Hal böyle olunca; mahkemece yapılacak iş dosyanın aynı bilirkişiye tevdi ile denetime elverişli ve gerekçeli bir şekilde her dönem için istenen bedelin ayrı ayrı belirlenmesi için ek rapor alarak, toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle 07/03/2007 tarihinden itibaren geriye doğru 10 yıllık döneme ait elektrik bedelinin istenilebilecek olmasına göre bir karar verilmesinden ibarettir. 3)Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olamadığına karar verildi. Sonuç: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde davacı ve davalıya iadesine 17.01.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Noterliği aracılığıyla gönderilen ihtarnamenin davalı alacaklı vekiline 02/1/2021 tarihinde tebliğ edildiği yine davacılar vekili tarafından tevdi yerinin belirlenmesi için Bakırköy 5.SHM de açılan dava tarihinin 09/1/2021 olduğu belirlenmiştir....
/06/2022 Tarih ve 05317 Yevmiye numaralı ihtarnamesi ile tevdi mahalli talep eden davacıya yeni malik sıfatıyla ve ihtiyaç sebebiyle TBK' nun 351....
HMK'nın 382/(2)-d-3. maddesinde tevdi mahalinin belirlenmesi çekişmesiz yargı işlerinden sayılmış olup dosyanın tetkikinde karşı tarafça ödemenin kabul edilmediğine ilişkin bir delil ibraz edilmediği anlaşılmıştır. Bu durumda dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde ve değerlendirilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına, kamu düzenine aykırı bir hususun tespit edilememiş olmasına, istinaf incelemesinin istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmasına ve tüm dosya kapsamına göre, yerel mahkemece verilen red kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmış ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b.(1) maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Maddesinin "Borçlunun kusuru olmaksızın, alacağın kime ait olduğunda veya alacaklının kimliğinde duraksama sebebiyle ya da alacaklıdan kaynaklanan diğer kişisel bir sebeple borç, alacaklıya veya temsilcisine ifa edilemezse borçlu, alacaklının temerrüdünde olduğu gibi, tevdi ya da sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir.” "1. Bir şeyin teslimine ilişkin edimlerde; a. Tevdi hakkı, madde 107 "Alacaklının temerrüde düşmesi durumunda borçlu, hasar ve giderleri alacaklıya ait olmak üzere, teslim edeceği şeyi tevdi ederek borcundan kurtulabilir. Tevdi yerini, ifa yerindeki hâkim belirler....
tebliğ tarihi itibariyle temerrüde düştüğünü, bir ticari malın olması halinde kanun hükmü gereğince, tevdi yeri tayin edilmesi zorunluluğu bulunmadığını, malın bir depo veya ardiye gibi bir yerde muhafaza edilmesinin yeterli görüldüğünü, TBK madde 107 gereği bu malların hakim kararı olmadan bir ardiyeye tevdi edilebileceğini, bu sebeple mahkemece hakim kararıyla tevdi yeri istenmediği için alacaklı temerrüdünün koşullarının oluşmadığı iddiasının kabul edilemeyeceğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
TBK 107. maddeye göre tevdi mahalli kararı verilmiş ve bu karar gereğince alacaklıya ödenmek üzere tevdi yapılmış ise borçlu bu miktar yönünden borcundan kurtulur. Dava tarihinden önce borçlunun borcunu ve ödemeyi kabul ederek tevdi mahalli yoluyla yatırmış olduğu miktar için dava açılmasında hukuki yarar yoktur....
Bu durumda tevdi mahalline tayin edilmiş olması doğrudur. Ancak mahkeme tevdi mahalli belirlenmesine ilişkin taleple bağlı olmayıp, uygun gördüğü bir yeri tevdi mahalli olarak belirleyebilir. Yapılan keşfe göre kiracıya ait olduğu bildirilen eşyalar okulda üç ayrı yerde bulunmaktadır. Buna göre infazı kısıtlayacak şekilde eşyaların belli bir mahalde muhafaza altına alınmasına yönelik tevdi mahalli belirlenmesi yerine doğrudan okul müdürlüğünün tevdi yeri olarak belirlenmesi ve eşyaların nerede muhafaza altına alınacağının ilgili idarenin yürüttüğü kamu hizmeti kapsamında hizmeti aksatmayacak şekilde takdirine bırakılması gerekir. Kabule göre de; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 2.kısım 1.bölüm 1- a bendinde düzenlenmiş; duruşmasız olarak sonuçlandırılan "Görülmekte olan bir dava içinde olmamak koşulu ile ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir, delillerin tespiti, icranın geri bırakılması, ödeme ve tevdii yeri belirlenmesi işleri için" vekalet ücreti düzenlenmiştir....
Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemelere göre; nafakanın kaldırılması veya yeniden belirlenmesi için tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu gerektirmesi gerekir. Bu nedenle; nafaka, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile artırılabilir veya indirilebilir. Ayrıca, BK.19 (TBK 26) ve 20. (TBK 27.) maddelerine aykırı bulunmayan karşılıklı sözleşmelerde, edimler arasındaki denge umulmadık gelişmeler yüzünden bozulacak olursa, güven sorumluluğu ve ivazsız iktisabın korunmazlığı ilkesi (TMK 2) gereğince sözleşme koşulları değişen maddi koşullara uyarlanır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : TİREBOLU SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2014 NUMARASI : 2014/3-2014/3 Taraflar arasındaki tevdi mahalli tayini isteminin mahkemece reddine yönelik olarak verilen hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Talep, tevdi mahalli belirlenmesine ilişkindir. Mahkemece; talebin reddine dair verilen hüküm, tevdi mahalli belirlenmesini isteyen vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyize konu edilen, tevdi mahalli belirlenmesi talebine ilişkin kararın, 6100 sayılı HMK. nun yürürlükte olduğu dönemde ittihaz olunduğu açıktır....