Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 08.02.2010 gün ve 2008/170 Esas, 2010/16 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., .... müdafileri, ... ... ve müdafii, ... ve müdafileri ve sanıklar ..., ... ..., ..., ..., ..., ..., ... ..., ... ...,... ve O Yer Cumhuriyet Savcısı ile Dairemizin 18.10.2011 tarihli tevdii kararı üzerine sanık ... ... tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı ... Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ve ek tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ... ...'in, Dairemizin tevdii kararı üzerine hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerini 09.02.2012 havale tarihli dilekçe ile temyiz ettiği halde, 20.03.2012 gün ve 14-2012/46446 sayılı ek tebliğnamede bu hususta görüş bildirilmediği anlaşıldığından, açıklanan noksanlığın giderilip ek tebliğname düzenlenmek üzere, incelenmeyen dosyanın ... Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07.06.2012 günü oybirliğiyle karar verildi....

    Ancak; 1-Sanığın farklı tarihlerde müştekiye ait marketten çalmış olduğu kaşar peynirinin toplamda 71,70-TL değerinde olduğu halde sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-Sanığın mahkemede alınan savunmasında pişman olduğunu, müştekinin zararını karşılamak istediğini beyan etmiş olması karşısında yerel mahkemece sanığın ödeme yapabilmesi için tevdii mahalli tayin edilip sanığın katılanın zararını tevdii mahalline yatırması halinde hakkında TCK'nın 168. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 11.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Ceza Dairesinin 2014/6689 Esas sayılı dosyasının, 27/10/2014 tarihinde karar verilerek mahkemesine gönderildiği anlaşılmakla, 29/05/2014 tarihli tevdii kararımızın gereğinin yerine getirilmesinden sonra iade edilmek üzere, esası incelenmeyen dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        İdaresinden ... giriş beyannameleri tüm ekleriyle birlikte getirtilip, dava konusu tüm belgeler konusunda uzman bilirkişiye tevdii edilerek cins, miktar, menşei ve sair özellikleri itibariyle ayniyet tespiti yapılarak ithale kadar inilmek suretiyle zincirleme menşei araştırmasının tamamlanarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken Dairemizin tevdii kararı üzerine yapılan yazışmalar sonucunda Nusaybin Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 01/08/2007 tarih ve 2017/1178 m. Sayılı yazılarından anlaşıldığı üzere mevcut olmayan bilirkişi raporuna itibarla yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Yasaya aykırı, ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          TMK.nun 337/2 maddesinde "ananın, küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayetin kendisinden alınmış olması durumunda hakimin çocuğun menfaatine göre vasi atayacağı veya velayeti babaya tevdii edeceği" öngörülmüştür. Somut olayda öncelikle tartışılarak değerlendirilecek konu velayetin küçüğü tanıyan babaya tevdi edilip edilmeyeceğine yönelik olacaktır. Velayetin tevdii hususu Aile Mahkemesinin görev alanı içerisinde bulunduğundan öncelikle bu husus Aile Mahkemesince değerlendirilecek, küçüğün babasının velayeti altına konulması mahkemece uygun görülürse Aile Mahkemesince bu konuda karar verilecek aksi halde TMK. 337 maddesi gereğince küçüğe vasi tayin edilmek üzere dosya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilecektir.Bu durumda uyuşmazlığın Aile Mahkemesince görülüp çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Aile Mahkemesi sıfatıyla YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 26.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Asliye Ceza Mahkemesinin 17.10.2006 tarih ve 2006/721-2006/502 Esas-Karar sayılı kararın 18.05.2007 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebliğ edildiği, sanığın 31.12.2010 tarihli temyiz dilekçesinde başka bir suç nedeniyle 19.09.2006 tarihinde Adana E tipi Kapalı Cezaevine alındığını, infazı devam etmekte iken Ceyhan M Tipi Kapalı Cezaevine sevk edildiğini ve buradan da 23.07.2007 tarihinde infazının durdurularak tahliye edildiğini beyan etmesi üzerine anılan hususların araştırılması için Dairemizin 2012/29744 Esas sayılı ilamı ile dosyanın tevdii edilmesine karar verildiği, tevdii üzerine yapılan araştırmada sanığın 25.01.2007 tarihinde Adana E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan Ceyhan Kapalı Cezaevine nakil edildiğinin tespit edildiği, Ceyhan M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunun ise 18.11.2013 tarihli cevabi yazısı ile cezaevi kayıtlarında sanığın kaydının bulunmadığını belirtmesi karşısında, 25.01.2007 tarihinde Ceyhan M Tipi Kapalı Cezaevine nakil olduğu tespit...

              TMK'nın 337/2. maddesinde "Ananın, küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayetin kendisinden alınmış olması durumunda hâkimin çocuğun menfaatine göre vasi atayacağı veya velayeti babaya tevdii edeceği" öngörülmüştür. Somut olayda öncelikle tartışılarak değerlendirilecek konu velayetin babaya tevdi edilip edilmeyeceğine yönelik olacaktır. Velayetin tevdii hususu aile mahkemesinin görev alanı içerisinde bulunduğundan öncelikle bu husus aile mahkemesince değerlendirilecek, küçüğün babasının velayeti altına konulması mahkemece uygun görülürse aile mahkemesince bu konuda karar verilecek aksi halde TMK. 337 maddesi gereğince küçüğe vasi tayin edilmek üzere dosya sulh hukuk mahkemesine gönderilecektir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Mardin Aile Mahkemesi YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 09/06/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada ...Sulh Hukuk Mahkemesi ile ...Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava,tarafların hissedar olduğu taşınmazların hangi bedel üzerinden kiraya verilebileciğinin tespitine,yapılan kira tespit bedeli ve üzerindeki bir kira bedelinden davaya konu taşınmazların ekonomik değerlerinin artırılması ve korunması taşınmazların kiraya verilmesi konusunda davacıya yetki verilmesi,davalı hissesine isabet edecek kira bedelinin ödenmesi için tevdii merci belirlenmesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince,talebin malvarlığına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                  TMK'nın 337/2. maddesinde "ananın, küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayetin kendisinden alınmış olması durumunda hâkimin çocuğun menfaatine göre vasi atayacağı veya velayeti babaya tevdii edeceği" öngörülmüştür. Somut olayda öncelikle tartışılarak değerlendirilecek konu velayetin babaya tevdi edilip edilmeyeceğine yönelik olacaktır. Velayetin tevdii hususu aile mahkemesinin görev alanı içerisinde bulunduğundan öncelikle bu husus aile mahkemesince değerlendirilecek, küçüğün babasının velayeti altına konulması mahkemece uygun görülürse aile mahkemesince bu konuda karar verilecek aksi halde TMK. 337 maddesi gereğince küçüğe vasi tayin edilmek üzere dosya sulh hukuk mahkemesine gönderilecektir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 29.05.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Dava, velayetin tevdii isteminden kaynaklanmaktadır. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 01.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu