman Turizm Ticaret ve İnşaat Anonim Şirketi, JOY Kimeros Resort, JOY Tekirova Otel; JOY Kiriş World Hotel, JOY Hydros Club Şirketinde Şube Müdürü olarak atanmasına ilişkin Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün tescil kararının iptaline karar verilmiştir. Karara karşı davalı ... Müdürlüğü istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
İş Mahkemesi’nin 2015/313 Esas sayılı dava dosyasının sonuçlandırılması işlemleri ile sınırlı olmak üzere terkin kararının iptali ile ticaret siciline yeniden tescili suretiyle ihyasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı ... Müdürlüğü'ne yüklenmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı ... Müdürlüğü vekili temyiz etmiştir. İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı ......
Hukuk Dairesi'nin 2019/1680 Esas, 2020/59 Karar sayılı ilamında belirtilen şikayetçinin hissesi üzerine 3.kişilere devir ve temliğinin öğrenmesi yönünde teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiği, icra müdürlüğü tarafından bu karar doğrultusunda ilan yapıldığı ve ihtiyati tedbirin şirket ortaklar ve pay defterine işlendiği, tedbir kararının Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne yazı yazılarak uygulanması ile ticaret sicilinde ilanın talep edildiği ve bu konuda icra müdürlüğü tarafından yazı yazıldığı, mahkeme kararında ihtiyati tedbirin ticaret sicilinde ilan edilmesine ve ticaret siciline bildirilmesine ilişkin herhangi bir tedbir kararının verilmediği, ayrıca İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün 30/01/2020 tarihli yazı cevaplarında da şikayetçi şirketin çok pay sahipli anonim şirket olduğu anlaşıldığından, bildirilen tebliğ ile ilgili olarak herhangi bir işlem yapılamayacağı belirtildiğinden ve icra müdürlüğünün ilamın hüküm bölümünü aynen infazla görevli olduğu da dikkate alınarak...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili istinaf dilekçesinde özetle; Öncelikle Yerel Mahkeme kararında resen terkin edilmiş olan “......
Esas-2020/...Karar sayılı mahkeme kararının kesinleşmesinden önce ve karar kesinleştikten sonra kesinleşme şerhi ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Yapı Kooperatifleri biriminin bulunduğu Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü'nün görüşüne rağmen davalı sicil tarafından ekli 07.05.2020 ve 21.05.2020 tarihli tasfiyeden dönülmesi kararının tescili taleplerinin reddine ilişkin kararın iptali gerektiğini ileri sürerek "tasfiyeden dönülmesi kararının tescil ve ilanı" taleplerinin reddine ilişkin Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün kanuna ve hukuka aykırı kararının iptali ile tasfiyeden dönülmesi kararının tescili ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı ... Sicil Müdürlüğü temsilcileri cevap dilekçesinde özetle; TTK'nın 34. Maddesindeki 8 günlük itiraz süresinin geçtiğini, davacının davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, TTK'nın 548. Maddesinde belirtilen çoğunluğu sağlayacak şekilde tasfiyeden dönülmesi kararı alınması mümkün iken Ankara 4....
Sicil Müdürlüğü yönünden açılan davanın kabulüne, davacının davalı şirketteki payını davalı ...’a devrine ilişkin davalı şirketin 12.03.2010 tarih ve 2010/1 nolu kararının tescil ve ilanına, asıl ve birleşen davanın diğer davalıları yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı asıl davanın davalısı Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davalı şirket müdürü ...'ın ortaklar kurulu kararının ilan ve tescili için 17/03/2010 tarihinde Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğüne başvuruda bulunduğu, ilan ve tescil için gerekli harç ve masrafları yatırdığı, Ticaret Sicil Müdürlüğünün ise ...'...
Modern Yapı ve Dekarasyon Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'nin kayıtlı adresine gönderildiği, taşınmış olduğundan tebliğ edilemediği, tebliğ edilemeyen ihtarın Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde yayınlandığı, ancak ihyası istenen şirket yetkilisine herhangi bir tebligat çıkarılmadığı, oysa ki TTK geçici 7/4-a maddesi uyarınca şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilere de ihtar gönderilmesinin zorunlu olduğu, davada Ticaret Sicil Müdürlüğü'nce bu gereğe uygun hareket edilmediği dolayısı ile terkin işleminin yasada belirtilen usule uygun olmadığı, şirketin terkin nedeni 559 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince sermaye artırımında bulunmayarak münfesih olması nedeni ile ek tasfiye ile sınırlı ek tasfiye memuru tayini gerektiği, Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün terkin işlemini usulüne uygun olarak yapmadığından kusurlu olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü 86379 numarasında kayıtlı iken sicilden kaydı silinen ......
İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davalı Şanlıurfa Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin hukuki mesnetten yoksun ve hakkaniyete aykırı bir gerekçe ile davanın kabulüne karar verdiğini, söz konusu davada her ne kadar yerel mahkeme terkinin usulüne uygun olmadığından bahisle davayı reddetmiş ise de terkin usulüne uygun olup yerel mahkemenin kararının kaldırılması gerektiğini, Ticaret Sicil Memurluğu bu davada yasal hasım olduğundan yargılama giderleri ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulamayacağını belirterek, açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. C....